0.5

13.2K 1K 586
                                    

Ömer elindeki kumaş torbanın içine seçtiği şeyleri atarken peşine takılan görevliye aldırmamaya çalışıyordu. Pijamaların önüne geldiğinde eli ilk kısa kollu, ama uzun paçalı ince yazlıklara gitti. Ardından insafa gelirmiş gibi mor, dizin dört parmak üstünde, üzeri beyaz çiçeklerle kaplı entariyi aldı. Bir sorun çıkmazdı herhalde, kolları da kalın askılıydı. Göğüs dekoltesi de yoktu hem. Göğüslerini tamamen kapatıyordu en azından.

"Bir de şuna bakmaz mıydınız, yeni sezon ürünümüz, dantel işlemeleri elle yapılmıştır.."

"Yok kalsın." Dedi Ömer yapmacık bir gülümsemeyle. Bir pijama şimdilik yetrdi, kış geldiğinde kalın bir şeyler de alırdı, çözülürdü işte.

"Ne kaldı şimdi?" dedi sepetine bakarken.

"Dış kıyafet olarak pantolon aldınız mı? Kapri ya da şort da bakabilirsiniz."

"Kapri alayım ben." Dedi Ömer görevlinin ilk defa işe yaramasına sevinerek. Çorap, şapka, 4 tane tişört, 1 etek, 1 yazlık elbise, 1 normal uzun elbise, 1 pantolon, 2 bluz, 1 dışarılık kapri, bir ev kaprisi, 6 tane iç çamaşır, 1 bornoz, 2 küçük havlu, diş fırçası, tarak almıştı. Unuttuğu bir şey varsa sonradan halledebilirlerdi nasılsa. Ama bu kız nerede kalmıştı ki... Daha ayakkabı deneyeceklerdi.

"Ömer!" sesiyle arkasını döndü Ömer. Defne neşeli bir şekilde Ömer'e koşarken Ömer elindekini yere bırakmış şaşkınca kıza bakıyordu.

"Ohhh buradasın!" diye birden sarıldı Defne. Ömer şaşkın bir şekilde dudaklarını araladı, ama geri kapatıp kollarını ürkekçe kızın sırtına koydu. Onları izleyen mağaza görevlileri sinirini bozuyordu.

"Tabii ki gitmedim Defne, Defne hadi bırak beni." Dedi kızın kollarını nazikçe çekmeye çalışırken. Geri çekildiklerinde kızın önü açık hırkasına baktı. Tişörtün transpanlığı sutyen mucizesi sayesinde giderilmişti çok şükür.

"3 parça seçtik, dediğiniz gibi sade ve rahatlar Ömer Bey. Hatta bir tanesi Defne hanımın üzerinde."

"İyi iyi." Dedi Ömer kadının elindeki sutyenleri torbaya sıkıştırırken.

"Hiç de rahat değil." Diye pis pis kadına baktı Defne. Yüzü buruşmuştu, rahatsızca üzerini çekiştirdi.

"Biz hallederiz gerisini." Dedi Ömer kadına doğru. Kadın uzaklaşırken Defne'ye doğru eğildi.

"Şu çekiştirme işini en azından dışarıda yapma çok. Çocuk değilsin sen, yetişkin bir kadınsın."

"Periyim ben!" dedi şaşkın şaşkın Defne. Ömer gözlerini büyütüp telaşla elini kızın ağzına kapadı,

"Megafon vereyim bir de eline! Afiş bastırıp şehrin girişine asalım perili kasabaya hoş geldiniz diye! Şşşt yani!"

Defne başını hızlı hızlı salladığında Ömer kendi elini temkinli bir şekilde kızın dudaklarından çekmişti.

"Şimdi ayakkabı bakacağız. Bir sandalet, bir spor ayakkabı, bir de kumaş bir şey alalım."

"Senin paran çok mu?" dedi Defne merakla. Ömer ayakkabı kısmına yürürken başını yana çevirip Defneye baktı.

"Para falan öğrenmişsin hemen bakıyorum."

"Alışveriş öyle yapılıyormuş. Biz takas yaparız. Yani genel olarak... Filmlerde de görmüştüm."

"Biz takası milattan önce 7.yüzyılda bıraktık. Lidyalı abilerimiz yapmış bir eşşeklik."

"Aaa eşşek mi! Ben çok severim eşşekleri, Lidyalı abilerin nasıl eşşeklik yapıyor?"

Bir Deli PeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin