YY-6. Bölüm

656 27 26
                                    

Multimedia'daki şarkıyı yine unutmamanızı rica ediyorum. Bölüm şarkısı SHINee üyesi olan TaeMin'nin 'Immortal Song' adlı programda seslendirdiği 'At Least Once'. Çok hoş bir şarkıdır.

ChoJin Hyung’un odama dalışını duyuyorum. Kapının o şiddetli açılışı ve gürültüyle çarpışı beynimin içinde bir konser alanı kuruluyormuş hissine neden oluyor. Beynimdeki konsere küfürler sıralayarak yanan gözlerimi zor da olsa aralayabiliyorum. Ve ChoJin Hyung’un sesinin tonunu akşamdan kalma birine uygun bulmayan beynim, konserine ara vermeye niyetli olmayınca birkaç küfür daha sıralayıp yavaşça doğruluyorum.

“Hala yataktan kalkamadın mı, JaeMin-ssi? Başkan Kim, beni arayıp seni hemen odasına getirmemi söylemişti. Hadi hemen hazırlanman gerekiyor. Dün gece fazla içtiğin için gelmeyi unutabileceğinden seni almam için beni aradı sabah.”

Başkan Kim… Dün gece… MiRae’m… Yüzümde anlamsız bir sırıtma oluşuyor. Yatağımda oturmuş dün geceyi ve MiRae-ssi’yi düşünmeye dalmış buluyorum kendimi.

Ardından Başkan Kim’i görmeye gitmem gerektiğini hatırlıyorum. Doğru ya, bugün önce azarlanacak ardından da hükmün verilmesini bekleyen bir mahkum gibi hakkımdaki kararlarını vermelerini bekleyecektim. Aşkımı onaylamayacaklardı elbet. Kalbimin o onaya gerçekten ihtiyacı olduğunu mu sanıyorlar? Ne kadar yasak olsa da kalbim onu sayıklamaya devam edecek, yalnızca daha dikkatli olup dile getirmeyeceğim o kadar.

Hızla yatağımdan kalkıyorum. Hızlı hareketim beynimdeki konseri bir kez daha hatırlatıyor bana. Sendeliyorum. Bu konseri bir an önce sona erdirmek için hazırlanmadan önce mutfağa uğrasam iyi olacağını düşünüp yavaşça alt kata inip mutfağa doğru yol alıyorum. MinHwa Hyung hala uyanmamış gibi görünüyor. KyuSoon Hyung ve JinSang Hyung salonda konuşuyorlar. Mutfağa giderken JinSang Hyung’un söylediğini duyuyorum.

“Dün gece sanırım ben de biraz fazla içmişim. Çok garip bir rüya gördüm. Ama sanki rüya gibi de değildi. MiRae-ssi çok garip şeyler söylüyordu.”

MiRae-ssi… Onun adını duyduğum için muhtemelen söylediklerine dikkat etmiştim. Rüyasında MiRae’mi gördüğü için de biraz kıskanıyorum.

MiRae-ssi’yi beynimde susmak bilmeyen konserin el verdiğince yoğun bir şekilde düşünüyorum. Bir hafta içerisinde onu bulmam gerekiyor bu oyun için. Ama benim için oyun çok da önemli değil. Onu bulduğum sürece ne zaman ve ya nasıl olduğunu umursamam bile.

Mutfağa girdiğimde Shin Hyung’la karşılaşıyorum. Beni görünce hemen ağrı kesici ve bir bardak su hazırlıyor. Her zamanki Shin Hyung…

Odama dönüp hazırlanmaya başlıyorum. Yavaş da olsa beynimdeki konser sana eriyor. Bizim verdiğimiz konserlerin bile bu kadar uzun süremeyeceğini düşünüyorum ama aslında çok az zaman geçtiğini biliyorum. Yine de ağrı, geçen zamanı daha uzunmuş gibi hissetmeme neden oluyor.

Çok hızlı bir hazırlanmanın ardından ChoJin Hyung’la birlikte dışarı çıkıp minivana biniyoruz. O arabayı kullanıyor ben sessizce hakkımda verilecek kararı düşünüyorum. Şirkete yaklaştıkça başka bir şey düşünmem yasakmış gibi yalnızca bunu düşünür hale geliyorum. Beynimde bir sorun olmalı… MiRae-ssi yanımdayken yalnızca onu düşünebilen ben şimdi yalnızca işimi düşünebiliyorum.

Minivan arka kapıya yakın bir ara sokağa park ediliyor. Şapkamı biraz daha indiriyorum. Ana girişin önündeki kalabalık gazeteci topluluğunu gördükten sonra arka kapıdan giriyor olsak bile tedbirli olmam gerektiğini biliyorum.

İçeriye girdikten sonra ChoJin Hyung’la birlikte çalışanların kullandığı asansöre yöneliyoruz ve Yukarıya çıkmaya başlıyoruz. Başkan Kim tarafından azarlanmama çok az kaldığının bilinciyle telefonumun sesini kısıyorum. O beni azarlarken bir de telefonum çalarsa deliye döner.

Yarın Yok! (내일이 없어!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin