Haşhaş : Gelincikgiller familyasından papaver cinsinden bir bitki türü. Haşhaş, yazların sıcak geçtiği orta derecede yağış alan yerleri sever. Anavatanının Doğu Akdeniz olduğu düşünülmektedir. Hindistan ve Anadolu'da çok eskiden beri tarımı yapılmaktadır. Direk bu tarz bitkilere haşhaş demeyerek papaver ismini kullanacağım.
--------------------------------------------------------
Bizen Rhene'yi odasına çağırmıştı ve acil olduğunu söylemişti. Rhene bir binanın çatısından diğerine zıplayarak hızlı bir şekilde loca binasına varmaya çalışıyordu. Loca binasının önünde geldiğinde Batagar'ı ve güçlü gözüken bir grup büyücüyü gördü. Büyücülere dikkatli baktığında büyücülerin kıyafetlerinde Kuzey Rüzgarı birliğinin simgesi gördü. Kuzey Rüzgarı birliğinin simgesi büyük bir hortumun içinde duran asa şeklindeydi. Rhene ne olduğunu anlamak için yaklaşmak istese de gitmesi gerekiyordu. Çünkü ustası çağırmıştı ve acil demişti.
------------------------------------------
Rhene gölge moduyla ustasının odasına girdi. İçeride ustasının biriyle konuştuğunu gördü ama bu kişiyi tanımıyordu. Ustasının konuştuğu kişi Rhene'nin dikkatini çekmişti. Uzun boylu, kıvırcık ve topuz yapılmış kırmızı saçları, kemerli burunlu, dolgun dudaklı, açık yeşil gözleri olan alımlı bir kadındı. Dahası erkeklerin dikkatini çekmek amaçlı elbisesinin göğüs bölümündeki düğmeleri tam kapamamıştı. Rhene sessizce gölge modunda beklemeyi düşünürken, "Rhene, seni Leydi Betiana ile tanıştırayım. Kendisi Başdanışmanın kız kardeşidir." dedi.
Rhene gölge modundan yavaş yavaş çıkarak önce ustasını sonra Betiana'yı selamlayarak "Tanıştığımıza memnun oldum Leydi Betiana. Bendeniz Rhene" dedi.
Betiana, Rhene'yi gözleriyle iki üç defa süzdükten sonra "Bizen tam sana göre bir çırak yetiştirmişsin" dedi. Rhene teşekkür eder amaçlı hafifçe kafasını eğdi.
"Rhene seni buraya çağırma sebebim Leydi Betiana'nın kolyesini bulman. Leydi Betiana sahilde yürüken bir hırsız boynundan çalmış ve kolyesinin Leydi Betiana için manevi değeri varmış." dedi Bizen.
Leydi Betiana oturduğu yerden Rhene'ye dönerek "Kolye iç içe geçmiş 3 kalpten oluşuyor. Ortasındaki iki kalp kırmızı taşlı, som altın bir kolye" dedi.
Rhene hafifçe başını eğerek "nasıl isterseniz usta" dedi ve tekrar gölge moduna girdi.
---------------------------------------------------
Kral Köle Sever Abum'un konuşmasından etkilenip masum olduğuna inanmıştı. Zaten kesin kanıtlar olmadığı halde tutuklaması Wrapan Krallığı ile diplomatik sıkıntılara sebep verebilirdi. Fakat Kral'ın tedirgin olduğu bir durum vardı. Köle Sever Abum'un suçlama ile Kral'ın karşısına çıkıp Kral'ı ikna etmesi. Köle Sever Abum'un istemsizce bulunduğu konumu güçlendirmek olacaktı. Tabii bir de Kral'ın otoritesi zayıf gözükmesi söz konusuydu. Kral her iki tarafında zarar görmeden bu durumdan nasıl kurtaracağını düşünmekteydi.
Aelath oturduğu yerden doğrularak ve gözlerini soylulara dikerek " Köle Sever Abum bu şehre geleli ne kadar oldu? 2 yıl? 3 yıl? Biranda büyüdü bu şüphe çekici olsa da güzel yatırımlar yaparak şehrin en zengin insanlarından oldu. Kölelerine iyi davrandığı için ona lakap bile verdiler. Herhangi bir vergi problemi yaşamıyor. Daha önce hiçbir olayda ismine ya da izine rastlamadık. Böyle bir adam neden Kral'ı öldürmek istesin ki?" dedi.
Başdanışman hariç hepsi paniklemişti. Başdanışman hiç üslubunu bozmayarak "Halimil Sucnek, şehirde gözde hanlardan birinin sahibiydi. Evinde ölü bulundu. Dislav Gawes, limanda büyük bir hangarı vardı. Denizde cesedi bulundu. Renáta Kašpar, şehirde büyük bir genelevi vardı. Çalışma odasında ölü bulundu ve ölüm sebebi aşır dozda papaver almak olarak kayıtlara geçti. Kazimír Dolsae, liman kontrolünden sorumlu komutan. Evine giderken yolda öldürüldü. Bu liste uzayıp gidiyor. Nasıl bir tesadüf ise bunların tüm mal varlıkları Köle Sever Abum'a geçmiş durumda." dedi.
Köle Sever Abum sakinliğini koruyarak ve başını iyice dikleştirerek " Tüm bu insanların mal varlıklarını ailelerinden para karşılığında satın aldım. Yaptığım en ufak bir kanun ihlali yok. Dahası çoğunun ailesi bana almam için ısrar ettiler. Çünkü ben diğer zenginlerin aksine en yüksek ve adaletli fiyata satın alıyorum. İnsanlar ölür veya öldürülür. Bunun için beni mi suçluyorsunuz? Ayrıca Halimil Sucnek, görgü tanıklarının dediklerine göre o gece hanından biriyle tartışmış. Şehir Muhafız Alayına göre bir numaralı şüpheli o kişiymiş. Dislav Gawes'in hangarından papaver bitkisi çıkmış. Şehir Muhafız Alayına göre kara birliklerden birinin işiymiş. Renáta Kašpar, denen kadının belalı bir sevgilisi varmış. Şehir Muhafız Alayına göre baş şüpheli oymuş. Ben bazı aptallar gibi alacağım malın geçmişini araştırmadan almam." dedi.
Kral ve Aelath birbirlerine dönerek sessizce bir şeyler konuşurken Köle Sever Abum, Başdanışman ile göz göze gelerek pis bir sırıtma yaptı. Hemen ardından dudaklarını oynatarak "ÖLÜM" dedi. Başdanışman ve bunu gören soyluların renkleri atmıştı.
Kral, Aelath ile konuşmasını bitirdikten sonra "Köle Sever Abum, suçlamalar kanıtsız olsa da ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Bu yüzden 5 milyon altın para cezasına çarptırıldın." dedi
Köle Sever Abum tek bir kelime dahi etmeden sadece başını hafifçe eğdi. Ardından tekrar soylulara bir bakış atarak "Kral'ım isterseniz Kraliyet yemeğine bildiğim duyduğum kadarıyla diğer şehirlerden ve ülkelerden insanlar geliyormuş ve en iyi şekilde ağırlanmaları icap ediyormuş. İsterseniz onlarla yemek gününe kadar ben ilgileneyim. Hanlarımda veya malikanelerimde konaklatabilirim. Ayrıca elimin altında çok iyi aşçılarım var. Kraliyet yemeğini benim hazırlatmama ne dersiniz? Bu şekilde size karşı mahcubiyetimi gidermiş olurum" dedi.
Kral arkasına yaslanarak "Peki ama beni mahcup etme" dedi. Kral'ın memnun olduğu her halinden belliydi. Çünkü otoritesi sarsılmamıştı ve Köle Sever Abum'a önemli derecede zarar gelmemişti. Ayrıca Köle Sever Abum sayesinde gelen konukların güvenliklerinin son derece iyi olacağını düşünüyordu. Sonuçta Köle Sever Abum ile Gümüş Kartal Birliği yakın ilişkideydi ve kesin Köle Sever Abum onlardan yardım isteyecekti.
Köle Sever Abum başını eğerek "Kral'ım müsaadenizle çıkabilir miyim?"dedi.
Kral mutlu bir şekilde "Çıkabilirsin Abum" dedi. Abum kafasını tekrardan eğerek çıkıyordu ve aynı zamanda sırıtıyordu. Çünkü Kral samimi bir dille ve lakabı kullanamayarak Abum demişti. Bu Kral'ın kanının Köle Sever Abum'a ısındığının bir göstergesiydi. Bu durumu fark eden sadece Abum değildi tabi Aelath ve soyluların da dikkatini çekmişti.
------------------------------------------
Bölüm kısa olabilir 900 kelime :(. Ayrına editörlerim uyuduğu için bölümde hatalar fazla olabilir. Yarın düzeltilmiş halini yayımlarım tekrardan. Büyük ihtimalle salı günü tüm bölümlerdeki hatalarda %90 civarı düzeltilmiş olur.
İyi okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Han (1. Kitap)
FantasyBuraya kitabın okunması için çekici laflar, metinler veya şiirler yazabilirim... Fakat benim tarzım değil. Dahası kitapları böyle değerlendirmek hoş değil. Bu bölümde kitap hakkında biraz bilgi vermek yeterli bence. Konusu: Han adlı karakterin f...