Kaan o kadar duygusal bir çocuk ki bana bakın hepiniz biliyorsunuz ki bu çocuk yarım büyüdü ona herkes çok iyi davranacak ki" deyip ömere bakıp "bu senin öz ve öz oğlun! Senin oğlunla vakit geçirmen gerek" dediğimde ayaza dönerek "amcası olarak sana da çok iş düşüyor! " dediğimde nihan "ben oğluşumla kaanı yan yana getirip oyunlar oynamasını kendisini bu ailen hissedetmesi için elinden ne geliyorsa yapacağım" dediğinde "işte bu sende bir anasın anlarsın" dediğimde ayaz ve ömer tavanlara bakmaya başlamıştı. Nihan bunu fark ettiğinde "bu öküzler anca yapmayı bilsin biz bakmayı!" dediğinde nihanın koluna girerek "ağzına sağlık nihan ağzına! " diyerek oradan ayrılmıştık. Tabi ömer ve ayazda peşimizden gözlerini devirerek gelmeye başlamışlardı.
Odaya girdiğimde ömer'in emri vaki ile iş veya oğluyla ilgilenmeyeceğini bildiğim için kendi yöntemlerimle halletmeye çalışmalıydım. Ömerin yanına yaklaşıp "ömer kaan ile cidden ilgilenmeliyiz" dediğimde ömer'in çatık olan kaşları inmiş benim temasım ile yumuşacık olmuştu.
Bakışları yavru bir köpek gibi bakarken "sen ilgilen işte defne ben ne yapabilirim ki? " dediğinde sinirlendim ama aşırı tepki vermeyerek ellerimi boynuna sararak burnumu uzamış olan sakallarında gezdirdiğimde ömere şöyle bir baktığımda kendinden geçmiş gözleri kapalı idi.
"Sen onun babasısın ömer. Tamam bir düşün kızımıza da mı böyle davranacaksın? " diye sorduğumda kafası hayır anlamında sallayıp kokumu içine çekerken "kızımızın oluşumundan bu yana hep yanımdaydı defne.. Ben kızımızı hep hissettim ki ayrıca ben istedim" diyerek elini karnıma koyduğunda "ben hep senden bir çocuğum olsun istedim biliyorsun tamam benden kaan ama sen doğurmadın ki? Ben kızımızı hep senin karnını okşayarak sevdim ama onu hiç sevmedim ki sende anla beni lüften" dediğinde ilk defa karşılıklı konuşmuştuk.
Ömer'in hislerini anlıyordum ama kaan. Kaanın bir babaya ihtiyacı vardı. Ben ona anne olmuştum ama babası onunla daha konuşmamıştı bile. Kendimi ömere bastırırken ömer ağzından ufak bir inilti kaçırdığında bana karşı koyamadığını hala tek zaafı olduğumu bilmek hoşuma gidiyordu.
Bizim oğlumuz olduğunu düşünsen? " dediğimde gözlerini açıp bana kara gözlerinin koyulaştığını gördüğümde sert olduğunu da hissetmiştim. "Beni tek hareketinle yola getiriyorsun farkın da mısın? " diye sorduğunda ellerimi ömerin ensesine götürerek "bana deliler gibi aşıksın çünkü" dediğimde sesli bir kahkaha atmıştım. Ömer beni kendine çektiğinde kızımıza da dikkat ederek "deliler az kalır ölümüne aşığım sana" dediğinde dudaklarıma kapanmıştı.
Aç bir hayvan gibi öpüyordu. Her öpüşü her dokunuşu beni yakarken kendide kül oluyordu. Kendimi geri çektiğimde "oğlumuza babalık yapacak mısın?" diye sorduğumda diliyle dudaklarınu ıslattığında "bir şart ile" deyip gözlerimin en derinine bakıyordu. Meraklı gözlerle ömere bakıp kuruyan dudaklarımı dilimle ıslattığımda "neymiş o" diyerek kulağına fısıldamıştım.
"Bana bir erkek çocuk vereceksin" dediğinde gözlerimi devirip "bir oğlun bar zaten ömer? " dediğimde ömer kafasını sağa sola doğru sallayıp "evet bir oğlum var ama seninle aşk ile yaptığım zevkin en doruklarına çıkarak yaptığım bir erkek çocuğum yok.. Kızımın yanına bir erkek istiyorum" dediğinde ömer'in bu tutkusu bana olan zaafı beni deli ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT MAFYA AŞIK OLURSA
General FictionBir mafyanın zengin bir ailenin tek kızlarına aşık olması. O günden sonra hiç kimsenin hayatı eskisi gibi olmayışı