BİR FANİYE AŞIK +18 (TAMAMLANDI)

38. Yemin Ederim...

Keyifli okumalar 🐤🐣

İskender ellerinde çantaları ile salonda bekleyen dört gezgini görmenin ardından onları orada bırakıp telaşla 3 kat yukarı çıktı. Merdivenleri yaşına göre oldukça iyi çıkıyordu. Vladin yatak odasının önüne gelince korkuyla yutkunup kapıyı 3 kez tıklattı. Ve bu sesi duyan Vlad uyumak için kapattığı gözlerini anında açtı. Saat sabahın dokuzuydu. Ve bu saatte uyuması gerekiyordu.

"Gel İskender." dedi kapının arkasındaki adama seslenerek.

Sadık uşağı bu duruma artık alışmıştı. Efendisi onu görmeden bile geldiğini anlardı.

İskender kapıyı aralayıp karanlık odada Vladi görmeye çalıştı. Tüm mumlar sönmüştü. Ve koridordaki cılız mum ışığı da görüş alanını aydınlatmıyordu. Odadaki koca cam ise kalın perdelerle örtülü olduğu içine etkisiz kalmıştı..

"Bay Vlad-" yutkundu. "Efendim şey."

Karanlıkta göremediği adama karşı konuşmak zordu. Vlad dümdüz yattığı yataktan tek bir hareketle kalkıp çalışma masasının çekmecesinden kibrit çıkarıp bir mumla buluşturdu. "Ne oldu?"

"Efendim, konuklarınız şu an evden ayrılmak için hazırlık yapıyorlar. Ve sizinle de vedalaşıp gideceklerini söylediler."

Vladin kaşları çatıldı "Hani akşam gidecekleri. Hem Lisa iyileşti mi?"

İskender elindeki mumla kendisine bakan adamın korkunç maviliklerine baktı "Şey-" bunu söylemesi gerekiyordu "Lisa hanım bu sabahtan beri konuşmayı reddediyor efendim."

Vlad bıkkınca bir nefes verdi "O da ne demek?"

İskender her ne kadar söylemek istemese de karşısındaki adamın zihninden geçenleri işitebileceğini biliyordu. Bunun yerine konuşmayı tercih etti "Efendim-" ellerini birbirina bastırıp kendinden güç aldı "Oğuz ve Lisa hanım arasında bir şeyler geçmiş olmalı. Ve Lisa hanım da bu olaydan sonra içine kapandı ve sustu. Arkadaşı Alis de öfkelenip akşamı beklemeden gitme kararı aldı."

Vlad öfkeyle yumruğunu sıktı. Melisanın gitmesine nasıl izin verirdi?

"Bu ne demek oluyor İskender? Onlar bu evde kalmalı. Gitmelerine nasıl izin veririm?"

İskender ise şaşkındı. Karşısındaki adama baktı. O bir Dracula değil miydi? O kızın zihnine girip kalmasını sağlayabilirdi. İskenderin zihninden geçenleri işiten Vlad ona arkasını döndü "Melisanın zihnine giremiyorum. Bu o kadar kolay değil."

İskender hayretle kaşlarını kaldırdı "Ama efendim bu nasıl olur? Sizin gibi güçlü bir drac-"

"Bu kadar yeter! Şimdi daha önemli sorunlar var. Hem aşağı da inemeyeceğimi biliyorsun."

İskender başını salladı "Bunu düşünüp sizin önemli bir iş için çalıştığınızı söyledim. Eğer sizinle görüşmek isterlerse yine çalışma odasına alırım onları."

Vlad öfkeyle dönüp ona baktı "O gidemez! Eğer giderse yok ederim! Yemin olsun ki insan soyu için sonu getiririm."

Bu bağırış o kadar soğuk ve ürperticiydi ki mumum ateşi bile dayanamayıp sönmüştü.

İskender onunla yine bu karanlıkta kalınca durumun ciddiyetine vardı. Melisanın kanı olmazsa yeryüzündeki en güçlü varlık olan bu adam insanlığın sonu olurdu.

Ve şu an her şey pamuk ipliğine bağlıydı. Vladi sakinleştirip hızlıca bir şeyler düşündü "Efendim, benim bir fikrim var. Sizde izin verirseniz söylemek isterim."