42

21.6K 724 80
                                    

Arslan
Onu oraya kitlemek ne kadar doğru bilmiyorum
Benim amacım onu birşeylere zorlamak değildi aslında neden öyle bir şey yaptım ki

Nisanı kitlediğim odanın kapısına gittiğimde içerden ses gelmiyordu.

Kilidi açtığımda odanın bir köşesine oturduğunu gördüm.

Beni görünce ayağa kalktı "hadi çık" dediğimde bir anlık şaşırıp hızlı bir şekilde dışarı çıktı.

Bense odayı geri kitleyip salona gittim. Gerçektende dengesizce davranıyordum ve bunda en çok nisanı etkiliyordum

Aklıma gelen fikirle ayağa kalkıp nisanın odasına doğru ilerlemeye başladım.
Kapıyı açtığımda nisanın dalgın bir şekilde uzanmış tavana bakıyor gördüm

"nisan" diye seslendiğimde hızlıca kendini düzeltip ayağa kalktı.

Korkuyordu benden, gene korkurmuştum onu
"nisan okumak istiyormusun" diye sorduğumda gözlerime bakıp kafasını olumsuz anlamında salladı.

Okumak istediğini sanıyordum neden öyle diyorki şimdi
"okumak istiyordun" dediğimde "evet okumak istiyorum ama seninle gerçekten evlenmek istemiyorum" dediğinde
"benimle evlenmeni istemiyorum" dedim düz bir sesle

Nisan
Buna ne oluyordu gene, neden bu kadar dengesiz
"Arslan bu dediklerinde ciddimisin" diye sorduğumda kafasını olumlu anlamda salladı.
"okula yarın başlayacaksın" dediğinde şaşkınlığımı gizleyememiştim.

Mutluluktan gelen göz yaşımın yere düşmesine izin vererek gülümsedim
"sen herşeye öyle ağlayacakmısın" diye sorduğunda kafamı olumlu anlamında salladım.

"her neyse" dedi ve kapıdan çıkacakken aklına birşey gelmiş gibi durup bana baktı.
"bazı şartlarım var" diye söylediğinde kaşlarımı çattım.

"okulda kimse beni bilmeyecek, kimseye kendi hayatından bahsetmiyeceksin, en fazla bir arkadaşın olacak ve sakın kaçmaya kalkışma bu sefer evi değil hayatı sana zindan ederim" dedi ve odadan çıktı.

Tamam iyi birşey yapıyor ama gene tehdit ediyordu. Sözüne ne kadar güvenilir bilmiyorum ama inşallah duygularımla oynamıyordur.

Düşüncerimi bir kenara bırakıp uyumaya karar verdim herşey yarın belli olacaktı.

Gözlerimi arslanın sesiyle açtım "kalk artık okula geç mi kalmak istiyorsun" diye bağıryordu.

Yavaş hareketlerle yataktan kalkıp arslana bakmadan banyoda ellerimi ve yüzümü yıkadım.

Arslanın yanına gidip "günaydın" dediğimde cevap vermeyip "çabuk hazırlan aşağıda bekliyorum" dedi ve odadan çıktı.

Arslan
Nisanı okula gönderme sebebim bana biraz olsa da alışmasıydı. Onun için başka planlarım vardı.
Nisanı öyle bir eğitmeliydim ki güçlü ve acımasız olmalıydı ancak öyle birbirimize ayak uydurabilirdik.

Yanımda güçsüz durmasından hoşlanmıyordum.
"Abi nisanı okula gerçekten gönderecekmisin" diye soran doktora döndüm.
"evet" diye kısa bir cevap verdikten sonra
"Abi ya kaçarsa"
"merak etme selimlerin okuluna gönderiyorum gözleri üstünde olacak" dediğimde kafasını salladı.

Nisan hazırlanıp aşağı indiğinde ona birşey demeden dış kapıyı açıp arabaya bindim o da arkamdan gelip arabaya bindi.

"arkada çantan ve gerekli kitapların var" dediğimde
"teşekkür ederim" dedi kısık çıkan sesiyle

Okula geldiğimizde etrafına heycanla bakıp gülümsedi.
Sanırım hayatındaki en çok istediği şeyi yaptım.

Arabadan inip dalgınlıkla gideceği sırada "çantanı al" diye azarladım
"doğru çanta" dedi ve eliyle kafasına vurup arkadan çantasını aldı.

"hukuk fakültesindeki bölüm başkanına çık ve adımı söyle o sana sınıfını gösterecektir"
"tamam" dedi gülümseyerek
"şartlarımı unutma" dedim uyarıcı bir ses tonuyla

"unutmadım" dedi ve okula doğru yürümeye başladı. Bende uzun zamandır uğramadığım şirkete gitmek için yola koyuldum.

Nisan
Hukuk fakültesi demişti ama o bunu nerden biliyor yani hukuk istediğimi nerden biliyordu.

Şimdilik bu soruların cevabını düşünmeyip fakülteye doğru yürüdüm.
Giriş kapısının hemen önünde bölüm başkanı yazısını görünce kapıyı tıklattım.

"gel" sesini işitince kapıyı açıp "merhaba" dedim içerdeki hafif kısa ve göbekli olan adama
"buyrun" dedi beni süzerek
"şey ben kayıt için gelmiştim" dediğimde
"kızım sen kafayı mı yedin ikinci dönemin ortasındayız ne kaydı" dedi dalga geçerek

"beni arslan demirtaş gönderdi ve yardımcı olacağınızı söyledi"dedim arslanın adını basa basa söyleyerek

Sanırım gittikçe arslana benziyordum. Bölüm başkanı arslanın adını duyunca ayağa kalkıp
" s-siz nisan hanım olmalısınız"dedi kekeliyerek
"evet" dedim kısa keserek
"nisan hanım ikinci kattaki ilk sınıf sizindir" dediğinde teşekkür edip odadan çıktım.

İlk başta sinirimi bozsada arslandan korkması hoşuna gitmişti.

Bölüm başkanının tarif ettiği sınıfa gittiğimde dörtüncü sınıf olması beni şaşırtmıştı diğer üç sınıfı okumadan atlamıştım ve bu yıl mezun olacaktım. Herkesin hayalidir hemen mezun olmak.

sınıfın boş olduğunu fark ettim sanırım henüz sınıftan kimse gelmemişti.

Umarım ilk günden başkasının sırasını almam.
Gözüme takılan son sıraya oturdum
Büyük ihtimalle ön sıraların sahibi vardır

İçerisi yavaş yavaş dolmaya başlamıştı hepsinin garip bakışlarına gülümseyerek karşılık vermiştim.

Sanırım bu ve önümdeki sıralarda kimse oturmuyordu diye düşünürken dört kişinin bana doğru geldiğini gördüm.

Hiç tekin tiplere benzemiyorlardı. Karşıma ne zaman tekin olan insanlar çıktı ki?

"kalk" dedi aralarından biri
Çantamı alıp yavaşça ayağa kalktım ve en ön sırada oturan kızın yanına oturdum.
Kimseyle inatlaşacak gücüm yoktu hele ki böyle tiplerle

Öğretmen içeri geçtiğinde gözü ilk bana çarptı "yeni arkadaşınız kendini tanıtsın sonra hemen derse başlayalım" dediğinde ayağa kalkıp
"ben nisan demirtaş" dedim ve sırama geri oturdum.

Demirtaş soyadımı kullanmamın nedeni arslanla evli olmamdı.
Öğretmen biraz beni inceledikten sonra kafasını salladı.

Arkadan uğultular gelince arkama baktım ve o dört kişinin bana doğru geldiğini gördüm
Onlardan biri kulağıma yaklaşıp
"özür dileriz yenge arslan abinin eşi olduğunu bilmiyorduk istediğin yere oturabilirsin" dediğinde
"önemli değil" dedim kısık çıkan sesimle
Merak ettiğim tek şey bunlar arslanı nerden tanıyordu?

Kusura bakmayın arkadaşlar dün gece bölüm atacaktım uyuya kalmışım 🤷‍♀️🤷‍♀️

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin