Gecenin karanlığında çimlere uzanmış yatarken balığın kucağında gözlerimi kapatmamla uyumam bir olmuştu. Bir ara kısa süreliğine uyandım,sabah oluyordu. Anormal bir şekilde balıkla beraber uyumuştuk... O uyuyorken ben de bunu fırsat bilip yüz hatlarını inceledim. Bütün yüzünü inceledim. Ona bakarken sıkıca sarılıp yine uykuya daldım... Geri uyandığımda yine ilk uyanan ben olmuştum. Daha çok erkendi sokaklarda kimse yoktu. İyi ki daha geç uyanmadım,çünkü sahile bir sürü insan dolduğunda ve bizi gördüğünde o anki rezillik tartışılamazdı. Balığı uyandırmayacaktım. Bir süre yanında oturdum,zaten yürüyemeyecektim o uyanana kadar. Ona baktım,sevgilisi olması normaldi. Benim gibi değildi. Belki peşimde dolaşan bir kişi bile yoktu. Onun onlarcaydı. Zaten çirkin bir kızdım. Ne beklenirdi ? Son iki haftada beraber daha fazla vakit geçirmiştik burada. Telefonuma bakarken tarih dikkatimi çekti. Bu gün pijama günüydü ! Sokaklarda pijamayla dolaşan hir sürü insan olacaktı. Bir an balıkla o insanlara gülerken ikimizi düşündüm. Bu gün öyle bir şeyler yapsak iyi olurdu aslında. Ben öylece otururken balık uyanıp bana sıkıca sarıldı. "Lütfen beni hiç bırakma." dedi. Ne olduğunu anlamadım. "Ne oldu ?" dedim. Hâlâ sarılıyordu. Gördüğü kötü bir rüyayı anlattı. Belki de o rüya sayesinde biraz olsun değerimi anlamıştı. Yanımızda şapkalarımız vardı. Onlarıtaktık,taksinin bagajına tekerlekli sandalyemi koyup onun yardımıyla oturdum. Meydana doğru indik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
