5.4

6.7K 582 461
                                    


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Ömer aceleci hareketlerle arabayı park edip hızla kapıyı açtı ve çabuk adımlarını dış kapıdan sokup asansörü beklemeden merdivenlere yönlendirdi. Önüne geldiği kapının daha çok süs niyetine konulan tokmağını tutup şiddetle vururken diğer eli zile basıyordu. Kalbi hızla atıyordu, kuru dudaklarını ıslatıp dişledi. Bir ayağı sabırsızlıkla yere vurup duruyordu.

Kapı açıldığında başını kaldırıp koyu irisleriyle karşısında dikilen kıza baktı. Defne'nin yüzünde o hafif ukala, kendinden emin, her türlü seni ezerim gülümseyişi vardı. Üzerindeki havluyu tutan parmakları gevşekti, bir adım geri çekilip duvara yaklaştı. Ömer omuzlarını geriye doğru atıp gerdi, parmaklarının arasını genişlettiği büyük elleri açılıp tekrar yumruk olurken içeri bir büyük adım atıp kızın yüzündeki o kibirli gülümsemenin de yüklediği tahrikle bedenini arkadaki duvara mıhladı. Ellerini önünden çözüp havaya kaldırarak kendi elleriyle sabitlediğinde aradaki havlunun düştüğünü görmese de hissedebilmişti. Büyük bedeniyle duvar arasındaki kızı iyice sıkıştırıp dudaklarına ulaşmak için başını eğerken Defne gülmeye devam ediyordu, bu dikkatini dağıtmıştı.

"Niye gülüyorsun?" diye fısıldadı sinirli bir sitemle. Defne'nin gülüşü çoğaldı, kafasını iki yana sallarken Ömer'in öpmek için can verdiği dolgun dudağını ısırdı,

"Beni asla öpemeyeceksin."

Bu sefer Ömer güldü, kızın canını acıtmak ister gibi kendini ona bastırıp baskı yaptığı göğsüyle nefesini kesmek istedi.

"Çok yanılıyorsun." Dedi, yutkunup öpmek üzere tekrar eğildiğinde o dudaklarda bir cümleyi okumuştu,

"Hayır, çünkü beni rüyanda görüyorsun."

Ömer atılan kahkahanın kulaklarında yankılanmasıyla uyanırken başını hızla yastıktan kaldırıp geri düşürdü. Ağzının içi kupkuruydu, ellerini yüzüne götürüp ovuştururken az önce gördüğü rüyanın etkisi etine binlerce iğne gibi batıyordu. Baş ucundaki su dolu bardağı alıp tek nefeste hepsini bitirdi. Defne'yi rüyasında görmüştü, o kadar gerçek gibiydi ki. O alaycı gülüşü, gizemli bakışları, teninin yumuşaklığı. Onu rüyasında gördüğünü söylemesi sadece bir rüya olsa da Ömer gerçekten bu anı yaşamış gibi utandığını fark etti. Neyse ki Defne bunu asla bilmeyecekti, basit bir rüyaydı herkes için görülebilirdi. Ömer büyütmeye hiç hacet görmüyordu. Saat daha sabah beş olmasına rağmen bacaklarını yataktan aşağı bırakıp doğruldu. Ayaklarını sürüyerek banyoya giderken kendi kendine konuştu,

Bir Deli PeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin