Bütün yazdıklarımı gözden geçirten bir bölüm oldu. Bana gerçekten finale yaklaştığımızı hissettirdi. Umarım sizde beğenirsiniz.
Artık kitap hakkında son yorumlarınızı merak ediyorum. Genel olarak size neler hissettirdiğini ve nasıl bulduğunuzu merak ediyorum. Bir kaç cümle veya emojilerle bahsederseniz sevinirim <3
Bol bol yorum bekliyorum çünkü tepkilerinizi merak ediyorum <3
Sınır: 100 beğeni 50 yorum.
Keyifli okumalar...
Her kargaşa içinde savaş hissiyatı taşımak zorunda değildi. Aynı şuan ki yaşadığım kargaşanın benim içimde uyandırdığı gülme hissiyle, utanç hissini hissettirdiği gibi ikilemlerin ortasına sürükleyebilirdi.
Odanın içinde de benim kaldığım gibi bir ikilem söz konusuydu. Olayı anlayan ve bize en yakın olduğu için büyük ihtimal senaryoyu hemen kuran Buket gülmemek için ellerine yüzünü kapatmıştı.
Fırat'ın abisiyle babası annesini ayıltmaya çalışırken karşımda duran hemşire şokla onlara müdahale ediyordu. En son burada müdahalenin bir işe yaramayacağını anlamış olmalılar ki Devran abi annesini kucağında odadan çıkarmıştı.
Babası Fırat'a bir bakışıyla kırk laf söyleyip onları takip ettiğinde bakışları bana değmesin diye gözlerini yere indirdim. Buketin kahkahası herkes çıktığında odaya dolmuştu. Koşarak abisine sarıldı. "Ya çen beni hala mı yaptın çeennn?"
"Buket sakin ol abiciğim."
"Nasıl sakin ol ya? Beydemir ailesine bomba düşürdünüz." Ve bir kahkaha daha... "Annem seni bekar koyup bu dünyayı terk edeceğim diye ağıt yakarken sen aile kurup üç kişi olmuşsun." Aile kurup üç kişi olmak.
O an artık sıfatlarımızın değiştiği gibi ilişkimizin de değiştiğini anladım. Belki eş olarak aile olmamıştık ama bizi bir yapan bebeğimiz vardı. "Sence sevinçten mi kahrından mı bayıldı?" Fırat'ın masum sorusu Buketeydi. Bu istemsiz çelişkisi beni güldürdü.
"Valla bilmiyorum abi ama emin ol bir süre sonra ördüğü patikleri ve yelekleri size postalar. Ben gidip bakıyım size haber ederim." Abisinden bana döndüğünde bedenime kollarını sararak bana sıkıca sarıldı. "Yengem, Allah analı babalı büyütsün."
"Sağ ol Buket." Galiba ömrümün sonuna kadar tebrik edilecektim. Yani maniken sevişmemiz tebrik edilse de ortaya nur topu gibi bir bebek çıkarmıştık.
Buket odadan çıktığında ufak bir çığlık ağzımdan kaçmıştı. Ardından Fırat'ın gülmesi eklendiğinde ona döndüm. "Ya ne gülüyorsun be adam. Utançtan öldüm ben burada. Annen bayıldı, babana bakamadım bile."
"Benim bebeğim utanılacak bir şey değil sevgilim. İllaki öğreneceklerdi ki bence böyle olması daha iyi oldu. Sen boş ver gel yanıma, ben onlarla konuşurum." Köy yansa da beni yamacına çekmeyi hep isteyecekti galiba.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARİJUANA +18
Teen FictionDünyaya uyuşturucunun kucağında gelen Ceylan Aydinç, yaşadığı 25 senelik ömründe ilk defa bir çıkış yolu arar. Karşısına beklenmedik bir anda sonunu getirmek için çıkan Arslan Fırat Beydemir, hayatının dönüm noktası olur. Uyuşturucu bağımlısı kadın...