54. Devrimlerin Adamı

2.4K 180 56
                                    

ayseyildiz2000
SalihaYigit
İthaf edilmiştir

                        ❤❤❤

Acıdan kemiklerin erir sanarsın... Aldığın nefes bile acı kokar bazen . Kendine kızarsın, çevrene kızarsın, kıza kıza soluğun kesilir ama sonra birşey olur , herşey ters köşe olur da mutlu olursun ... Çektiğin onca acıya şükredersin.

Çektiğim onca acıya şükretme sebebimdi ,Barış. Bir gülüşü , tek şükrü Allaha şükürler etme sebebimdi.

O benim , ben onun şükür sebebiydim.

Beni gözünden bile sakınıyormuş bazen ,öyle mi?

"İnsan niye gözünden sakınır ki ...? Yanındayken, nefes alışını duyuyorken doya doya bakmalı bence" dedi Aslı . İçimizdeki kora bir odunu da Aslı attı.

Umut'u göremiyordu, sesini duyamıyordu, nefes almayışı içini yakıyordu... Bu nasıl acı Allahım...

"Nazarım değer diye korkuyorum bazen " dedi Barış.Ortamdaki şu acı kokan havayı değiştirmekmiş gibiydi niyeti. Öyle miydi?

Ne demişti o?

"Vaaaayyyyyy" dedi Aslı. Gözlerim Aslıyı bulduğunda

"Hı? Ne ?" dedim. Ne dediğini anlamamış gibi. Anlamıştım aslında ama aklım şoka gitmişti.

Barış havalı bir dönüş yapıp mutfağa yürürken konuştu..

"Utanınca salaklaşıyor" sırıttığını sesinden anladım.

Gözlerimi kısıp ona baktım. Ama ne fayda sırtı dönük yürüyordu.

"Hiçte bile. Sadece hasta o !" dedi Aslı . Aslında benim tarafımı tutmuyordu sadece o da  süt ağabeyi gibi benimle kafa buluyordu.

Mutfağa gidip masaya oturdum direk. Barışta masaya oturup Aslıya, servis yapmasını söyledi ve masadaki sürahiden üç bardağa ayran doldurdu. Birini Aslı'nın oturcağı tarafa koydu. Susamış olmanın verdiği ihtiyaçla ayranı önüme koymasını beklerken o bir bardağı alıp iki eliyle bardağı sardı. Diğeri ise öylece önünde duruyordu.

Az önceki olaydan sonra konuşamamanın verdiği çaresizlikle susup bekledim. Bir ara aklına gelince önüme indirirdi nede olsa.

Aslı tabağımıza makarnayı doldurup indirdi sonra o da masada  yerini aldı . Biz çatallara sarılırken Barış hâlâ bardağı avuçlamıştı.

Aslı yemeye başlamıştı ben ve Barış Barışın elindeki bardağa bakıyorduk. Sonra kaşlarımı çarıp Barışa baktım. Aslıya  göz atıp elindeki bardağı yavaşça dikkat çekmeden önüme indirdi.

Ben şaşırıp kalırken hafif tebessüm edip göz kırptı. Hasta olduğum için soğuk ayranı elinde ısıtıp öyle vermişti. Bu kadar ince düşünceli olması beni deli gibi mutlu ediyordu. Aslının diline düşürmemeye çalışması da çabası.

       *************************

  Yemeği yedikten sonra Aslı bana okulda işlenilen derslerle ilgili bilgi verdikten sonra çay içmiştik.

Artık iyi olduğum için evime gitmem gerektiğini bildiğimden  Barışa laf arası eve gitmem gerektiğini söyledim. Barışın duraksadığını farketmiştim. Daha sonra yarın okul için  gelip kendisi alacağını söylmişti beni,   ama reddetmiştim. Okuldaki dedikodu takımına laf vermek istemiyordum.

ZEYTİNDALI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin