55. Bir Umut...

2.2K 193 51
                                    


dinimiz_islam 'a ithaf edilmiştir💞


*********"**********************

Çölde kavrulan kuma tohum diksen çiçek açar mıydı ?
Acıyı içine gömsen çiçeği umut olur muydu?
Peki kabul olmayacak duaya 'amin ' demek miydi bu?
Kabul olunmayacak dua...?
Bu tezleri çürütmeye sadece 'Allah Kerim ' yeterdi.

Ben ona dua ettikçe içimdeki umut filizlenmişti ben Allah' a inanarak her gün o filizi sulamıştım.

Ne de güzel yakışırdı o kıvırcık saçlarına takke...

Ne de güzel olurdu ellerine beş vakit dua.

Hayranı olduğum , kulağıma gelince heyecandan titrediğim sesi , ne de güzel okurdu ezanı...

Yanağımdaki yerini hala koruyan , sıcacık yaşa tebessümüm eşlik etti. Tamam, onu üzmüştüm belki ama bu hayal beni çok mutlu etmişti. Buda koskoca bir gerçekti .

Gitti... Gidişini izledim tebessümümle... Gidişine gülümsedim emindim Rabbim bana onu öyle güzel getirecekti ki gidişini sevdim. Gelişine umut ektim.

Soğuk havayı ciğerlerime çeke çeke sınıfıma yürüdüm.

*********************

Teorik dersleri sevmediğimden dersin bitmesini iple çekiyordum. Hoca dersi bitirdiğini belirtince yerimden kalkıp dışarı atıldım. Kantine inecektim. Aslı beni fark etmeden hemen çıktım sınıftan . Barışı görmek istiyordum. Bana neden kızıyordu ki... Kendimi çok kötü hissediyordum o bana böyle yapınca .

Ellerimi cebime koyup yürüdüm. Hızlı hızlı kantine inip kendime kahve aldım. Kahvemi yavaş yavaş içmeme rağmen ne Barış ne de Fatihi görmedim.

En son gelmeyeceğini anlayınca kalkıp sınıfıma gitmeye karar verdim.

Uzun koridoru geçip sınıfa girecekken Barış ile Fatihi uzaktan gördüm. İkisi koridorda ayakta durmuştu. İkisinin de moralinin olmadığını o kadar uzaktan anlamıştım.

Durup uzun süre bakamadığım için sınıfıma girdim.

Aslının başını sıraya indirip uyuduğunu görünce bende yanına oturup başımı sırtına yasladım ve gözlerimi kapadım.

*************************"**

Tüm derslerime bitirmiş ve tüm gün Barış'ı koridorda gördükten sonra görmemiştim. Eşyalarımı toplayıp çantama yerleştirdim. Çantamı konuma takıp çizim çantamı da elime aldım ve Aslıyla birlikte sınıftan çıktık.

Okuldan çıkana kadar sürekli etrafıma baktım fakat Barış ' ı yine göremedim. Sürekli birini aramak ne zor işmiş ...

Okul binasından çıkar çıkmaz soğuk havanın etkisiyle boşta duran elini cebime yerleştirdim. Aslı yürüdüğümüz mesafe bıyunca sürekli telefondan mesaj yazıyordu. O otoparka doğru gitmeye başlayınca "Görüşürüz " dedim. Aniden dönüp bana baktı .

"Hayır canım ne görüşmesi ". Dedi ben ne dediğini anlamazken.
" ...Yanı demek istediğim bu soğukta otobüsle gidemezsin . Ben seni bırakırım " dedi.

"Yok ya zahmet etme " dedim gülümseyerek.

"Ne zahmeti canım. Yanbancıymışım gibi davranma bana lütfen " dedi sesi sona doğru üzgün çıkmıştı. Onunla aramız açılmıştı evet. Bugün başımı sırtına indirip uyuduğumda ona eziyet etmş olsamda mutlu olmuştu.

ZEYTİNDALI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin