MARİJUANA +18

31. Bölüm (+18)

İki insanın birbirlerinin bedenlerine amaçsızca hüküm sürmesi... Sevişmek...

Tatmin olmak üzerine geçirdiğimiz dakikalar birbirlerini kovalarken kan ter olmuş halde yatakta kıvranıyordum. Arslan Fıratın sözde yaralarımı öperek başladığı vücudumu işgal eden dokunuşları arttıkça kıvranmam çoğalıyordu.

Dudakları vajinamı kaplamaya devam ederken elleri göğüslerimi bulmuştu. Çoktan ihtiyaçtan kabaran tomurcuklarım parmakları arasında ezildi. Becerikli parmakları yeniden şekil vermek ister gibi göğsümü ovarken damarlarımdan akan zevk tüm vücuduma yayıldı.

İnlemelerim, kesik kesik nefeslerim sanki olması gereken buymuş gibi durmadan devam etti. Ellerim saçlarının arasına karışmış onu kendime daha çok çekmek için canla başla çalışıyordu. Zevkimin sonlanmaması artık bana acı vermeye başlarken Arslan Fıratın buna bir son verme derdi yoktu.

Günlerdir kabustan farksız geçen zamanlarıma inat şuan bambaşka hissetmek bana iyi geliyordu. Belki de etik olmadığı halde buna devam etmemizi sağlayan da buydu. Her şeye rağmen bu oyunda kötü bendim ve bana bir şey olmazdı.

Saçlarını çekip yüz yüze gelmemizi sağlayacak şekilde Arslan Fıratı iki bacağımın arasından yukarı çektim. "Bu yaşadığımız doğru değil." Gerçeklerin yüzüne vurulmasından rahatsız olmuş yüzünü buruşturdu. "Senin kurallarına göre, sınırı aşıyoruz."

"Kime göre?" Kasılan çenesi dişlerini sıktığını gösteriyordu. "İstiyorum istiyorsun daha ötesi var mı?" Yoktu. Bu odada o ve ben vardık ve bizden ötesi yoktu. "Etik kurallarına girmememiz gereken bir noktadayız Marijuana. Bunu yapma şuan bize."

Daha fazla onu bölmeden dudaklarına adeta saldırdım. Elleri ani öpüşüm karşısında sıkışınca göğüslerim avuçlarında toplandı. Bu ikimizin de dudaklarından uzun bir inilti çıkmasını sağladı. Kapalı olan gözlerimin bile geriye kaydığını hissettim.

Ellerinin biri göğsümden ayrılıp bacak arama doğru yol aldı. Dudaklarımız ayrılmayıp daha çok birbirlerine tutulurken bir parmağı çoktan içimde yerini aldı. Bunun bana yetmeyeceğini biliyordu, bir tane daha kalın nasırlı parmağını içime soktu. Aldığım zevk misliyle artarken onu daha çok istiyordum.

Marifet dolu ellerimin sayesinde dakikalar sonra eşitlenmiş çırılçıplak bedenlerimizle kaldık. Sertleşmiş ve kabarmış uzvu özlediğimi hissettirecek kadar bana yakındı. "Ellerinin marifetlerine laf edemem ama parmaklarının yerine bambaşka şeyler istiyorum."

Islanmaktan artık su sesi çıkaran vajinamda hareket eden parmakları aklımı yitirmemi sağlıyordu. Baş parmağıyla bulduğu klitorisimi ezmeye başladı. "Sabırsızsın ama kıvranman hoşuma gidiyor." Onun bundan zevk almasını sinirimi bozuyordu. Hareketlerini hoyratça arttırırken dolum noktamın sonun a geldiğimi hissettim. "Arttı kasılmaların, gel ellerimin arasına." Son kez derinlerimde hissettiğim parmaklarla orgazm geçirdim.

Titremelerim beni ele geçirirken o beni öpmeye başladı. Dudakları yüzümde usulca gezildi. Ortamın yumuşamasını istemiyordum. Ellerimi penisine attığım da tüm vücudu kasıldı. "Seninkinin durumu vahim. İlgilenmek gerek." Kafa karışıklığından yararlanıp yana devirdim. "Üzgünüm sırayı devralıyorum."

"Kızım ani bu kadar büyük hareketler yapmasana 2 metre adamım altında kalırsın." Eee zaten amacımda oydu ya. Susması lazımdı. karın kaslarının üstünde çırılçıplak bir kadın varken derdinin bana zarar gelecek olması olmaması lazımdı.

Ellerimi karın kaslarında usul usul gezdirirken üstüne uzandım. Sık sık yutkunduğu için hareket eden adem elmasına dudaklarımı bastırdım. Belki kestiğim için tırnak izlerim sırtında yerini bulamayacaktı ama boynunda bir kaç morluğa yer vermem fena olmazdı.