amnesia// 5 seconds of summer
Ömer sedyeyi takip ederek hızlı hızlı yürürken acil servis görevlisinin sorularını cevaplıyordu. Cebinde titreyen telefonu çıkartıp ekrana baktı. Sinan arıyordu. Açıp yerini tarif ederken gözleriyle Duygu'nun yatırıldığı yatağa baktı. Tansiyonu ölçülürken kafasını yana doğru çevirip gözlerini yumdu. Birden içine çöken karanlıktan nefes alamayacak gibi hissediyordu. Boş bir yere oturup kafasını ellerinin arasına aldı. Saniyeler sonra omzuna değen elle doğruldu.
"Ne oldu?" dedi Sinan endişeyle. Ömer çenesini hafifçe kaldırarak Duygu'nun olduğu yeri işaret etti.
"Dünden beri istifra ediyordu zaten, bir ara gözleri kanlandı, ağrısı vardı. Ateşi çıkıp çıkıp indi. Sabah sesine uyandım. Kan kusuyordu."
"Koyu mu açık mı rengi?"
"Açıktı, ani kanama o belli ama ne olabilir.. Düşünemiyorum."
"Sakin ol be oğlum, belki gastrit ya da ülser falandır."
"Onlar da çok iyi bir şeymiş gibi söyledin."
"Karaciğer yetmezliğini tercih mi edersin? Ya da mide kanseri falan."
"Ağzından yel alsın." Diye homurdandı Ömer. Sinan burnundan bir nefes verip yüzünü ovaladı,
"Bekleyelim bakalım. Elbet bir yardımımız dokunur."
"Ben neden hayatımdaki kadınları bir dönem mutlaka hastane koridorunda bekliyorum Sinan ya? Ben mi sebep oluyorum bunlara?"
"Şu travmayı bırak artık. Seninle ilgili değil, ne Evrim'in kazasına sebep oldun ne de Duygu'nun şu anki haline."
Defne önlerindeki duvarın yanında onları izlerken oraya gitmemek için kendini zor tutuyordu. Önce düşünmeliydi, Ömer'in hayatına damdan düşer gibi giremeyeceğini biliyordu. Düşünmeliydi...
"Asım Müjdeyle mi? İşe gitmeyecek miydi bugün?"
"Gidecekti, ama kalmak zorunda kaldı. Hala bakıcısısız. Gelmek istedi aslında çok endişelendi ama Asım'ı acil servise getirmek istemedi, mikrop falan kapar Allah korusun diye."
"İyi yapmışsınız." Dedi Ömer.
"Duygu Nacaroğlu yakınları?"
Ömer ve Sinan sesi duyduklarında kalkıp yatağın yanına gitmişlerdi. Defne de o tarafa yürüyüp sağa sola giderken dediklerini duymaya çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Deli Peri
Fanfiction"365 gün." Dedi bir sır verirmiş gibi fısıldayarak. "365 gün sonra kendi dünyama döneceğim." "Neden peki, yani niye geldin, niye gidiyorsun?" dedi Ömer de fısıltısına karşılık vererek. Yalnız olmalarına rağmen saklanıyormuş gibi seslerini kısıyorlar...