4

61.2K 1.6K 430
                                    

Yerdeki poşeti açtığımda içinden kısa kırmızı elbise topuğu yüksek bir ayakkabı ve makyaj malzemesi çıktı. Ben ne yapacam nereye gidecem bilmiyordum bu kötülüklerden beni kim koruyacak hiçkimsem yok

Çaresizce kırmızı elbiseyi giydim sade bir makyajla ayakkabıyı giydim güzel olmuştu resmen kendi kendimi tehlikeye sokuyordum

Merdivenlerden indiğimde arda ve arslan birbirleriyle gizli birşeyler konuşuyorlardı ayakkabıdan çıkan sesle bana döndüler

Arda gözlerini benden alamıyordu arslana baktığımda hiç bir tepki vermemişti "gülümse biraz bizi açığa verme" dediğinde yüzüme zoraki bir gülümseme koyup kapıya doğru yürüdüm

Arslan beni kolundan tutup "arabaya bin" dedi kolumdan niye tuttuğunu bilmiyorum sanki tutmasa binmeyecektim

Arabadaki sesizlik devam ederken "sen çok güçlüsün değil mi" diye sordum ona bakmadan
"evet aklının alamayacağı kadar güçlüyüm"dediğinde sahte bir  gülümseme yollayıp
" o zaman bu iş için beni neden kullanıyorsun madem o kadar güçlüsün sen alsana o adamdan çünkü ben güçlü değilim "dedim

" o adamdan dosyaları bende alabilirim hatta o adamın  onları bana vermesi için yalvartırım o küçük beyninle bana işimi öğretme" diye sesini yükseltti.

"geldik in ve sakın bir hata yapma" dedi
Arabadan inip black yazan yere baktım bunların siyaha olan hayranlıklarını anlamıyorum

İçeri geçtiğimde içerisini inceledim daha önce hiç öyle bir yere gitmemiştim iğrenç kasvetli bir havası vardı. Sarhoş insanlar, deli gibi dans eden ve birçok pislik bunlar benim midemi bulandırmaya yetmişti. Ne yapacaktım öyle onların dediklerini nasıl yapacaktım keşke beni öldürecekken onu durdurmasaydım

Çantamdan çıkarttığım resme tekrar bakıp adamı aramaya başladım. Barmene doğru ilerlerken onun biriyle konuştuğunu gördüm ardanın dediği gibi ona doğru yürüdüm ve yürürken yanlışlıkla çarpmış gibi yapıp içkisini üstüne döktüm bunu yapmaktaki amacımı anlamış değilim arda bunu bana söylemedi

"ben çok özür dilerim gerçekten istiyerek olmadı" diyip üstünü temizlemeye çalıştım tabi daha çok batırdım

"hiç önemli değil yenisin galiba" dedi iğrenç bir şekilde gülümseyerek "e-evet" dedim kekelememe engel olamadım "hiç sorun değil alışırsın" dedi

Bundan sonra ne yapacağımı bilmiyordum arda burayı söylemedi bana
adam bana bir adım yaklaşarak "beni takip et" dedi. Umarım kötü birşey olmaz diye geçirdim içimden ve onu takip etmeye başladım

Bir odanın içine geçip "gel" dedi içeri geçince deri koltuklar ve çift kişilik yatak vardı "birşey içmek istermisin" diye sordu kafamı olumsuz anlamında sallayınca "hadi ama duştan çıkana kadar şu şarabın tadına bak" dedi bir kadeh doldurarak uzattığı kadehi alıp "teşekkür ederim" dedim

O banyoya doğru ilerlerken elimdeki kadehi yanımda duran saksının içine boşalttım ve etrafıma bakınmaya başladım dolap gibi birşeyin içinde olduğunu söylüyorlardı

Karşımda gördüğüm ahşap rengindeki dolaba doğru ilerleyip içini açtım ve üstünde salim gezer olan dosyayı alıp çantama koydum

Dolabı kapatıp odadan çıkacakken "bu ne acele güzelim" diyip önüme geçti "şey ben gitsem iyi olacak" dediğimde iğrenç bir kahkaha atıp "sen beni salak mı sandın lan" diye bağırıp üstüme doğru gelmeye başladı.

"Bak lütfen bırak beni ben hiçbirşey yapmadım"
"bunu odama gelmeden önce söyleseydin bir şansın olabilirdi" dedi ve kolumdan tutup yatağa attı "lütfen bırak beni" dediğimde bir tokat atıp

"boşuna yorulma" diye bağırdı bana daha çok yaklaşıp üstüme yattı ve boynumdan iğrenç bir şekilde öpmeye başladı ne kadar itersem iteyim hareket bile etmiyordu ağlıyordum sadece ne yapabilirdim ki ağlayıp yalvarmaktan başka ne yapabilirdim

Bütün umutlarım tükenmişti beni ne kurtaracak biri ne de koruyacak biri vardı. Keşke keşke o gün o lanet adamı durdurmasaydım ve beni öldürdeydi

Elimi yana doğru atınca elimde hissettiğim metal vazoyu tutup kafasına vurdum kafasını tutup kendini kaybettiği an çantayı alıp odadan koşarak çıktım şu an berbat hissediyordum merdivenlerden hızlıca inip kendimi dışarıya attım

Artık ne koşacak ne de yürüyecek halim vardı çantayı arslana doğru atıp yere oturdum ve ağlamaya başladım şu an kendimden iğreniyordum o adamı hatırladıkça boğazımda bir yumruk hissediyordum

Arslana baktığımda çantanın içini açıp "aferin hadi kalk" dedi bir insan bu kadar kötü olabilirmiydi

"hiçbir yere gelmiyorum lanet adam ölmek istiyorum anladımı öldür beni" diye bağırdığımda kolumdan sürükleyerek arabaya fırlattı "dokunma bana iğrenç insan"dediğimde
" kapat lan çeneni "diye bağırdı

Eve geldiğimizde kolumu aynı şekilde tutup odasına çıkarttı
" üstünü değiştir ve şu koltuğa yat yatağıma yatmaya kalkışma "dedi ve odadan çıktı

Üstümü değiştirip koltuğa uzandım ve yarın uyanmamak dileğiyle gözlerimi kapattım

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin