GP -52-

607 72 365
                                    

Multimedya; Bölüm Şarkısı; Yasir Miy-Sar Beni

Multimedya; Bölüm Şarkısı; Yasir Miy-Sar Beni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar dilerimm💜💜

----

Ve geçmiş zehirli hançerlerini sırtıma saplıyor, delip geçtiği yerden ruhumu yakıyordu.

Kanımı doldurduğum kemikten kalemimi bir sayfaya değdirseydim ve yazacağım şey bir kitap olsaydı şayet hikayenin ilk bölümündeki kelime, yıllar önce hissettiğim duygu olurdu. Hissiz.

Belki de bu yüzden bir kitap yazmıyordum. Hissedilmeyen duyguları yazabilecek kadar güçlü değildim fakat acıyı somut bir şekilde hissetmenizi sağlayacak kadar keskin kelimeler kurabilirdim. Üç harfe sığan bir duygunun ruhu nasıl girdapta bıraktığını da net bir şekilde anlatabilirdim.

Kâbusun kollarından bir kasımpatı gibi rüzgârda süzülürken zihnimin köşelerine çarpan cümle, nota gibi gözlerimin önüne serildi.

Hatalar peşinizi bırakmayacak.

Kalbimin sıkıştığını hissettim, kaybolan veyahut zamanında üstü çarşaf gibi örtülen anılarımı hissedebiliyordum. Babamın hayatına erken gelen kara bulutlar serzeniş etti ve kendi sığ sularımda boğuldum.

Ölüm vakti.

Hissediyor musun o sesi?

Tik, tak.

Zaman sizin katiliniz olacak.

Sonra kâbusun demleri uyanmadan önce bedenimi sardı. Arabadaydım ve derin bir acı hissetmeden önce ölü topraklarını görüyordum. Geleceği yakacak ve her yeri cehenneme çevirecek kadar harlıydı. İşlenen cinayetler vardı ve katilini unutmayan kurbanlar. İntikam uğruna yanıp tutuşan insanlar duygularının katili olurdu. Ölen duygular ise hiç beklenmedik bir anda ortaya çıkarak sizi parçalara ayırır, ayrılan parçalarınızı yapboz gibi farklı yerlere bırakırdı.

Dipsiz bir kuyunun boşluğundaydım.

Onun boşluğunda kayboluyordum.

O'nun boşluğunda kendimi buluyordum.

Kâbusun koynundan, kan ter içinde gözlerimi aralamaya çalıştım fakat uyanmak istediğim yerde olmadığımdan olsa gerek bedenimi saran huzursuzluk beni karanlığa itiyordu. Yatakta dönmeye çalışarak soluğumu düzenlerken, dikişime giren ağrı ve acı huzuru elinin tersiyle bir köşeye itmişti.

Gözlerimi güneş tepede olduğu hâlde karanlık bir güne açarken beni karşılayan ilk şey odamın beyaz tavanı olmuştu. Hastaneden çıktığımdan beri evdeydim ve annemin benim için duyduğu endişe yüzünden evden çıkamıyordum. Komodinden destek alarak yerimde doğrulduğumda telefonumun ışığı mesaj geldiği için yanıp sönüyordu. Telefonuma uzanıp ekranı açtığımda mesajın Kutay'dan geldiğini fark ederek gülümsemiştim.

GEÇMİŞİN PENÇELERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin