Nisan
Hayır ya birde süremi çıktı başıma "arslan lütfen" dedim kısık çıkan sesimle
"bunu sen istedin" diye bağırdı.
"Arslan yeter artık başkalarının günahını bana çektirme"dedim ve ayağa kalkacağım sırada gözlerimin kararmasıyla yatağa geri düştüm.Gözlerimi yavaşça açtığımda hastanede olduğumu farkettim.
Elimde serum, üstümde kablolar, kafamın üstünde de ses çıkartan makineler
Bunlar hep o iğne yüzünden olmalıydıKapının açılmasıyla kapıya baktım gelen arslandı. Yüzünde çözemediğim bir ifade vardı
"Bak gördün mü işte bana zarar veriyorsunuz rahat bırakın artık beni" diye bağırdım ama sesim kısık çıkıyordu ve canım yanıyordu.
"seni rahat bırakacam" dedi düz bir sesleBen yanlış mı anladım yoksa o benimle dalga mı geçiyor du "gerçekten mi" diye sorduğumda "kararımı değiştirmeden susmanı tavsiye ederim" dedi ve odadan çıktı.
Ne oldu ki şimdi neden böyle davranıyor anlamıyorumBeni bırakmanın arkasında ne sebep vardı ki?
Kesinlikle birşey çeviriyorlardı.Kapının açılmasıyla düşüncelerimden sıyrılıp kapıya baktım
Doktor gelmişti
"nasılsın nisan" diye sorduğunda kaşlarımı çatıp cevap vermemeye karar verdim"tamam belliki iyisin" dedi
"sizin yüzünüzden nasıl olabilirim" diye bağırdığımda
"Senin hastalığın neden bizim yüzümüzden olsun" diye sesini yükselttiHastalığımla ne alakası vardı ki? Acaba ilaçlarımı uzun süredir kullanmadığım için mi
Doktora cevap verecekken arslan içeri geçti.Arslan bana bakıp "nasıl hissediyorsun" diye sordu sesizce
Garip davranıyordu "iyiyim" dedim umursamaz bir sesle çünkü ona çok kızgındım"Doktorunla görüştüm taburcu olabileceğini söyledi"
"yani sizden sonsuza kadar kurtulabilecem" dedim gülümseyerek
Ardından doktor bana bakıp "aynen bizden sonsuza kadar kurtulacaksın" dedi
Neden tekrarladı ki söylediğimi "sen" dediğim anda arslan sözümü kesip
"sana tek yaşayabileceğin bir ev ayarladım""benim sizin yardımınıza ihtiyacım yok ben çalışıp ev kiralarım" dedim ciddi bir sesle
Arslan kaşlarını çatıp "bu son günlerinde çalışmanı önermem" dediğinde "ne demek istiyorsun" diye bağırdımArslan derin bir nefes alıp "on aya kadar ömrün var diyorum" diye bağırdı.
"Bu nasıl olur ben anlardım iyileştiğimi sanmıştım hiç ağrım yoktu""uyuşturucu yüzünden ağrını hissetmedin" demesiyle
"sen ne dediğinin farkındamısın" diye bağırdım
"bağırmayı kes bu senin suçundu beni dinleyip ilaçlarını içseydin iyileşirdin" dediğinde"sözünde durdun arslan demirtaş beni sen öldürüyorsun sonunda intikam ateşin sönecek ve mutlu mesut yaşayacaksın değil mi " diye bağırdım.
Arslan bana cevap vermeyip cebinden çıkarttığı kartı ve bir miktar parayı yanımdaki masaya koyup "bu sınırsız para kartı ve biraz para istediğin kadar kullanabilirsin" dediğinde
"senden hiçbirşey istemiyorum, senden nefret ediyorum" diye bağırdığımda doktorla birlikte odadan çıktılar.
Hayatı mı kurtarması için ona sığınmıştım ama o benim hayatımı mahvetti. Şimdi ne olacaktı bu on ayda ben ne yapacaktım.
İstediğim buydu ama hayallerimi gerçekleştirmeden ölmek gücüme gidiyordu. Kurtulyordum bu acımasız hayattan diye düşündüm ama bir yandan da içimde intikam kıvılcımları oluşuyordu
O benim hayatımı mahvetti. Bana söz verdi onunla evlendim ama o beni korumadı ölüme terk edip gitti. Ona güvenmemeliydim, onun istediği hiç bir şeyi yapmamalıydım.
Düşüncerimi dağıtan kişi içeri geçen doktordu bu doktor benim hastalığımla ilglenen kişiydi "nasılsınız nisan hanım"
"nasıl olabilirim" dedim tersleyerek
"sizi anlıyorum ama yapacak bir şey kalmadı"dedi sanki çok şey yapmış gibi
" ne zaman taburcu olurum"diye sordum çünkü bir an önce burdan gitmek istiyordum"hemen şimdi, ben size hemşire gönderecem o size yardımcı olacak" dedi ve odadan çıktı.
Dediği gibi hemşireyi gönderdi ve serumu ve üstümdeki cihazları çıkartıp çıktı.
Kıyafetlerimi giyip çıkacağım sırada masadaki kartı ve parayı alıp çıktım.
İntikam için paraya ihtiyacım vardı. Ölmeden önce istediğim birşeyi yapacam o benim hayallerim nasıl yıktıysa bende onu yıkacamZamanı gelince onu öyle bir yerden vuracam ki yaşadığı her gün için acı çekecek.
Ben öyle kötü biri değilim ama beni buna zorlayan oydu. Madem katil olmamı istiyor bende ruh katili olacam.
İlk başta ona yakın olmalıydım o kadar çok yakın olmalıydım ki bana güvenmeliydi . Ama o çok akıllı biriydi benim tuzağıma düşermi bilmiyorum, elimden geleni yapacaktım.
Ne olursa olsun pes etmemeliydim eğer pes edersem zamanımdan önce beni öldürebilirdi.
Hastanenin çıkışına doğru ilerleyip bir taksi durdurdum ve arslanın adresini verdim.
Umarım beni kabul ederdiArslanın evine geldiğimden taksinin parasını ödeyip indim ve kapıya geldiğimde korumalar önüme geçip "içeri giremezsiniz" dediklerinde
"Arslanla birşey konuşmam gerekiyor" diye bağırdım"haber verelim" dedi ve biri içeri geçti. Çıktığında "buyrun efendim kendileri salondalar" dedi ve önümden çekildi.
Bu iyidi en azından içeri geçmeme izin vermişti.
Salona gittiğimde arslanın doktor ve ardayla birlikte oturduğunu gördüm. Onunla yalnız konuşmam gerekiyordu."merhaba" dedim kısık çıkan sesimle arda ve doktor bana anlamsız bir şekilde baktılar.
Arslanın "otur" demesiyle oturdumÇok korkuyordum ve eğer korktuğumu sezerse bu hiç iyi olmazdı
"ne istiyorsun" demesiyle düşüncelerimden sıyrılıp
"özel olarak konuşabilirmiyiz" diye sordumArslan, doktor ve ardaya çıkın bakışı atıp gitmelerini bekledi
"dinliyorum" dedi düz bir sesle
"bana verdiğin sözü hatırlıyormusun" diye sorduğumda kaşlarını çattı. Belliki hoşuna gitmemişti
Konuşmaya devam edip "o sözünü tutmanı istiyorum, ben seninle evlendim şimdi sen benim yalnız ölmeme izin vermiyeceksin"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
General FictionNisan bağcı ve arslan demirtaşın hikayesi... Nisan acılara rağmen güçlü durmaya çalışan bir kızdı ailesinin şiddetine rağmen ayaktaydı ta ki birgün dayanamayıp tanımadığı bir adamın arabasına binene kadar Ya o adam kötüyse..? Başlangıç: 22 ocak 202...