Nisan
Of lanet olsun gene sinirlendirmiştim onu, ne vardı ki şu aptal elbiseyi giymekte
Ne zaman gözüne geçmeye çalışsam daha fazla batıyordum.Arabadan indikten sonra kafam eğik içeri geçecekken "kaldır kafanı" dedi sert sesiyle
Kafamı kaldırıp yürümeye devam ettim.İçeri geçtiğimizde burnuma gelen iğrenç kokuyla ve aşırı ağır bir sesle neye uğradığımı şaşırdım.
Ben bu iğrenç yere daha önce nasıl gelebilmiştim ki
Arslan çatık kaşlarla locasına geçip etrafı izlemeye başladı.
Bense hızlıca onun yanına gittim tam oturacakken çakma sarışının biri beni iterek arslanın yanına oturdu.Ben daha ne olduğunu kavrayamamışken çakma sarışın "merhaba yakışıklı" dedi ve arslana doğru yaklaştı o götünü zor kapatan elbisesiyle
Sanırım benim zoruma giden sadece beni itmesi değil di
Arslana baktığımda umursamaz bir halde etrafını izliyordu.
Çakma sarışına "hey sen" diye bağırdığımda kafasını bana çevirip beni baştan aşağı süzdü ve küçümser bir bakış atıp arslana döndü.
Bu kadarı fazlaydıOna doğru bir adım atacakken arkamdan birinin kolumu tutmasıyla arslan sinirle ayağa kalktı.
Arkama baktığımda tanımadığım bir adam vardı
Arslana bakıp "hey dostum ne sinirleniyorsun sen onunla bende bu güzelle ilgilenirim" dedi beni kendine çekerekBen korkmuş bir şekilde adama bakarken arslan adamın kolunu tutup kırdı.
Yani kırdığına yemin edebilirim çünkü adamın kolundan ses çıkmıştı.Adam yere düşüp acıdan kıvranırken "benim karıma dokunan eller böyle kırılır" diye bağırdı.
Müzik falan herşey durmuştu. Dışardan gelen iki adam yerdeki adamı alıp gittiler.
Çakma sarışında korkmuş olacak ki birden gözden kayboldu.
Bir anda neler olmuştu böyleArslan birine işaret verip şarkının devam etmesini sağlamıştı.
Beni kolumdan tutup koltuğa doğru itti ve yanımda oturup etrafı izlemeyenler devam etti.
"beni burda bekle" dedi ve koltuktan kalktı.
Korkumdan onu gözlerimle takip ediyordum çünkü başka bir olay istemiyordumArslan barmenin yanına gidip içki aldı ve yanıma gelip bardağı bana uzattı.
"ben içki içmem" dediğimde gülümseyip
"peki ufaklık" dedi.
Bunu içmem için mi söyledi bilmiyorum ama sinirlenip elindeki bardağı aldım.O da böyle yapacağımı anlamış olacak ki gülmeye başladı. O gülünce sanki o değilmiş gibi hissediyorum
Aslında öyle hissetmem normal çünkü hiç gülmüyor
Elimdeki kan kırmızısı içkiye uzun bir süre baktıktan sonra dudaklarıma getirdim ve derin bir nefes alıp büyük bir yudum aldım.
Çok keskin bir tadı vardı yüzümü ekşitip arslana baktığımda "hoşuna gitmediyse bırak" dedi dalga geçerek
"yoo çok güzel" dedim ve bütün bardağı kafama dikip hiç nefes almadan içtim. Boğazım, midem ne varsa yanmıştı
Arslan bardağını masaya bırakıp "yavaş, yavaş iç bu bildiğin içkilerden değil hızlı çarpar" dedi.
"hiç te değil gayet güzel ve tam bana göre bir içki" dedim zoraki bir gülümsemeyleTek bardaktan bile başım dönmeye başlamıştı ama bu sefer pes etmek yoktu, ona küçük bir yem olduğumu göstermeyecektim.
Elimi masadaki şişeye uzatıp boş olan bardağımı doldurdum
Arslan bana bakıp "yeter içme artık" dediğinde
"bugünü kutlayacaktık karışma bana" dedim nerden geldiğini bilmediğim bir cesaretleArslan bana uzunca bakıp umursamaz bir tavırla önüne döndü.
Elimdeki bardağı az önceki gibi kafama dikip nefes almadan içmiştim.
Mükemmel artık iki arslan vardı.
Arslanlara bakıp gülmeye başladım."neye gülüyorsun" diye sordular
"bir tanesi yetmezmiş gibi iki tane oldu" dedim ve kahkaha atmaya başladım.Arslan
Herzamanki gibi aptallığını bir kez daha kanıtlamış oldu.
Hayatında ağzına içki sürmediğine emindim çünkü daha iki bardaktan sarhoş olmuştu"hadi dans edelim" dedi kolumu çekiştirerek
"rahat bırak beni" dedim ve kolumu ondan kurtardım.
"iyi o zaman ben dans ederim" dedi ve karşımda saçma sapan hareketlerle dans etmeye çalıştı.Bu aptal kısa kıtafeti neden giydi ki
Ayağa kalkıp kolundan tuttum "yaa bırak beni dans etmek istiyorum" diye mızmızlanırken onu arabaya doğru sürükleyip bindirdim.Günümü mahvetti gene
"sen git ben dans ediyim" dediğinde aklıma gelen şeyle
"benim başka planların var" dedim ona bakarak
"neymiş" dedi tek kaşını kaldırmaya çalışarak"torpidoyu aç" dediğimde elini ileri doğru uzatıp torpidonun düğmesini aradı.
Sonunda bulup açınca oradaki tabancayı çıkarıp "vay canına" dedi gülümseyerek
Ayık olsa muhtemelen korkardı. Normal biri olsam şu sarhoş haline aşık bile olurdum.
Arabayı çalıştırıp depoya doğru sürdüm
İlk adımımız katil olmaktı ve bunu benim gece kurdum yapacaktı.
Gündüzleri mahsum geceleri ise katil olacaktı"ne oldu dans etmeye mi gidecez" diye sorduğunda
"evet ama elindekiyle işimiz var" dediğimde tetiği çekip "bu nasıl çalışıyor" diye sorduğunda hızlı bir şekilde elinden alıp
"yetişelim gösterecem"Depoya yetiştiğimizde nisanın kapısını açıp "hadi in" dediğimde arabadan inmeye çalıştı ama bu kafayla inemedi.
Böyle olması iyidi ama sinirlerimi bozuyordu. Arabadan inmesine yardımcı olup depoya geldikSandalyede bugün nisana dokunan piç vardı. Ona dokunduğunu düşündükçe delirecek gibi oluyordum
"nisan" diye bağırdığımda cevap vermek yerine bana bakmaya başladı.Eline silahı verip "şimdi sana bu oyuncağı kullanmayı öğretecem" dedim ve elini adama doğru yöneltip sürgüyü çekmesini sağladım ve parmağını tetiğe getirip "bas" dedim ve deponun içinde yankılanan silah sesiyle yüzümde bir gülümseme oluştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
General FictionNisan bağcı ve arslan demirtaşın hikayesi... Nisan acılara rağmen güçlü durmaya çalışan bir kızdı ailesinin şiddetine rağmen ayaktaydı ta ki birgün dayanamayıp tanımadığı bir adamın arabasına binene kadar Ya o adam kötüyse..? Başlangıç: 22 ocak 202...