Multimedya: BarışSelamünaleyküm. Hayırlı akşamlar. Ben geldim . Kararlı bir şekilde geldim hemde.
Evet , oturdum ve düşündüm. Önceki bölümlerde yazıp yapmama ile ilgili tereddütle düştüğümü söylemiştim. Sakin kafa ile düşündüm . 'Yazmaya devam et' diyenler oldu. Onlara çok teşükkür ederim. Açıkçası önceden de belirtmiştim okunma,oy,yorum beni etkiliyor diye. Yalan olmasın , bunu inkar edemem . Gerçekten etkiliyor ama işler ne kadar olumsuz olursa olsun. Okuyup beğenen ve gerçekten bölüm isteyen okuyucularım var (Aramızda kalsın sizi çok seviyorum;)). O yüzden yazacağım!!!
Hatta ; haftalarca yazmamayı da bir kenara attım , Rabbim izin verdikçe her cumartesi bölüm paylaşağım.
Geçelim yeni bölüme.... Hecanlandınız mı? Ben çok heyecanlıyım. Beğenirsiniz inşallah.
*************
Ailenin kalbinin sofrada attığı bir aileyi, kurmak istemezdi gönül. Dizdize oturup ailecek kurduğunuz halkanın reisi "Estağfurullah " demesi ile kabinizin coştuğu bir ailenin kalbinin, hatmede atmasını ister gönül.
Gönül ister ki ; sevdiklerinle birlikte , tövbelerine gözünle şahit olduğun , sevdiklerinin ellerindeki taşlardan gelen tıkırtıları her gece işittiğin bir ailen olsun.
Amine de çok istemişti yuva kuracağı adamın , akşam bulaşıkları yıkarken gelip elinden tutup " Hadi hanım , kalbimiz coşmak ister" diyip hatme yaptırmak üzere Âmine'yi götürmesini.
Barış...
Dualarında unutmadığı adam... Islah olmasını o kadar çok istiyorduki...
Korkuyordu genç kız ... Barışı daha tanımıyordu ki. Hem daha okulu vardı. Ailesi bunu duyunca ne tepki verirdi ?
Barış'ın doğru yolu bulmasında en ufak bir yardımı olsa çok mutlu olurdu fakat "Ya vazgeçerse ?" diye düşünmeden de edemiyordu.
Yatsı namazını kıldıktan sonra oturduğu koldukta yaklaşık yarım saattir bunu düşünüyordu Amine.
'Birini sevip , sevgisini kimseye söylemeden vefat eden biri şehit sevabı alırmış' . Âmine bunun için can kardeşi Muntaha'ya bile anlatmamıştı Barış'ı. Ama artık çıkış yolu bulamıyordu ve bunu kardeşinden başkasına danışamazdı. 'Hem artık iş ciddiye bindi gibi ' diye düşündü, tabi birde istişare etmenin sünnet olduğunu düşününce hemen telefonunu eline alıp ezbere bildiği numarayı yazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEYTİNDALI
SpiritualNe nane ne karanfil , vicdan kokmalı insanın nefesi... Yüreği kavrulana dek sevmeli, Sevmeli ki bağıra çağıra haykıran vicdanını dinlemeli.Sevmeli ki evren merhamet duygusu ile yoğrulmalı ,dünya barışa bulanmalı... Umuttur; Birgün bir Zeytindalı uza...