Buraya kitabın okunması için çekici laflar, metinler veya şiirler yazabilirim... Fakat benim tarzım değil. Dahası kitapları böyle değerlendirmek hoş değil. Bu bölümde kitap hakkında biraz bilgi vermek yeterli bence.
Konusu: Han adlı karakterin f...
Bir baş ağrısı ile kendime gelmeye başlıyorum. Gözümü açtığımda bulanık fakat dün uyandığım yerde olduğumu fark edebiliyorum. Kendime gelmeye çalışırken yanımda birinin olduğunu fark ettim. Bu dün odama gelen kız yanıma bir sandalye çekmiş ve başımda bekliyor, uyuyor desek daha doğru olur. Niye burada uyuyorsun git yatağında uyu demek isterdim ama henüz kendime gelmiş değilim. Biraz daha toparlanınca yataktan çıkıp, pencerenin önüne gideceğim. Güneş beni her zaman rahatlatıyor.
Pencerenin önüne geldiğim de güneş beni rahatlatmıyor aksine rahatsız ediyor. Ciddi bir rahatsızlık değil lakin içimde bir huzursuzluk oluşturduğu kesin. Geri pencereden uzaklaşsam iyi olur. Ne yapsam ki kitaplar da burada değil onları okumaya devam ederdim. Sahi unuttum. "Zihin hapishanesi!". Hemen halının üstüne oturup meditasyon yapmaya başladım.
"YAŞASIN!". Küreler benim etrafımda dönmeye başlamış. Zifiri siyah küreye ne oldu acaba? Neyse kimin umurunda önemli olan kürelerin etrafımda dönmesi. Sanki kürelerin renkleri koyulaşmış gibi ama... "HEY! Buda ne? Kollarımda ki tuhaf harf vari dövmelerde ne? Bide vücudumun her yerinde var! Biri üstüme yazı yazdı ise hiç hoş değil. Gerçi yazı gibi durmuyor. Dövmeler daha çok harf gibiler. Kaç tane ve neredeler bir bakayım. Sağ ve sol kolumda birer tane, 1 tane göğsümde, sağ ve sol bacaklarımda altlı üstlü ikişer tane var. Sırtımda ve yüzümde var ise göremediğimden bilemiyorum. Ama sevmediğim değil sırıtmıyor dövmeler. Neyse şimdi büyü denemek istiyorum. Gergin ve heyecanlıyım acaba ne tür büyüler yapacağım. Gidip büyü kitaplarını bulayım.
Meditasyondan çıktığım da koşar adımlar ile kapıya gidiyordum ki gözüm aynaya takıldı. Aynada gördüğüm şey ben değilim diye beynimi buna inandırmaya çalışırken aynı zamanda aynaya yaklaşmaktayım. Geçen 5-6 saniyelik incelemeden sonra ben olduğum kanısındayım. Benim gözlerim beyazın içinde siyah normal gözlerdi. Şimdiyse siyahın içinde kırmızı ve daha çok bir canavarın ki gibi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
[Resim %100 anlatmak istediğimi göstermiyor. Lakin aklınızda bir şeyler belirsin diye koydum. Biraz daha vahşi hayal edin.]
Ya dişlere ne demeli altlı üstlü köpek dişlerim uzamış ve sivrilmiş. Kurtadamınkiler gibi vahşi değil lakin kendi has bir vahşiliği olduğu kesin. Biraz daha kendimi incelerken fark ettim. Meditasyonda gördüğüm dövmeler var. Neyse ki suratımda yok bu iyi bir haber. Sırtıma baktığım da Kalp hizamda yukarıya bakan bir hilal şekli var. Dövmelerden tek tanıdık gibi duran bu. Başka değişiklikler var mı diye bakıyorum ama yok gibi ten rengim, saçım, sesim vs. aynı. Vücudumu incelerken aklıma ÇOK büyük bir problem olduğu geldi. ben böyle mi kalacağım?
Eski halime nasıl döneceğim diye düşünürken. Melezi fark ettim. Eğer uyanır ve beni böyle görürse hiç iyi olmaz. Ne yapsam dışarı çıksam bir gören olma ihtimali daha yüksek. Öldürsem? Bu bir seçenek aklımda bulunsun. Tabi son çare olarak. En iyisi onu bağlamak olduğuna karar verdim. Zaten sandalyede uyuyor, bağlamak zor olmaz. Şimdi bağlamak için neyi kullansam diye odayı araştırmaya başladım. Odada ki dolapların biri hariç hepsi boş. Onda da bana uygun erkek kıyafetleri var. Galiba Aelath akşam dönerken bana bir şeyler almış. Sonuç olarak bağlamak için bir şeyler yok. Sonra aklıma bir fikir geldi. Uyurken üstüme aldığım ince yorganı yırtarak elde edeceğim parçalar ile onu bağlamaya karar verdim.
