Bazilikanın üst katlarındaki nöbet rutinini çözüp zindan katına inen Judy ve Aiden, koridor sütunlarının neden olduğu gölgelerden faydalanıp Vergil ve Ezio ile buluşacakları noktaya doğru ilerlediler. İçeri girmeden önce içtikleri iksirin etkisi henüz devam etse de fazla zamanları kalmamıştı.
Judy, koridorun sonundaki kapının birkaç santim ilerisinde olan pencere boşluğuna kolayca gizlenip devriye muhafızlarının geri dönüşü süresi boyunca orada kaldı. Aiden ise kemerli tavanın kirişlerine tünemiş, kuş bakışı koridoru izlemekteydi. Diğer tarafta fark ettiği hareketlilikle Vergil ve Ezio'nun da buluşma noktasına ulaştıklarını anladı ve muhafızlar tekrar yön değiştirene kadar gizlenişlerini izledi. Sonunda Ezio ve iri cüssesine rağmen gizli kalmayı başarmış Vergil, koridorun sonundaki kapıya yaklaştılar. Grubun tamamlandığını anlayan Judy gizlendiği yerden çıkıp kapıdaki kilidi kısa sürede açtı ve hepsi yakalanmadan koridorun diğer tarafına geçmeyi başardı.
Duvarlar arasında temkinle ilerlerken, bu koridora muhafız koyulmadığını fark ettiler. Birkaç metre sonra, bunun sebebini ilk fark eden Judy oldu: duvarların belli kısımlarında hava akımının neden olduğu sürtünme sesini işitmiş, diğerlerinin de dikkatini buna çekmişti.
"Burası gizli geçitlerle dolu" diye fısıldadı, Vergil. Karşı duvardaki başka bir hava akımını keşfetmişti.
Judy, duvara iyice yaklaştı ve kulağını dayadı. Konuşma seslerinden, kahkahalardan ve adım seslerinden birkaç kişinin bir alt katta olduğunu anlamıştı. Duyma duyusuna iyice odaklandı ve duvardaki geçiş mekanizmasının tetikleyicisini bulmaya çalıştı. Parmaklarıyla havayı duyduğu yerleri gezdi ve sonunda hava akımının değiştiği konuma gelince durdu. Aklına gelen ihtimal, içinin titremesine yetmişti. Kollarına uyuşuk bir sancı yayılırken, eli tetikleyiciye dokunmadan son anda Aiden tarafından durduruldu.
"Yapma," diye fısıldadı Aiden. "Eğer ses çıkartırsan, burada olduğumuz anlaşılır,"
"Belki o şu an birkaç merdiven yakınımızda-"
"Aiden haklı," dedi Vergil, Judy'ye yaklaşırken. Hâlâ Aiden'la aralarında olan sorunu çözmüş değillerdi fakat şu an yakalanırlarsa, aylardır verdikleri çaba boşa gidecekti. Bir adım daha atıp Aiden'la Judy'nin arasına girdi ve omuzunu teselli edercesine okşadı. "Biraz daha dayan. Ben de onu çok özledim."
Judy yavaşça başını salladı ve elini duvardan çekti. Koridora dönüp belirledikleri rotaya uygun olarak yarım tur döndüler. Karşılarına çıkan merdivenlerden aşağı indiler ve kanalizasyonlara doğru ilerlediler. Döndükleri son dönemeçte, duvarın diğer tarafındaki zindanda olanların sesleri daha net duyulmaktaydı. Bazilika inşa edildikten sonra, gizli bölümlerin proje çizimleri yok edilmişti. Bu kattaki duvarlaraysa yalıtım yapılması pek önemsenmemişti anlaşılan.
Vergil duyduğu son sesten sonra durdu ve gözlerini duvara dikti. "Bu bir çığlık mıydı?" diye sinirle fısıldadı.
Sesin sahibini tanıyan Judy'nin tüyleri diken-diken olmuş, gözlerine öfke yaşları hücum etmişti. Vergil'ın yanına doğru ilerledi ve ellerini duvara yasladı. O an içinden bir ses, riley ve aralarında sadece bu duvarın olduğunu söylüyordu. O ses haklıydı; Riley duvarın diğer tarafında, Andre'nin eğlencesine çektirdiği işkencelerden bitkin düşmüş, sırtını duvara yaslayıp soluklanmaya çalışmaktaydı.
"Çıkalım buradan," dedi Aiden.
Judy başını duvara yasladı ve belki de aptalca gelecek bir fikirle, duvara doğru fısıldadı: "Söz veriyorum, senin için geleceğim. Biraz daha dayan." Alnını iyice duvara bitiştirdi ve sanki Riley'ye yaslanıyormuş gibi gözlerini yumdu. İçi çaresizliğin aleviyle kavruluyor, göğsü bedeninden sökülüyormuş gibiydi. Onun şu an burada olduğuna artık daha da emindi. İkisinin arasındaki bağlar uzun zamandan sonra bu kadar birbirlerine yaklaşmış ve güçlenmiş gibi hisssediyordu. BU soğuk duvarın arkasında bir yerlerde Riley'yi hissediyordu. Çaresizlikten boğazına çöken yumruyu, titrek bir nefes alıp içinden atmaya çalıştı fakat başaramadı. Birkaç saniye sonra omuzlarında hissettiği ellerle başını kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(KYS) Ekklesia Ankáthi (GxG)
Fantasy"Tanrı'nın kutsal ışığında parıldayanın yozlaşması an meselesidir. İblis, melek ya da insan; düşünen her varlığın en ilahi laneti, Tanrı'nın sunduğu üstün mevkiyi ve gücü, kendi iradesiyle dengede tutmaya çalışmaktır." Vatikan'a bağlı iblis melezi a...