16. Bölüm

10.7K 301 4
                                    

23.05.2022

Büyük bir çaba gösterdiğiniz bir şeyi olma olasılığı düşünce üzülürsünüz. Bir de o olasılığın gerçekleştiğinde kaybettiğiniz şeyler için üzülürsünüz.

Ben 2 gün önce Arslan Fıratla yatakta vedalaşırken çok üzüldüm. O gece son kez birbirimize veda ettikten sonra uyumuştuk. Gece boyu birbirimizin vücutları ateşle dans etmişti.

Bu bizim ilk ve son dansımızdı.

Sanki bir şeyler o an ikimizi ele geçirdi. Bir vedanın verdiği sızı mıydı, yoksa o anın hırsı mı bilemiyordum ama unutulmaz anlar yaşadığımıza emindim.

Son konuşmamız 'hoşça kal' oldu. Gözlerimizi yumup uyuduk. Belki de uyumadık ama dinlendik. Sabahın ilk ışıklarıyla uyanıp eve geçmiştim.

Gitmeden içimden geçen son şeyi yapıp Arslan Fırata veda öpücüğü vermiştim. Belki de hissetmemişti ama şuan bile dokunuşum dudaklarımdaydı.

Her vedadan iz kalırdı ama bu veda beni izlere boğmuştu. Dün ve bu gün tek kelime bile konuşmamıştık.

Özellikle dün kına gecem olmuştu ve onun aramasını çok beklemiştim. Hatta eve dönerken onun evde olacağını düşünüp dönmüştüm. Taner ne kadar ikna etmeye çalışsa da soluğu evde almıştım. Ama yoktu. Aramamıştı bile.

Elimde kınayla sabaha kadar oturup beklemiştim. En son uykuya yenik düşüp salonun halısında uyuduğumu sabah fark etmiştim.

Şimdi ise Gülfem hanımla beraber manikür yaptırıyorduk. Sabahın kör vaktinde evden beni aldırıp konağa getirtmişti. Saçıdır makyajıdır derken uzun süreceğini ve ne kadar erken başlarsak o kadar iyi olacağını iddia ediyordu.

Bu gün ne kadar iyi olabilirdi. Biri bana bu açıklasın yoksa ben delirecektim. Kimseden haber yoktu. Ne tamam iş bizde diyen vardı ne de başaramadık diyen.

Akşama ne olacaktı hiçbir fikrim yoktu. Bu gün tek bir şartla iyi olabilirdi. O adiler yakalanıp cezalarını çekince ama şuan benim günüm boktandı. Ne giriş ne gelişme ne sonucum vardı.

Mal mal zaman geçsin bir şeyler yaşansın diye bekliyordum. Gerçekten de bir habere değmez miydim? Aklımı yemek üzereydim.

Sanki benim idamım verilmiş ve akrep ile yelkovan hareket ettikçe idam saatim yaklaşıyor gibiydim.

Belki de hissetiklerimde haklıydım bilemiyordum ama ne olursa olsun bu gecenin sonunun nasıl olacağını adım gibi biliyordum.

Madem herkesin kendine göre planı vardı, benim de ellerim kollarım bağlı değildi sonuçta. Ne kadar kimseye hayal kırıklığı olmak istemesem de beni bunu kendileri itiyorlardı.

"Eee Ceylan saçını nasıl yaptıracaksın?" Keşke düşündüğüm tek şey bu olsaydı.

"Gelinliğimin modeline göre ayarlamalarını isteyeceğim Gülfem hanım aklımda pek bir şey yok." Allahtan o gün Arslan Fırata atmak için çekmiştim. Arslan... Fırat...

"Peki madem birazdan gelirler. Yaklaşık 2 saate hazır olursun. Tanerde aşağı katta hazırlanıyor. Misafirler de gelmeye başlar. Bahçe zaten hazır şuanlık sorun yok." Şuanlık evet sorun yoktu ama sonrası için söz veremezdim.

MARİJUANA +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin