KARANLIK

57

Nisan
Arslan gidince herşey kolay olur diye düşünmüştüm ama şimdiden onun yokluğu beni üzdü.

Arda yanıma gelip "içeri geçebiliriz dışarda fazla durmanız tehlikelidir " dedi kapıyı göstererek bir bu eksikti
Tehlikede değilmiydim zaten

Arda yanıma gelip "efendim size yanlış yapan doktor depoda onu halletmek istermisiniz"
Haletmek mi?
"arda ben arslan değilim bana efendim diyip durma hem halletmek ne ya" diye sesimi yükselttiğimde arda kafasını eğdi

Of hayır ya "sesimi yükselttiğim için üzgünüm" dediğimde "estağfurullah efendim" dedi.
Arslana abi, bana efendim keşke ilk zamanlarımda böyle davransaydı.

"adam burdaki depoda mı" diye sorduğumda
"evet yenge" dedi.

efendim dese daha iyidi sanki "oraya gidelim" dediğinde kafasını sallayıp önümde yürümeye başladı.

Depoya geldiğimizde adamı bağlı ve gözü yüzü morarmış bir şekilde gördüm.

Ardaya baktığımda kafasını eğerek "Arslan abinin emriydi" dedi.
Arslanda gitmeden önce ne emirler veriyor

Adam kafasını kaldırıp bana bakarak "lütfen beni bırakın benim suçum yok tehdit altındaydım" dediğinde adama acıyıp

"bırakın" dediğimde arda bana bakıp "ama" dediğinde konuşmasını bölüp "lütfen dediğimi yap" dedim ve depodan çıktım.
Umarım doğru bir karar vermişimdir.

Bahçeye doğru çıktığımda arda arkamdan gelip "yeraltına gitmeliyiz orada istediğiniz kuralları belirleyebilirsiniz" dediğinde
"daha önceki kurallar ne" diye sorduğumda
"Onlar odanın içindeki dosyada efendim" dediğinde odaya doğru ilerleyip elime dosyayı açtım

Dosya da bir iki madde okuyunca kapatıp ardaya uzattım ve "yok et" dedim.
Arda bana bakıp "emredersiniz" dedi.

Arda
Keşke arslan abi gitmeseydi çünkü ortalık fena karışacaktı
Ona zarar veren biri bu kadar çabuk affedilirmiydi

Bu dosyayı atmamı istediğine göre kuralları katı olacaktı.

Ben dosyayı atarken nisan siyah giyinmiş "yeraltına gidiyoruz" dediğinde kafamı olumlu anlamda sallayıp iki araba adam ile yola koyulduk çünkü muhtemelen oradakiler karşı çıkıp bir kaos ortamı yaratacaklardı.

Araba giderken belimden arslan abinin silahını çıkarıp nisana uzattım tek kaşını kaldırınca "lazım olacak" dedim.

Elimden alıp beline yerleştirince derin bir nefes aldım çünkü almasaydı kimse ondan korkmazdı.

Yeraltına geldiğimizde içeriye geçtik ve herkesin orada bizi beklediğini gördük

Nisan masanın başına oturup "bildiğiniz üzere arslan bir süre yok" dediğinde herkes kafasını salladı.

Herkesin gözünde alay eder gibi bir ifade vardı. Adamlarımızın hepsi tetikteydi her an sorun çıkabilirdi.
"şimdi size yeni kuralları açıklayacam ve umarım bu kurallara uyarınız" dedi ve çantasından ne zaman hazırladığını bilmediğim bir dosya çıkarttı.

"1.kural: hiç kimse mekanında uyuşturucu satmayacak "diye bağırdığında herkes birbirine bakmaya başladı.

Hepsi hem kullanıcı hem de satıcıydı keşke bu kuralları ilk ben okusaydım.

" 2.kural:kimse on sekiz yaş altı çocukları mekana almayacak"
"3.kural kimse iş yerinde silah kullanmayacak" diye bağırdığında masadan biri ayağa kalkıp
"saçma kuralların sende kalsın" diye bağırınca
"kurallar daha bitmedi" dedi istifini bozmadan".

"özkan kara bir daha sesini yükselttiğini duyarsam dilini keserim" diye bağırdığımda yerine oturup öfkeyle nisana bakmaya başladı.

"4 kural kimse fuhuşçuluk yapmayacak " dediğinde aralarından biri
"ne oldu güzellim yerlerine sen mi çalışacaksın" dediğinde herkes gülmeye başladı, ben silahımı adama doğru çevireceğim sırada nisan silahını masaya koyacakmış gibi yapıp silahını ateşledi ve adamın tam kafasından vurdu.

Açıkçası bu kadar iyi nişancı olacağını tahmin etmemiştim.
Nisan ayağa kalkıp "başka canına susamış varsa kurallara uyumasın" diye bağırdı ve oradan çıktı.

Arabaya bindiğimizde nisanın ağladığını gördüm "bir sorun mu var"
"adamı öldürdüm değil mi" diye sordu ve daha çok ağlamaya başladı.

"sen doğrusunu yaptın yoksa ben vuracaktım" dedim teselli vermek istercesine

Nisan
Arslan düzelmeye gitti ve ben burda ilk günden herşeyi mahvettim o adam ne kadar damarıma bassada vurmamalıydım çok büyük bir aptallık yaptım.

"arda içerdekiler emirlerime uyacaklar mı dersin" diye sorduğumda.
"isterlerse uyumasınlar" dedi silahını göstererek

Silahlardan midem bulanıyordu artık
"adamların mekanlarına gidelim" dediğimde kafasını sallayıp "emredersin" dedi ve şöför koltuğuna binip arabayı bir kulüp 'ün  önüne sürdü.

Arabadan indikten sonra bana doğru koşan yirmili yaşlarında bir kız gördüm elimden tutup "lütfen beni kurtar aileme götür, beni zorla kaçırdılar ve kötü işler yaptıracaklar" dediğinde arkadan sarhoş bir adam geldi ve "senin için o kadar para sardım" dedi ve elini kaldırdığı sırada kolundan tutup geriye doğru burktum

Adam acıyla yerde kıvranırken kulüp'ün korumaları bize doğru geldiler. Ardayı tanımış olacaklar ki "bir sorun mu var efendim" diye sordular

Arda konuşacakken "burada bir daha fuhuşçuluk yapan ya da bune zorlanan hiç bir kadını görmeyecem" diye bağırmamla yüzüme aval aval baktılar ardından arda söze geçip
"Arslan demirtaşın eşi Nisan demirtaş" dedi.

Adamlar kafalarını eğip "emredersiniz efendim" dediler ve yanlarımızdan ayrıldılar

Kızı sakinleştirdikten sonra ailesine bırakıp bütün mekanları tek tek uyardım umarım bir sorun çıkmazdı ve herşey düzgün olurdu çünkü gerçekten çok yoruldum