45

20.3K 698 47
                                    

Nisan
Selim ona öyle dedikten sonra adam boğazımdan daha çok sıkıp "ne diyeceksin okuldan bir kızı rehin alıp korkuttuğumu mu" diye bağırdığında selim gülümseyip
"hayır okuldan bir kızı değil de karısını rehin aldığını söyleyecem" dediğinde adamın elli yavaşça gevşeyip

"saçmalamayı kes onu tanımıyorsun bile" diye bağırdı. Sesinde titreme vardı.

Selim "onu hemen bırak" diye bağırdığında adam inadına bıçağı boğazıma sürttü.

Acıdan gözlerimden yaş gelmeye başlamıştı. Hareket edemiyordum edersem de bıçak bir kez daha değecekti boğazıma

Selim belinden silahı çekip "bu yaptığını ağır ödeyeceksin" diye bağırdı. Ardından gözüme arslanın arabası çarptı buraya doğru geliyordu.

Arslanın arabadan indiğini görünce boğazımdaki acıya rağmen gülümsedim. Sanırım ona güveniyordum, alışıyordum

Arslan bize yaklaştıkça adamın elleri titriyordu ama bırakmamakta kararlı gibiydi
Arslan önümüzde durduğunda adama ölümcül bakışlar atmaya başladı.

"elindeki bıçağı bırakmanı emrediyorum" diye bağırdığında
"Abi yemin ederim karın olduğunu bilmiyordum" dedi

Adam delirmiş gibiyidi. Arslan selime bakıp "ne içmiş lan bu" diye bağırdı.
"Bilmiyorum abi" dediğinde arslan silahını çekip "sana son kez söylüyorum bırak onu" diye kükredi.

Adam elindeki bıçağı bırakıp diz çöktü ama arslan onu vurmakta kararlıydı. Adamın önüne geçip "Arslan lütfen vurma" dedim göz yaşlarımla

"o sana zarar verdi" diye bağırdığında "Arslan ben iyiyim lütfen benim yüzümden kimseye birşey yapma" dediğimde
"selim al şunu gözüm görmesin onunla sonra hesaplaşacam" dedi silahını indirerek

Etrafıma baktığımda bütün okulun bizi izlediğini fark ettim. Arslan beni sertçe kolumdan tutup
"bana bakın lan bu benim karım ve aranızdan bir kişi bile yanlış yaparsa, kim olursa olsun acımam" diye bağırdı.

Herkes kendi arasında konuşmaya başlamıştı bile
Arslan beni arabaya alıp ilk yardım çantasını çıkarttı.

İlk başta yaramı temizleyip sonrada yara bandı yapıştırdı.
"teşekkür ederim" dedim mahçup çıkan sesimle
"sen bütün belaları başına toplamaya yeminlimisin" diye sordu sinirle
"benim bir suçum yoktu ki ders çoktan başlamıştı bende bahçeye gidiyordum sonra" dediğimde sözümü kesip

"tamam her neyse eve gitmek istermisin" diye sordu normal bir ses tonuyla
"derse geçsem iyi olur" dedim kafamı yere eğerek
"tamam o zaman madem iyisin çıkışta ki dersede gidersin" dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım.

Okula doğru ilerlerken arkamı dönüp arslanın gidip gitmediğine baktım.
Arabada oturmuş benim gidişimi izliyordu. Gülümseyip hızlıca önüme döndüm ve yürümeye devam ettim.

Okulun kapısına gelince bütün gözler bana döndü herkes bana garip bakıyordu ve gerçekten rahatsız oluyordum

Selim "bakmayın lan öyle" diye bağırdığında herkes önüne döndü

Bense kafam eğik sınıfa geçtim ve burcunun yanına oturdum. Benimle konuşmuyordu sanki

"bana kızgınmısın" diye sorduğumda kafasını olumsuz anlamında salladı ama gene konuşmamıştı.

"o zaman benle niye konuşmuyorsun" diye sorduğumda
"bana hiçbirşey den bahsetmedin" dediğinde
"ama yeni tanıştık nasıl bir günde herşeyi anlatıyım" dediğimde bana hak vermiş olacak ki
"haklısın ama şunu demeden de duramıyacam kocan çok havalı" dediğinde göz devirip

"hıhı" dedim. Silah tutan biri nasıl havalı olabilir ki
"deme öyle ya seni çok seviyor ve değer veriyor" dediğinde inanılması zor bir şeye kafa salladım.

Geçmişte bana ne yaptığını anlatsam aklı dururdu.

Burcuyla biraz daha sohbet ettikten sonra ders başlamıştı.
Dinlediklerimi not edip ders bittikten sonra sınıftan çıktım.

Bugün fazla dersin yoktu. Çıkışa doğru ilerlemeye başladım.

Kapıda bekleyen arslanı görünce bir kez daha şaşırdım çünkü bugün az dersim olduğunu ona söylememiştim.
Beni görünce "bir sorun var mı" diye sordu

Kafamı olumsuz anlamında sallayıp arabaya bindim
Kendiside arabaya binip "ağrın varsa ustanın yanına yarın gideriz" dediğinde
"ağrım yok şimdi gidebiliriz" dedim

İlk başta şaşırsada hoşuna gitmiş olacak ki gülümsedi
"ben senin dediklerini yapmaya karar verdim" dediğimde bana bakıp "emin ol hayatında ki en doğru kararı veriyorsun" dedi bana bakarak

"hayat bana karşı hep acımasız oldu ama bu sefer ben acımasız olacam senin gibi" dediğimde
"aferin geç olsa da öğreniyorsun" dedi ve gideceğimiz rotayı değiştirip eve doğru sürmeye başladı.

"eve mi gidiyoruz" diye sorduğumda
"evet hazırlan bara gidecez bu günü kutlamalıyız" dediğinde arslandan beklenmedik bir hareket olunca şaşırmıştım.

Eve geldiğimizde ilk başta yemek yiyip sonra kıyafetlerimi değiştirmiştim.

Kısa bir elbise giymiştim  çünkü arslanın ne tepki vereceğini merak ediyordum

Aşağı indiğimde topuk seslerinden rahatsız olmuş olacak ki bana döndü.

Beni baştan aşağı süzüp kaşlarını çattı.
"beni sinir etmeye mi çalışıyorsun" diye sorduğunda
"anlamadım" dedim. Aslında anlamıştım

"bu elbiseyi diyorum değiştir" diye bağırdığında
"bara gidiyoruz kafeye değil" dediğimde
"öyle olsun ama eğer biri sarkıntılık falan ederse kendi başının çaresine bakarsın" dedi ve arabaya doğru yürümeye başladı.

Bu dediğinden korkmadım çünkü onun yanındayken kimse bana bakmaya cesaret edemezdi.

Arabaya bindiğimde elbisenin eteklerini aşağıya çekiyordum
İçimden keşke giymeseydim diye geçirdim.

Araba durduğunda buraya daha önce geldiğimi hatırlıyor gibiydim
"ben daha önce buraya geldim mi" diye sorduğumda bana bakıp "geldin" dedi ve arabadan inip benim inmemi bekledi.

Önüm kalabalıktı kısa giyindiğim için kapıyı bile açamıyordum
Arslan "neyi bekliyorsun" diye sitem edince elbiseme baktım.

"şimdiden başladık" dedi ve kapımı açıp önümde durdu.
Fark ettim de ilk defa kapımı açıyordu ama açtığı için utanmıştım çünkü elbisem inerken baya bir kısalmıştı arslanın da gözü oraya kaymıştı.
Sesizce "aptal" dediğini duydum.

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin