"Beni cehenneme getiriyorsun ve-" Carla, eline geçirdiği yastığı Aiden'a fırlattı. "Ve güvenlik için mi diyorsun? Sen kafayı mı yedin?"
"Gerçekten takıldığı tek kısım burası mı?" diye mırıldandı, Vergil.
"Verebileceği en uygun ve normal tepkiler." diye fikrini belirtti Ezio. Carla ve Aiden'ı dikkatle inceliyor, konunun sonucu hakkında farklı sonlar üzerine istatistik bilgiler toplamaya çalışıyordu.
Sevgili kavgasına dahil olmak istemeyen Chas, Eizo ve Vergil'ın yanına geçmiş, kavganın bitmesini beklerken tırnaklarını ve ellerini incelemeye başlamıştı.
Üzerine fırlatılan su dolu bardağı, bir önceki fırlatılan yastığı kalkan olarak kullanıp durduran, Aiden, "Lütfen artık durur musun? Bunu konuşarak çözebiliriz."
"Tanrım!" Carla, ellerini saçları diplerine geçirdi. "Tanrım beni kurtar! Buradan bir daha asla çıkamayacağım,"
"Abartıyorsun." dedi Aiden. Carla'nın bir şey daha fırlatmayacağını düşünüp yastığı indirdi fakat Carla bu kez de eline geçen çubuklu oda kokusu fırlatmıştı.
"Tarnım!" diye tekrar sızlandı Carla. Cehennemin dibinde, yarı iblis olduğunu söyleyen ve gözlerini altın gibi parlatabilen sevgilisine oda kokusu fırlatıyordu. "Beni hemen evime götür!"
"Korkarım, bu isteğin olumsuz," dedi Ezio. Sonunda duruma bir nokta koyulması gerektiğini düşünüyordu. "Sevgilinin dedikleri doğru. Özellikle de Vatikan kısmı. Ve sevgilin, bizimse liderimiz, Vatikan'a karşı savaş açtı,"
"Cehennem halkı olarak biz de destekçisiyiz," diye araya girdi, Chas. Durumdan sıkıldığını belli edercesine yumruğunu çenesine dayamış, işaret ve orta parmağıyla şakak altına hafifçe vurmaktaydı.
"Kısaca, Carla, senin hayatını kurtardık. Aiden ne kadar gizli tutmaya çalışırsa çalışsın, Vatikan bir şekilde senden haberdar olacaktır. Şu an durum değerlendirmesine göre en güvende olduğun senaryo, cehennemde olduğun bu senaryo. Tabii uyuyan püresi hizmeti sunan bir eğlence merkezinde olman kafaları biraz karıştırıyor..." gözleri kısıldı, ellerini beli üstünde birleştirdi ve göz ucuyla Chas'e baktı.
Chas imayı anlayınca başını iki yana salladı ve Carla'yı kıymaya çevirmeyeceğine dair bir güvence vermeye çalıştı.
Ezio, Tekrar Carla'ya döndü. "Ama müttefik sayılırsın. Bu da dokunulmaz olduğun anlamına gelir."
"Müttefik kaldıkça." dedi Chas ve gözlerini Aiden'a dikip gülümsedi. "Hanımefendinin toparlanmasına yardımcı olun da gerçek cehennemi ona gösterelim."
Aiden başıyla onayladı ve Chas'in odadan çıkıp kapıyı kapatmasını beklediler. Hâlâ şoku atlatamamış Carla yatağa çöküp başını elleri arasına aldı. Aiden, Carla'nın yanına oturdu ve dokunup dokunmamak arasında tereddüde kapıldı.
"Neye inanmam gerek, ne yapmam gerek?" diye kendi kendine konuştu Carla. Başını kaldırıp yanında oturan Aiden'a baktı.
"Kolay olmadığını biliyorum. Ne yapacağım konusunda benim bile bir fikrim yokken, sana ne yapman gerektiğini söyleyemem. Sadece bana güvenmeni isteyebilirim."
"Ben bu saçmalığın ortasında olmak istemiyorum. Bana eğer şaka yapıyorsan..." aklına birkaç dakika öncesi, Aiden'ın parıldayan gözleri ve yaratıklarla dolu pencere geldi. Sıkıntılı ve derin bir nefes alıp yavaşça dışarı verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(KYS) Ekklesia Ankáthi (GxG)
Fantasía"Tanrı'nın kutsal ışığında parıldayanın yozlaşması an meselesidir. İblis, melek ya da insan; düşünen her varlığın en ilahi laneti, Tanrı'nın sunduğu üstün mevkiyi ve gücü, kendi iradesiyle dengede tutmaya çalışmaktır." Vatikan'a bağlı iblis melezi a...