58. Bölüm

4.1K 238 95
                                    

Hellloooo...

Bölüm içime sinmedi. Eksikler varsa ve size aynı duyguyu verdiyse şimdiden kusura bakmayın.

Biraz zorlanarak yazdım, kendimin sorunları yüzünden bölüm yazmamazlık yapmak istemedim. Umarım beğenirsiniz. 

Sınır koymayacağım, isterseniz yorum yapıp beğenebilirsiniz <3

Keyifli okumalar.

Gözümden akan yaşları ellerimle silerken hala bulunduğum durum yüzünden kalbim çarpıyordu. Gülmekten karnıma krapların girmesi de cabasıydı. 

Yarım saat önce babamın kapımın çalmasıyla yaşadığımız ufak çaplı panik ne kadar son bulsa da aklıma geldikçe kahkahalarımı tutamıyordum. 

Babama yeni uyanmışa benzettiğim sesimle zaman istediğim an Arslan Fırat bedenimi terk edip banyoya uçmuştu. Algılamama yetmeyecek kadar kısa bir süre de kıyafetlerini toplayıp banyoya kaçmıştı. Evet adeta kaçtı. 

Bense üstüme aldığım sabahlık ve bacaklarıma geçirdiğim pantolonla kapıyı açmıştım. Aynada kendimi bakmayı akıl ettiğimde kızarmış ve adeta seviştim diye bağıran yerlerimle şok olmuştum. 

Karanlığa sığınıp babama cevap vermiştim ama aldığım sözler daha ironikti. Güvenliğin malikaneye birinin girdiğinden şüphe etmesi ve babamı aramasıyla babam korkuyla odama gelmişti. Anlaşılan Fırat odama damlarken pek planlı değildi. 

Yalan söylemekten çekinen aklımla babama sorun olmadığını söyleyip göndermiştim. Korkudan hala banyoda olan Fırat'a gülmekten seslenemiyordum. 

Konuşmama gerek kalmadan banyonun kapısının açıldığını duydum. Yattığım yerden dirseklerime doğrulup banyodan üstüne ters giydiği tişörtle çıkan Fırat'a baktım. "Niye gitti diye haber vermiyorsun Ceylan?"

Kahkaha atacağımı anladığımdan ağzımı kapattım. "Durumu sindirmeye çalışıyorum..." Nefes nefese konuşmaya devam ettim. "Babama basıldık şaka gibi. Korkudan iki saniyede yatağı terk ettin amirim." 

"Az gül sevgilim az gül. Çatlayacaksın birazdan." Yanıma gelip uzandı. Bedeni yatağın üçte ikisini serildi. "Adamın evinde kızının içindeydim. Ne yapsaydım? Merhaba deyip kapıyı açamazdım ya sevgilim." 

"Babam burada ve senin tabirinle içimde olduğunu bilseydi yarın nikah masasında olurduk sevgilim." Tabii ki şakaydı. Babamın ne tepki vereceğini az çok bilsem de zorla nikah da kıydırmazdı. 

Hızla başını bana döndürdüğünde gözlerinde beklediğim korku dışında bir şeyler vardı. "Hadi be, keşke yakalansaydım o zaman." Onda aradığım korku benim gözlerimde yer etti. 

"Sen şaka mısın ya?"

"Yoo gayet ciddiyim. Bu gece yatağında yakalanıp yarın gece karım olarak yatağıma gelirdin. Zaten annem faktörü bizi bu gece ayırdı. Yaşım otuz kızım benim, ergen gibi aile problemi yaşattın." Yok bir de annesi varken onunla kalsaydım. 

"Ben sabah kadına kapıyı açtığımda bozardım Fırat. Bir de gece seninle mi olsaydım." Bedenini kaldırıp bana doğru döndü. Gözleriyle gözlerim böyle daha yakındı ve aradığım cevapları gözlerinde görebiliyordum. "Yok artık." 

"Ne var kızım. Yaralı bir adamım ben, tabii ki sevgilimi yanımda isteyeceğim." Yaralı adamın performansını az önce yaşamasam inanacaktım. "Ben nasıl yakalandım ya?" 

"Güvenliğin var olduğunu biliyorsun." 

"Biliyorum o yüzden gecenin bu saatini bekledim zaten. Ben koyduğum adamlar beni görünce sustu. Güvenliğinde vardiya değişimine denk getirdim ama tam planlayamamışım." Mart kedisi gibi tırmanmaktandır o sevgilim. 

MARİJUANA +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin