(V)

40 7 3
                                    

Ciara katedralden ayrıldıktan sonra, Aiden vakit kaybetmeden cehenneme gitti. Chas'le planları hakkında konuşup anlaştılar. Uzun zamandır sabırla onu bekleyen Carla'ya kısa bir açıklama yapıp onu katedrale getirdi. Planı uygulama günü gelene kadar katedralde kalacaklardı. 

       Chas'in korumaları katedrale yerleşmiş, onlara katılacakları bildirgesini gönderen birkaç birim daha az önce katedrale ulaşmıştı. İsyancılardan oluşan uyuyan topluluğu gün geçtikçe azalmaya devam ediyordu. Dünya'nın geneline yayılan delilik yavaş yaaş unutulmaya, her şey normale dönmeye devam ediyordu. Fakat madalyonun diğer kısmında işler daha karmaşıktı. 


Judy ve Riley'nin gerginliği elle tutulabilirdi. Plan günü yaklaştıkça Riley huysuzluk yapıyor, Judy'nin burnundan getiriyordu. Her fırsatta ortadan kaybolma fikrini yenilemesinden Judy bıkmıştı artık. 

       "Tekrar aynı konuyu lütfen açma." diye kestirip attı, Judy. Vücuduna sıkıca sarılmış kol biraz daha sıkılaştı ve onu kendine çekti. Riley'nin yüzü boynuna gömülürken derin bir nefes aldı. 

      "Ama gerçekten güzel bir yer ve görsen seversin." 

      "Bu işi çözmeden hiçbir yere gitmiyoruz." dedi Judy. Sabır dilemekten artık bıkmıştı. 

      "İyi de deli paganlar ve kan emiciler neden bu kadar umurunda? Chas kendi sorununu çözecek diye kendimizi neden tehlikeye atıyoruz?" 

       Judy göz devirdi. Riley'nin kolunu kavrayıp vücudundan çözdü ve ona döndü. "Konunun sadece bundan ibaret olmadığını biliyorsun." 

      "Biliyor muymuşum?" diye sordu Riley. Yastık altındaki kolunu katlayıp çenesini yumruk yaptığı eline dayadı. 

       Judy kaşlarını bitiştirdi ve gülümsedi. "Gerçekten, inkâr konusunda çağ atladın." Yataktan kalkmaya hazırlanırken Riley'nin çekişiyle tekrar yatağa düştü. Riley birkaç gündür kendince bir yol seçmiş, seksle onu ikna edebileceğine inanmıştı. Israrcı öpücüğe karşılık verdi. Riley'yi kendi silahıyla vurunca bu durumdan her seferinde kurtuluyordu. Öpüşmeyi derinleştirdi ve Riley'nin üzerine çıktı. Vücudundaki eller gevşeyince üzerinden kalktı ve banyoya doğru yürüdü. 

       "Hey! Beni öpmek için öpmüyorsun!" dedi Riley, yataktan kalkarken. 

      Judy yürümeye devam ederken omuzu üzerinden Riley'ye baktı. "Sen de benimle sevişmek için sevişmiyorsun. Bence eşitiz." Riley'nin peşinden ilerlediğini görünce, yakalanma içgüdüsüyle adımları hızlandı ve güldü. 

       Riley, Judy'ye yetişti. Eğilip diz altlarından kavradı ve onu kucağına aldı. İkna çabalarına duşta devam edecekti.

Bandanaları ve ceketlerinin şapkalarıyla yüzlerini gölgede bırakan Ekklesia Ankáthi ve destekçileri, içinde koca bir yerleşke bulunan dağı en açık görebilecekleri konuma toplanmışlardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bandanaları ve ceketlerinin şapkalarıyla yüzlerini gölgede bırakan Ekklesia Ankáthi ve destekçileri, içinde koca bir yerleşke bulunan dağı en açık görebilecekleri konuma toplanmışlardı. Önden gönderilen keşif ekibi dağın etrafını çevreleyen kadim bir büyü olduğunu bildirmiş, büyüyü aşmak için fikir alışverişleri başlamıştı. 

(KYS) Ekklesia Ankáthi (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin