Ben geldim.. Keyifli okumalar. 💜😘
&
Ömer istanbul'da son suçunu işleyip Ali'nin de yetkileri eline alıp ailesiyle huzurlu bir ortam kurmak için baba evine dönme kararı almıştı. Bunu da hemen uygulamıştı. Kayınpederini öldürenlerden intikamını en ağır bir şekilde intikamını almıştı fakat o iş yarım kalmıştı. Bugün müdür karşısına dik ve cesaretle çıkabiliyorsa ömer'i kuyruğundan yakalamış oluyordu.
Müdür sakince ömer'in yanına yaklaşıp "seninle yarım kalmış bir hesabımız var biliyorsun değil mi?" cüretkar bir şekilde ömer'in mahallesinde hareket yapıyordu. Tespihini çekerek "benim sizinle ne işim olur müdürüm. Ben bi iş adamıyum" bıyık altı sırıttı. Müdür gözlerini kırpıp "bana bak iplikçi o bıyık altı sırıtmanı varya..! " lafını tamamlayamadan abiler öksürmeye başladılar. "Baba benim sakallar uzadı, kaşınıyor keseyim mi? " diye sordu berber şükrü. Ömer elini havaya kaldırıp "sana uzun sakal yakışıyor kesme dursun" ifadesinde bulunduğunda müdür cengiz; "ben bu imalı tehtitleri yemem atarım içeri" ifdesinde bulundu sinirle.
Gayet sakin bir ses tonu ile "bizde tehtit yooook. Daha doğrusu tehtit benim lügatımda yok. Ben gerçekçi bir adamım. Söylemem uygularum" dedi ömer.
Müdür Tahsin ellerini cebine sokup, "Bakıyorum da keyfin yerinde, hayatını düzene sokmuşsun. Eee birde ikinci kez erkek babası olmuşsun, üçüncüde yoldaymış." ömere hafifçe yaklaşıp gözlerini kısarak "ben senin yerinde olsam çok dikkat ederdim. Mazallah" imalı bir bakış atıp kendini geri çekiyordu ki ömer birden üstüne yürüdü. Müdürün üstüne yürümesiyle silahlar çekildi. Adamlar sırt sırta vermiş ömerden tek bir hareket bekliyordu.
Sakallarını kaşıyıp ''Sen şuan benim karşıma geçip bana meydan okuyabiliyorsun benim sana verdiğim sınır sayesinde bunu yapabiliyorsun." bıyık altı sırıtıp "senden önce kim vardı? Kimin yerine geldin?" sorusunu sordu aynı imayla.
Tahsin müdür; "Yusuf..'' gözlerini kapatıp derin bir nefes çekti. "Yusuf şehit oldu. Kendini etrafa baba diye tanıtan bir soytarı tarafından. Ben onun kanını yerde bırakmayacağım. Atacağım içeri!" diye sesini yükseltti.
Soytarı kelimesinden sonra mahallenin abileri iyice gerilmişti. Tahsin müdür bu gerilmeleri görmesine rağmen devam etti. "Yusuf şehit oldu ama mezarı boş! Naaşını bulamadık.'' elini ağzına götürüp bulanan midesini bastırmaya çalıştı.
Ömer cüretkar bir sea tonu ile '' madem naaşı yok nasıl eminsin ölsüğüne, tahsin müdür?" bıyık altı sırıtışını yapmayı ihmal etmemişti.
Gözlerini kısıp işaret parmağını ömer'in gözüne gözüne sokup "senden sonra çok araştırdık. Her yerden DNA aldık. Yusuf'un kıyafeti çimento arabasından çıktı en son. Yanmış çimento arabasından. Diri diri karmışlar. Diri diri. Ama bunu yapan soytarı bedelini" lafını tamamlayamadan ömer sert ama bir o kadar da keskin konuştu.
"Ellerin ince, güzel. Eee işte bir gün varız bir gün yokuz. Bir gün kalkmışız parmağımız yok. Gitmiş. Tabi ellerini seviyorsan" lafını gözleri ile tamamladı ömer.
"Buraya seninle işimiz bitmedi. Ensendeyim. Alacağım. Demeye geldim. Yine geleceğim" lafını tamamlayıp arkasını dönüp gidecekken ömer "Kayınçom evleniyor ilk görüşte aşk. Oğluna söyle elinde ki kıza sahip çıkamıyorsa kayınçom ona ders versin" göz kırpıp çarpık gülüşünü sergiledi. Tahsin müdür hırsla geri dönüp " o kızı sizin aileye kurban etmeyeceğim!" dedi. "Ben herşeyi bilirim müdür. Ona göre" dedikten sonra küfür ederek adamlarını da alıp mahalleyi usulca terk etti.
Ömer, ibrahim'in büyük oğluna dönüp '' koç gel yanıma seninle biraz konuşalım" deyip elini omuzuna atıp biraz yürümeye başladılar. Biraz yürüdükten sonra deliyi gördü. Mahallenin bir de delisi vardı. Atıcıydı lakabı Osmanın. Aslında çok akıllı bir delikanlıydı osman. Zamanında bir kız sevdi. Parası yok diye babası kızı osman'a vermedi. Zalim bir adama sattı, kızının rızası olmamasına rağmen. Kız en fazla bir ay dayanabildi aşk acısına. Çekti vurdu kendini. Atıcı sevdiği kız intihar etti diye kimse ile konuşmadı. Aylarca dağda yaşadı. Bir kız kardeşi var. Oda babasından kalan iki oda bir salonlu yerde yaşıyordu. Bu hayatta sadece abisi osman vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT MAFYA AŞIK OLURSA
General FictionBir mafyanın zengin bir ailenin tek kızlarına aşık olması. O günden sonra hiç kimsenin hayatı eskisi gibi olmayışı