Kaldıkları pansiyonda bir türlü zamanın geçmediğini düşünen Judy, pencereden dolan nem yüzünden iyice bunalmıştı. Normalde boş olması gereken ara sokaklarda az da olsa kalabalığa sebep olan kurnaz tur rehberleri yüzünden sessizlik de oldukça bozulmuştu. Elindeki buzlu suyu yudumlamak ve kalabalığı izlemekten başka çaresi olmayan Judy, bir an önce kalacağı yere ulaşmak istiyordu.
Yatağa yarı uzanmış Ciara, TV kanallarını hızla geçip can sıkıntısını unutturacak bir şeyler aradı. TV de pansiyonun geneli gibi milattan önce kalmaydı ve iki kanal anca çekiyordu. Kapatma tuşuna basıp kumandayı yatağa bıraktı. Yataktan kalktı ve Judy'ye doğru yürüyüp dikkatle neyi izlediğine baktı: birkaç metre aşağısı kafalar ve vücutlardan ibaretti.
"Mızmız bir bebek gibi davranmak istemiyorum; fakat buna daha fazla katlanacak sabrım kalmadı sanırım."
Ciara, dostça Judy'nin omuzunu kavradı. "Mızmız bebek rolünü ben alabilirim."
"Üç gün oldu. Neyi bekliyoruz?"
"Vatikan'ın gözünü Nihon'dan iyice çekmesini. Yakınlarda bulamayınca, seni arayacakları ilk yer Nihon olacaktır ve oraya özellikle tekrar tekrar göz atacaklardır."
Judy derin bir nefes aldı ve dirseklerini balkon demirine yasladı.
"İyi haber şu: bölgedeki bağlantım Vatikan'ın çoktan seni aramaya başladığını bildirdi."
Durumun iyi tarafını çabucak anlayan Judy'nin içine az da olsa su serpildi. Bir konuda rahatladığına göre, tekrar bütün odağını Riley ve birime çevirme vakti de gelmişti. İçine serpilen su, kaygı ve korkunun ateşiyle buhar olup uçup gitti. Ciara'nın diğerleri hakkında söyledikleri rahatlatıcıydı fakat bir yanı da Ciara'nın sırf rahatlaması için böyle şeyler konuştuğuna ikna olmuştu.
"Kafanın içindekileri susturmalısın." dedi Ciara. Judy'nin yüz ifadesinden ne düşündüğünü anlayabiliyordu artık. "Hiçbirine bir şey olmayacak. Ortalık durulunca yanına geleceklerdir."
Judy, duyduğu son cümlenin hemen ardından Ciara'ya döndü ve ciddiyetini sorguladı. "Bunu gerçekten yapacaklar mı?"
Ciara, başıyla onayladı. "Oğlumu tanıyorum. Kendilerine yapılan bu davranışı kabullenmeyecektir." Kollarını göğsünde birleştirdi ve omuzunu kapı kasasına yasladı. "Belki anneliğimi sorgulayacaksın ama nihayet bu rezalete bir son vermenin fitilini bu olay ateşlemiş oldu."
Judy endişeli, derin bir nefes aldı ve kalabalığı izlemeye devam etti.
Aiden ve Ezio, karanlıkta saklandıkları çatının uç kısmına ilerlediler ve Carla'nın evini gözetledikleri ikinci saatlerine girdiler.
"Bunu yapmamın doğru olduğunu gerçekten düşünüyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(KYS) Ekklesia Ankáthi (GxG)
Fantasía"Tanrı'nın kutsal ışığında parıldayanın yozlaşması an meselesidir. İblis, melek ya da insan; düşünen her varlığın en ilahi laneti, Tanrı'nın sunduğu üstün mevkiyi ve gücü, kendi iradesiyle dengede tutmaya çalışmaktır." Vatikan'a bağlı iblis melezi a...