Esselamü aleyküm canım okurlar.Geç oldu ama olsundu . Bölüm bölümdür;)
Şimdiii... Bildiğiniz üzere bölümler sınavdan dolayı böyle geç oldu ki ben hiç paylaşamayacağımı söylesemde paylaşmıştım. Bana kızmayın o yüzden :)
Sınavda çok çok dua bekliyorum lütfen avucunuzu açtığınızda beni unutmayın. İyi okumalar
Saygı ve sevgilerimle...❤
Aminenin Kaleminden
Vermesi gereken nefesi içinde bulamaz ya insan... İşte öyle bir hal.
Ruhun derinliklerine atılan her bir düğüme ,açmak için uzandığımda yüksek akıma uğramış gibi titredi ruhum.
Ne yapacağımı, rahatsız olup olmayacağımı bile düşünmeden sınıf ortasında sarılmıştı. Ben... Ben neyime güvenerek gelmiştim ki bir daha. Ona karşı koyacak gücüm zaten yokken birde içimde beni alaşağı eden duygularla nasıl onunla baş edebiceğimi düşünmüştüm?
Sinirim , kırgınlığım , algınlığım hepsi onun tek bir sözü, tek bir harakati ile balık hafızasına dönüşüyordu. Neye kızdığımı bile düşünüyordum.
İkimizin arasında duran elim kalbimin tam üstündeydi. Öyle şiddetli yumruklar geçiriyordu ki göğüs kafesime kalbim , elim arada kaldığı için şükrediyordum. Kalbimin nasıl attığını fark etmemeliydi.
Ben ve iradem söz konusu bu adam olunca hele ki birde onu böyle dağınık görünce yok oluyorduk.
"Kabul etmiş..." dedi
Günler sonra ilk defa sesinin kulağımı eşelemesiyle içime bir parça yağmur yağdı sanki. Kim, neyi kabul etmiş bilmiyordum bile.
Gözlerimi indirdiğim beyaz gömleğinin siyah karesindeki çizgiden aldım. Nereye bakacağımı bilemeden savurduğum bakışım Barışın arkasından bize şaşırarak bakan bir kaç tane kıza döndürdüm. Aslının kocaman açılan gözlerini gördüm.
Sonra herşey bir bir aklıma düştü. Ben... Kırgınlığım... Mahvolmuşluğum .
Barış... Saygısızlığı ve o kıza dokunuşu...Ansızın onu son gücümle ittim.
Benim bir onurum vardı. Bana böyle her isteğini yapamazdı . Benle o hiç bir şeyken bile ağabeyime sarıldığımda yanlış anlamış ve demediğini bırakmamıştı. Ama Şimdi ben ona karışamazdım , ona bu konu hakkında tek birşey bile söyleyemezdi ki.
Bir iki adım geri gitti . Kolları zaten sarıldığı bedenimi çoktan bırakmıştı.
"Ne yapıyorsun?" diye kaşlarımı çatarak çıkıştım.
Kaşları çatıldı önce. Onu itmemi beklemiyor olmalıydı. Gururuna dokunmuş olmalıydı.
Gözlerini aniden etrafta bizi izleyenlere çevirip öyle ters baktı ki , kimisi sınıfı terk etti kimisi ise ışık hızıyla önüne dönmüştü. Şuan bizi izlemeye cesaret eden tek kişi Aslıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEYTİNDALI
SpiritualNe nane ne karanfil , vicdan kokmalı insanın nefesi... Yüreği kavrulana dek sevmeli, Sevmeli ki bağıra çağıra haykıran vicdanını dinlemeli.Sevmeli ki evren merhamet duygusu ile yoğrulmalı ,dünya barışa bulanmalı... Umuttur; Birgün bir Zeytindalı uza...