Dudaklarımız birbirinden ayrıldıktan sonra başımı avuçlarının içine alarak başımı başına dayamıştı ömer. Sımsıkı sarılmıştı bana. Hani sevgiden kemiklerin kırılır derler eh işte aynı öyle. Sen özlemedin diye sorarsanız ömer'in aşkından kurumuş kalmıştım. Çok özlemiştim. ''Çok özledim sizi'' deyip eğilip ilk karnımı sonra da yanaklarımı öpmüştü. İyi ki. İyi ki. Ayaz ile nihan da onlar da olmuştu artık. Nihan ile konuştum ve bu aralarında ki sorunun bitmesi gerektiğini ayazdan kurtulamayacağını sevmek için denemesini istemiştim oda hemen kabul etti. Eşek işte onun da gönlü vardı. Hep inat yüzünden oluyor ya bunlar keçi keçi. Keçilere geldik!
''Hadi gel içeri girelim üşütme hem kendini hem de bebeğğimizi'' diyerek beni kendine sararak içeri girmiştik. Ayaz da saf çocuğum nihanı mustafa ile karşısında görünce şaşırmıştı. Beklemiyordu ki. Nihan çocuğun ümitlerini nasıl kırdıysa artık. Nihan gidip ayaza sarıldığında ayaz da anlamıştı aralarında ki buzun eridiğini. Bu duruma en çok mustafa sevinmişti. Öz annesi değildi mustafanın nihan ama öz annesi gibi seviyordu mustafayı. Güzel bir aile olacaklardı çok güzel.
Nihan gerçeği öğrense bir dakika bile durmaz çeker gider o yüzden ayazın kurduğu düzeni ben nihana söyleyerek bozmayacaktım. Varsın mustafanın öz babası ayaz olduğunu bilmesin. Böyle mutlu olsunlar. Belki ilerde öğrenir bana çok kızacak ama onun mutluluğu için bu.
Ömer'e şöyle bir baktım. Hatta uzun uzun baktım. 3 gün olmuştu onu görmeyeli saç ve sakalları birbirine girmişti. Ne kadar üzgün olduğu buradan bile anlaşılabiliyordu. Beni özlediği o kadar çok belliydi ki.. Bende çok özledim o ayrı bir konu tabii. L koltukta beraber oturuyorduk ki birden ayağa kalktım ve ellerinden tutup kaldırmaya çalıştım. ''Hadi kalk üstünü başını düzeltelim çok kötü olmuşsun'' dedim göz kırparak.
Ömer gözleriyle ne oldu diye bana bakıyordu anlamamıştı tabii. Ben de daha önce böyle bir şey yapmıyordum tabii. Ayaz ise nihanın bacağına yatmış uyuyordu. Nihan saçlarıyla oynuyordu ayazın tabi bizim kuzuda bu narin ilgilenmeye karşı uyumuş. Nihana bakarak ''mustafa nerede?'' diye sordum. ''Zehra hanım yatırdı mustafayı uyuyor şimdi'' deyince ''ee o zaman al sende ayazı çıkın odanıza adamın üstü başı değişsin'' dedikten sonra göz kırptım. Ömer anlamamıştı ama nihan anlamıştı. Gözleriyle ''aa defne çok ayıp'' diyordu. Kıkırdadım.
Yavaşça kalkan nihan ayazı dürtüp uyanmasını sağlamaya çalışıyordu. ''ayaz hadi kalk hadi odaya çıkıyoruz'' diyerek zorla kaldırmıştı ayazı. Onlar yavaş yavaş odalarına çıkarken ömer beni kendine çekmişti. Ay bu adam çok rahat daha nihanlar gitmemişlerdi bile tam.
''Ay ömer daha gitm'' lafımı tamamlayamadan dudaklarıma yapışmıştı ömer. Şuan bulutların üzerinde gibiydim. Üç gün görmemiştim ama üç asır gibi gelip dudaklarına hasret kalmış gibiydim. Dudaklarımızı birleştirdi ama öpmüyordu. Öylece duruyor beni hissediyordu ve bu benim çok hoşuma gidiyordu. Öpmesinden değil de bundan çok etkileniyordum. Beni hem deli gibi istiyordu hem de kendine engel olup sadece beni, sevgisini dile getiriyordu. İşte bu adam benim. Benim aşkım..
Burunlarımızı birbirine değdirerek ''Çok fenasın sen'' diyerek sakallarını seviyordum. Ömer de sevdiğim bir başka şey ise sakalları idi. Tabii bir ben değil saçlarımda çok seviyordu sakallarını. Saçlarımın bir tutamı illa hep sakallarında idi. Buda aramızdaki kinetik çekimin göstergesiydi. Çok seviyordum çok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT MAFYA AŞIK OLURSA
General FictionBir mafyanın zengin bir ailenin tek kızlarına aşık olması. O günden sonra hiç kimsenin hayatı eskisi gibi olmayışı