Selaaam😚 normalde iş çıkışı eve gider gitmez bölüm yazmaya başlardım. Son bir haftadır durum bu. Ama dün uyumuşum🫠 o yüzden dün bölüm gelmedi. Ama bugün hallettim 🙃Oy ve yorumları atın üstüme😂
Keyifli okumalar😚
Herkes Vladin anlattığı gerçekliğin tokat gibi çarptığı o anı yaşıyordu. Sanki birisi onları silkeleyip kendilerine getirmişti. Dört gezgin duydukları acı gerçekleri atlatmaya çalışırken Vlad yüzyıllardır bununla yaşıyordu.
Melissa gözünden akan küçük bir damla göz yaşını elinin tersiyle sildi. Vlade doğru bir adım attığı anda Alis onu durdurmak istese de sonra bundan vazgeçti. Artık Vladin canavar olmadığını anlamışlardı.
Melissa Vladin yanına gitti. Ve oturduğu sandalyenin yanına eğilerek ellerini tuttu. Onun çektiği acıyı düşünemiyordu bile.
"Vlady." Dedi sessizce. Sonra bu söylediği şey için pişman olmuştu. Biraz önce Defnenin ona nasıl güzel Vlady dediğini işitip durmuştu. Şimdi de gelip Vladin acısına tuz basar gibi davranıyordu.
Vlad soğuk ellerini ısıtan dokunuş ile kendine geldi. Gözleri Melissayı buldu.
"Melissa."
Melissa buğulu gözlerle gülümsedi. "Üzgünüm, o insanlar adına senden özür dilerim. Sana ve Defneye yaşattıkları için-" daha fazla konuşamadan hıçkırarak ağlayıp alnını Vladin dizine koydu. "Senin hissettiğin acı Vlad-" yutkundu. "Şu an hissettiğim acı ile aynıysa eger-" başını kaldırıp tekrar vlade baktı. "Bu acıya nasıl dayandın?"
Vlad gülümsedi. Ama gözlerinden de akan yaslara engel olamıyordu. "Dayanamadım."
Alis duyduğu şey ile adeta kahrolmuştu. Biraz önce canavar diye haykırdığı adam aslında vampir olmasına rağmen tüm dünyaya insanlık dersi vermişti. Ve söylediği gibi asıl canavarın da insanlar olduğunu göstermişti. Alis utanmıştı söylediği şeylere.
"Vlad biz özür dileriz. Böyle olduğunu bilemezdik-"
Vlad elini kaldırıp onu susturdu. "Kendini suçlu hissetme Alis. Ben Defneyi koruyamadim. Oysa onu kötü şans getirmesin diye gelinliği ile bile görmemiştim. Yine de tüm kötü şans bizi buldu."
Lisa kızarmış gözleri ile Vlade yaklaştı. Artık ondan korkmuyordu. "Sen iyi birisin Vlad." Ağlamak istemediği için gözlerini kaçırdı. "Senin neden Defneye takıntılı olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum." Buruk bir tebessüm etti. "Sizinki yarım kalan bir aşk."
Bu hüzünlü konuşmalar arasında önce kapı kilidi sonra da gülüşme sesleri gelmişti. İçeri giren kişiler ise Nazar ve oğlu Oğuzdu. Oğuz perdelerin hala kapalı olmasından bir gariplik olduğunu anladı.
"Baba, Selen neredesiniz? Perdeler neden-" sonra konuşması yarida kesilmişti. Çünkü oğuz merdiven boşluğundaki kalabalığı görmüştü ve gezginlerin her şeyi öğrendiğini anlamıştı. Annesi de oğlunun peşinden gitti ve kapı eşiğinden onlara bakti. Kapağı açık tabutlar, yıkılmış haldeki Vlad ve gözü yaşlı gezginleri gördü. İskenderin de yüzünden anlaşıldığı kadarıyla artık her şey gün yüzüne çıkmıştı.
Oğuz kapıdan içeri girdi. Vladin berbat göründüğünü anlamıştı. "Efendim, iyi misiniz?"
Vlad başıyla onayladı. "Ben iyiyim Oğuz. Ve siz de iyisiniz öyle değil mi? Konuklarım senin ve Nazarın boynunu deştiğimi düşünmüşlerdi de."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR FANİYE AŞIK +18 (TAMAMLANDI)
Romance+18, sahnelere uyarı koydum rahatsız olan o kısımları okumayabilir. Bacaklarımı beline sarıp kendime çektim ve içime daha çok girmesini istedim. Zevkten titrerken daha fazlasını istememek aptallık olurdu. Dudağımı ondan kurtarıp nefes nefese konu...