Yürek isteyen konularda her zaman daha çekingen taraf olmuşumdur. Ne zaman bir şeye cesaret edecek olsam , ki bu genellikle benimle alakalı konular olduğu zaman, cesaretim su olup akardı.
Bu sefer her şeye olan inancımı yitirdiğim için mi , yoksa başka yolumun kalmadığı için mı bilmiyorum ama, sanki benim için boşaltılmış evin çıkışına çıkan yoldan kendimi dışarı attım. Yokluğum en az 10 dakika sonra anlaşılırdı. Bavulum evdeydi ama ilk bakacakları yer oraydı.
Tanerin aklından zaten düğünü mahvedeceğime dair şüpheler hep vardı ama bu çıkışları bu kadar serbest bırakmasını anlayamamıştım. Daha sabah tanıştığım Efsunun bir parmağı olabileceğine inanıyordum.
Dediği gibi çıktığım kapının önünde çalışır vaziyette bir araç duruyordu. Ne ara tüm bunları planlamıştı ya da ne ara benden haberi olmuştu? Bir insan hiç tanımadığı bir insana bu kadar çabuk yardım edebilir miydi?
Aklımda ne kadar çok soru işareti olsa da şuan tek hedefim arabaya binip burada uzaklaşmak olduğu için hızlıca eteklerimden tutup arabaya koştum. İyi ki Arslan Fırata uyup bu gelinliği almıştım. Hem hafif hem şuan için rahattı.
Arka kapıdan arabaya bindiğim an araba çalışmaya başla. Efsun, Tanerin eski sevgilisiydi ve planı yapan oydu. Belki de bu araç beni ortadan yok etmeye götürüyordu. Belki de Tanere geri getirecekti ama her şey bu geceyi o evde geçirmemeye değerdi.
Arabaya süren kişiyle aynada göz göze geldik. "Ceylan hanım, ben Alkan. Efsun hanımın sol koluyum." Sağ kolu olması lazım değil miydi? Şuan sorunumuz bu mu? "Gideceğiniz yere kadar size eşlik edeceğim lütfen endişe etmeyin."
"Merhaba. Peki etmemeye çalışırım ama ne sizi ne Efsunu tanıyorum. Bu araba da olmamın tek nedeni bütün yolların Tanerin yanında olmaktan daha iyi olması." Belki de en kötü yol buydu ve ben Arslan Fıratı dinlemeliydim.
"Efsun hanım size bilgilendirmem konusunda beni uyarmadı ama bana size vermem için bir şeyler verdi eğer izniniz olursa size temin etmek istiyorum. Korkulacak bir şey değil rahatça bakabilirsiniz." Kafamı sallayıp onayladım. Torpidonun gözünden bir zarf çıkardı ve arkaya uzaktı.
Zarfı alıp açmaya başladım. İçinden bir adet telefon ve mektup zarfı çıktı. Telefondan önce zarfı açtım.
"Ceylan...
Biliyorum eğer şuan planım işe yaramışsa ve sen Alkanla arabadaysan korkuyorsun. Planlarıma göre ben sana geldim ama güvenmen için bir sebep yok. Taner benim hayatımı en az seninki kadar mahvetti. Bebeğimi kaybetmeme sebep oldu. Çokça şiddet gösterdi. Bunları sana ispatlamak isterim ama zamanım yok. Zarfın içinde darp resimlerim ve düşük raporum var bakabilirsin."
Hızlıca zarfı açıp resimlere baktım. Efsunun o güzel halinin çalındığı. Her yerde yer yer morlukların olduğu resimlerdi. Hayatı kaymış bir kadından fazlası yoktu bu resimlerde. Raporu açıp okuduğumda işe bir kız çocuğunu kaybettiğine dair rapor vardı.
"Umarım inanmana yardımcı olur. Seni nereden tanıdığımı sorarsan Arslan Fırat sayesinde. Beni o resimdeki hallerimden bu hale getiren Arslan Fırat. Yani beni iyileştiren o ve 2 gün önce bana gelip seni anlattı. Onun planına ayak uydurmanı isterdim ama seni de riske atamam Ceylan. Belki Arslan Fırat bana kızacak veya beni silecek hakkıdır ama ben seni ihtimallere bırakamam. Gece bende kaldığında dosyalarını karıştırdım ve kendimce plan yaptım. Hemen şuan Alkana gidelim dediğin an seni şehir dışına çıkaracağım. Korkma özel olarak yolculuk edeceksin ve o uçağın içinde ben varmışım gibi görünecek. Her şey planlı Ceylan umarım boşa gitmez ve seni kaçırmayı başarırım. Arslan Fıratın planın da çok düşükte olsa o sevkiyatın Tanergilin olmama ihtimali var bu da evliliğin gerçekleşeceğini gösteriyor. İzin veremem Ceylan lütfen bana güven ve o uçağa bin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARİJUANA +18
Teen FictionDünyaya uyuşturucunun kucağında gelen Ceylan Aydinç, yaşadığı 25 senelik ömründe ilk defa bir çıkış yolu arar. Karşısına beklenmedik bir anda sonunu getirmek için çıkan Arslan Fırat Beydemir, hayatının dönüm noktası olur. Uyuşturucu bağımlısı kadın...