9.Bölüm(Seçkin Yavuzoğlu)

444 69 36
                                    

Arkadaşlar biraz uzun bi bölüm  oldu ki olaylara geçebilelim.  Malum geniş bir aileker hepsini tanimak iç dünyalarını bilmek gerekiyor.  Karakterlerimiz oturuyor yeni karakterler tanıyoruz .  Sabırla ve keyifle okuyun. Bir sonra ki bölüm merak ettiklerinizi lutfen yoruma yazın💎💎

Diyar eve gelirken Alinin eksikliğini hissediyordu. onunla gidip gelmek hoşuna gidiyordu bunu inkar etmeyecekti. hatta Alinin hoşuna gittiği bile inkar edemeyecekti. artık neden diye sorgulamayacak, hislerini kendi kendine dillendirmeye çalışacaktı hepsi o.

Diyar uyuz uyuz ilerlerken önüne çıkıveren aliyle korkuya kapılmıştı. ali kocaman gülümsedi diyara. saatine baktı ve diyar'a sordu.

-Geç kaldın?

Diyar anlamamıştı. ders saatini söylemişti. bunu takip mi etmişti.

-Üç dersim var demştin. şimdiye gelmiş olman lazımdı.

Diyar gülümsedi. Daha önce bu şekilde kimse ilgilenmemişti diyarla. zaten rahat büyümüştü ve hiç bu tarz bir sorguyla karşılaşmamıştı. alinin bu kontrolu hoşuna gidiyordu. merakından oluşan sorusu diyarı sevindiriyordu.

Hatırlıyordu da lisede çıkarken köpek koşturmuştu diyarı ve diyar sakinleşene kadar eve gidememiştide 'nerede kaldın diye sormamıştı anne babası. ve diyar kimseye söylememişti ogün başına gelenleri. neden sormamışlardı ki. o ilgiyi diyar nasılda beklemişti o gün..

-Diyar?

Diyar gülümsedi aliye hayran hayran bakarken. elindeki kitapları dizlerine doğru yatay şekle getirip iki eliyle kavrayarak tuttu. bahçeye doğru ilerledi. mahallede görülsün istememişti.

-otobüsle gelmek istedim ama kaçırınca. bir sonrakini beklemek zorunda kaldım.

-o halde artık birbirimizde olması gereken birşey var diyar.
-ne?
Diyar anlamamıştı. birbirlerinde olması gereken ne vardı ki.
-Numaralarımız diyar. sana güvercin gönderdim ama güvercin sana ulaşamadan sen geldin. böyle mi olacak?

Diyar kahkahasına engel olamamıştı.

-güvercin ha :)
-telefonunu verir misin.
-ne?
-diyar neden her söylediğime şaşıyorsun. ne? hı? neden?

Ali diyarı taklit etmişti. diyar alinin sözlerine soru ifadeleriyle şaşkınlığını gösteriyordu çoğunlukla. bunuda gözünden kaçırmamıştı ali. o diyarın her söylediğini her yaptığını önemsiyordu ve bunları asla unutmuyordu.
Diyar kolundaki uzun çantanın ön gözünden telefonu çıkarıp aliye verdi.
ali numarasını yazdı ve aradı kendisini. diğer elindeki kendi telefonunda diyarın numarası göründüğünde çaldırmayı kesti. şimdi diyar kafasına ne mi takacaktı? birbirlerini ne diye kaydedecekleri elbette..
Ali telefonu diyara uzatırken kaşlarını uyarırcasına kaldırdı.

-telefonunu çantanın ön gözüne koyma diyar.
-neden?
-çünkü canım, o kadar korunaksız ki g.....

Diyar alinin dediği hiç birşeyi algılamıyordu o an için. canım demişti. ali diyara canım demişti değil mi? bu ilk ti. diyar dışındaki hitabı ilk kez değişmiş, canım olmuştu.

-Sen beni dinliyor musun?
-e.. ev. evet dinliyorum.
-Tekrar et ozaman diyar. ne söyledim ben?

Diyar dudak büktü. masumca aliye gülümsedi.

-Özür dilerim dinlemedim.
-Aklın nerede?
"elbette sende"
Bunu söyleyebilir miydi? hayır.!koca bir hayır.
-Diyorum ki, çantanın fermuarlı bir bölümüne yada cebine koy telefonunu. oradan görünüyor. üç kuruşluk telefon için riske atma kendini.

Arslan Bey'in Çocukları 'FEDA' 19/2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin