53. Bölüm

4.4K 332 15
                                    

İyi okumalar millet...

20. Haziran

En has içkinin içildiği ve gerçek kimliklerin saklandığı şehirdi. Las Vegas...

Gecesi veya gündüzü yoktu. Sadece bitmeyen bir oyun döngüsü vardı. Dört duvarlı, penceresiz büyük bir alanın avizelerle aydınlattı ortamda oynanırdı.

Oyuncular ikiye ayrılır; Bilinçliler ve bilinçsizler.
Bilinçliler sadece keyif almak için oynayan ve nerde durmasını bilen oyunculardı.
Bilinçsizler hırsına ve öfkesine yenik düşenlerdir. Öfkeleri gözlerini öyle kör ederki, rakiplerinin canını dahi alırlardı.
Kaybetmek onlar için bir ders değil, sondu.

Vegasın en gözde ve özel girişli mekanına gidecektik. İki gün önce Johun yanından ayrılıp eve giderken düşündüm. Paraya ihtiyacım vardı. Arabada eve ilerlerken direksiyonu kırmış ve Larisa'nın hava alanına varmasına on dakika kala otoparkta onu beklemiştim. Uçağı iner inmez onu alarak günü birlik kiralanan stüdyo dairelerden birine gitmiştik. Larisa olayın şaşkınlığından konuşamamış, eve çıktığımızda dilinin bağını çözmüştü.

Neden kendi evimize gitmediğimizden tutun, Pamir'inden neden sakladığımıza kadar defalarca sormuştu. Ani sinir boşalmasından sonra onu kollarından tutarak beyaz koltuğa oturmuş, Pamir'in ilk Amerika'da karşıma çıktığı günden, evlendiğimiz güne, Mardin'de ve Hakkari'de olan tüm olayları eksiksiz anlatmış, tuzu biberi olan araba kazamın ikinci bir faciasını önlemek için Hakkari'ye kaçışımızı ve onu o sırada korumak için Amerika'ya gönderdiğimi anlattığımda, Larisa'nın donup kaldığını dakikalar boyunca izlemiştim.

On dakikalık donup kalmasının ardından bir kahkaha patlatmış ve çok komik bir şaka yaptığımı söylemişti. Odada tek gülen Larisa gülmediğimi fark ettiğinde işin ciddiyetini anlayarak ardı ardına hakaretler etmişti.

Larisa'nın kızgınlığı mantığını yok saydığında beni koruyan evlilik sözleşmesini hemen devreye sokmamı isteyerek Pamir'den boşanmamı istemişti. Çünkü Pamirin düşmanı Pamir'den intikam alabilirdi fakat konuyla hiç alakası olmayan, ben ve masum oğlum onların çekişmesinin kurbanı olamazdık.

Larisa'ya boşanamayacağımı söylediğimde, gözlerini bana öyle bir dikmişti ki, beni çıplak elleriyle boğmak istediğine emindim.
Öfkeliydi, sinirliydi en çokta kırgındı. Çünkü ona yaşadığım şeyleri neden geç anlattığımı anlamıyordu.

Pamir'den aniden boşanırsam fazla dikkat çekecekti. Ayrıca Pamir'in bağlantıları olduğunu fark etmiş ve olası bir boşanmada kararı kendi lehine çevireceğine de emindim.

Larisa aniden bağırarak, 'madem boşanamıyorsun, şüphen varken neden evlendin?'diye sormuştu. Sorusu karşısındaki buruk gülümsemem ve gözümden bir damlanın akışı, kalktığı koltuğa onu geri oturtmuştu.

Dudaklarımdan dökülen belkide acıyla bakan gözlerine hedef olmuştu.
'Babasız büyüdüm ama oğlum büyümesin. Bir oyunun kurbanıyız fakat oğlumun babası yaşadığı için mutluyum. Güven problemlerim var, hemde çok fazla. Ama bir kere olsun şüphelerime gözümü kapatarak güvenmeyi seçtim. Denemek istiyorum bir aile olabilecek miyiz? Çünkü Pamir karşıma ilk çıktığında nedensizce ondan etkilendim ve sakladığım duygularımı topraktan çıkardı'demiştim.

Larinin gözleri dolmuştu. Defalarca özür dilemeye başladığında ona sarılmıştım. Yanımda olamadığı, beni Pamir'e ittiği için özürler sıralarken sırtını okşamıştım.

Kendine gelerek neden günü birlik evde kaldığımızı sorduğunda ona John ile olan konuşmamızı anlattım.

İlk sorduğu gerçekleri neden Johna anlattığım olmuştu.
Aslında cevapı basitti. John istediği bilgiyi eninde sonunda öğrenirdi. Ona gerçeği söyleyerek aramızdaki güven duygusuna vurgu yapmıştım. Ondan saklamadığımı hatta Larinin bir şey bilmediğini bilerek söylemiştim. Ona güvendiğimi göstermek bana güvenini sağlamlaştırıyordu.

Siz Bana Aitsiniz +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin