GP -5-

2.5K 184 370
                                    

Multimedya; Kutay ve Almina

Multimedya; Kutay ve Almina

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar dilerimm❤❤

----

Bir savaş halinde olmamamıza rağmen ona yeniliyordum. Hem de bundan gram yeis duymaksızın. Ona yenilmenin bile bende tahmin edilemez bir değeri vardı.

Kendime söz geçirmenin ona yenilmekten daha zor olduğunu anladığım kuytu dakikalarda zihnimin karanlık sokaklarına bir mezar kazdım; o mezara onu değil kendimi gömdüm.

Ben ona yürüdüğüm yolda; cam kırıklarının, can kırıklarıma dönüşeceğini bilerek ilerlemiştim. Bu kadar acıya katlanmam gerekmez miydi?

Rüzgârın, yüzüme ruhumu devirecek kadar hızlı estiği dakikalarda herhangi bir tehlikeye karşı tüylerini kabartarak etrafa keskin bakışlar atan kurt gibi etrafı inceliyordum. Herkes uyumuş, yarasını saramayanlar uyuyamamıştı.

Oğuzhan'ın hazırlattığı evin bahçesinde Kutay, Rüzgar ve ben sessiz sedasız oturuyorduk. Kutay'ın üst üste içtiği sigaralar ciğerlerimin temiz hava alma isteğini katlederken yüzüme vuran esintiyle istemsizce kollarımı vücuduma sardım. Hava yaz mevsiminde olmamıza rağmen serindi ve benim üstümde sadece kısa kollu bir tişört ile kısa bir şort olduğu için üşüyordum.

Keskin bakışlarım etrafı kolaçan etmeyi bırakırken irislerim, bir alışkanlığı tadar gibi onu buldu ve aynı anda kalp çarpıntım harelerime eşlik etti. Uykusu gelmiş gibiydi, yarı kapalı gözleri yeşile çalan mavi irislerinin yarısını bizden esirgemişti. Rüzgâr onu izlediğimi anlamış gibi bana döndüğünde dudakları aralandı, konuştuğunda sesi birçok anlam yükleyebileceğim kadar garip bir tınıdaydı. "Almina?"

Kalbim onun dudaklarından dökülen ismimle tökezleyerek göğüs kafesime çarptı ve onlarca kemik, sanki kül olmak üzere olan bir çıra gibi ortadan ikiye parçalandı. 

Ona yenilmek ile ondan vazgeçmenin eşiğindeydim. Bu, Araf'tı. Ben, Araf'tım.

Kutay'ın bakışlarının bize çevrilmesi vücudumun gerilmesine neden olurken, "Efendim?" Diye soludum, elimi kalbime yaslamamak ve avuç içime bulaşacak o kanı görmemek için kendimi zor tutarken.

Rüzgâr bir süre gözlerini yüzümde sabitledikten sonra yerinde doğruldu ve bakışlarını bana daha fazla işkence etmeyerek üzerimden çekti. "Boş ver, ben yatsam iyi olur. İyi geceler." Bakışlarım onun bana döndüğü sırtını seyrederken Rüzgâr açık kapıdan içeriye girdi ve saniyeler içerisinde gözden kayboldu. Onunla aynı ortamda bulunmak bile beni yeteri kadar geriyorken bir de bu tarz eksik konuşmalar iyice huzursuz hissetmeme neden oluyordu.

Duyduğum çakmak sesiyle bakışlarımı açık olan salon kapısından Kutay'a çevirdim. "Bir paket sigarayı bitirdin herhalde?" Kutay çakmağını masanın üstüne koyup bana anlamsız bir bakış attı. Bugün suskunluğu üstünde gibiydi, ara ara laf ediyor sonra susup sigara içiyordu.

GEÇMİŞİN PENÇELERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin