Selamlar...Sevgiler...
Hadi havadan sudan konuşalım biraz ya. Bu havalar ne olacak arkadaşlar. Yaradanin dikkatine. Tatilde soğuyan hava istemiyoruz. Bahar geldimi, kışa devam mı yoksa yaz mı gelecek hiç belli değil. Ülkenin iklimi bile sürprizli. Baharı da yaşayamıyoruz ağız tadı ile farkında mısınız. Şöyle serin sıcak arası bir havada bir deniz kenarında yürüyemiyoruz. Sıcaktan bunalmak ve soğuktan titremek arası yasiyoruz resmen baharı. Yani burası öyle. Baharı kıvamında yaşayan yerler de vardır ya herhalde. Ne şanslısınız. Yaşıyorsunuz yine bu hayatı.
Neyse önemli olan da zaten içimize gelen baharlar değil midir arkadaşlar. Serin, sıcak fark etmez. Gönlünüzde çiçekler açtıran baharların hep olması dileğiyle.
Bahar mı kim? Kim bu bahar ya...Hemen danışmaya.
Herkesin baharı da kendine bu arada.
Kaç bölüm gelecek valla bende bilmiyorum. Size de, bana da sürpriz hadi bakalım.
Keyifli okumalar...
Sabah burnuma gelen müthiş koku ile ve her zaman ki gibi gözümün içine içine giren güneş ışıkları ile merhaba demiştim güne. Güneşle aramızdaki husumeti biliyorsunuz zaten tekrar hatırlayıp canımızı sıkmayalım. Neyse.
Müthiş kokular dediğimde aklınıza yiyecek maddesi geldiğini görüntülüyorum sanki ama biraz obur muyuz sevgili kardeşlerim.
Yani, ya oburluk ya sevgilisizlik ikisinden biridir bence derdiniz. Bakın abazalık demiyorum canınızı sıkmamak için farkındaysanız. Çünkü sizin derdiniz benim derdim arkadaşlar. Kader arkadaşıyızdır biz. O kadar kahrımı çekiyorsunuz burada. Derdinizi seveyim be sizin.
Yemek falan görecek durumda olmayan bu bireyin ruhunu doyuracak olan koku banyodan çıkmış arz-ı endam etmekte iken bide bunun keyfini çıkarmayalım mı be dostlar.
Çıkaralım dediğinizi duyar gibiyim. Ama daha çok tekil şahıs olarak çıkaralım tabiki yoksa... Zaten... Mümkün değil berber çıkarmamız.
Hadi o zaman bakalım tekil şahıs olan sevgili Umut. Kapat bakalım gözünü. Azcık da aralık yap. Valla oldu. Hem de on numara oldu.
Bilge vücuduna sardığı havluyu çıkarmadan saçlarını kurulurken maalesef içimden geçirdiğim havlunun düşme sahnesi gerçekleşmese de çıkmadık candan ümit kesilmez mottosu ve heyecanı ile izlemeye devam ederken Bilge'nin aynadan dikkatlice bana baktığını farkettim. Yarım açık olan gözlerimi kapatarak tam rolüme devam ediyordum ki Bilge konuşmaya başladı.
" Umut tam uyuduğuna ikna olucam sevgilim ama sonrasında bir gülme geliyor. Çok komiksin ya gerçekten." Aman beee yakalandık işte.
" Bir şeyi de anlama be kadın ya offf" Ben kaderime ve uyanık bir sevgilimin olmasına isyan ederken, o ise gülerek yanıma gelip havlusu ile yatağa oturmuştu.
" ne olsun istiyorsun sen canım benim " deyip yanağımı sıkınca şaşkınlığımı gizleyemedim haliyle
" Bilge, sende kişilik bölünmesi mi var hayatim. Akşam beni yanından
postalıyorsun şimdi de burnumun dibine girmiş cinsel imalar yapıyorsun. Beni mi deniyorsun sen napiyon ya."
" akşam kovmadan önce de sevişmiştim ama seninle onu unutuyorsun."
" Unutmak mı. Ben senin ile yaşadıklarımın hiçbirinin, bir saniyesini bile unutmam bebeğim de bu söylediğin benim tezimi destekleyen bir durum zaten."
" Böyle bakınca evet haklı olabilirsin. Ama diğer taraftan bakınca durum gayet anlaşılır aslında."
" hangi tarafmış o"
