Olayın üstünden geçen koskoca iki hafta..
Diyarın Alisiz, Doruksuz kaldığı koskoca iki hafta.. Ona yıl gibi geçen koca gün..
Demetin farkında olmadan çıkardığı gerçek çok zamansız olmuş Diyarı ve Aliyi zora sokmuştu. ikisininde söylemek istediği gerçek çok kötü bir zamanda ve kötü bir şekilde ortaya çıkmıştı. Söylenen sözlerden sonra ilişkilerini daha fazla saklayamamışlardı Ali ve Diyar.. Kaldi ki saklamak, anlamsız ve haksız olacaktı.
Dorukun gün yüzündeki şüpheleri biricik olayı ile örtpas edilmişken Demetten duyduklarıyla tüm aile gerçekleri öğrenmişti. Doruk'un yıkıntısı görülmeye değerken Diyar ondan farksız değildi. Hatta daha kötü..
Doruk'un gücüne giden güvendiği ali'ydi.. kardeşiydi.. Biran da mı böyle hissetmişti? Doruk olayı öğrendiği ilk an aklına gelen Biranın hissettikleriydi. fakat Ali'nin pes ederek anlattıklarından sonra Dorukun acısının farkı ortaya koymuştu. Buraya geldikleri ilk andan itibaren aliyle Diyarın arasındaki özel bir iletişimdi. onlar hep birliktelerken Doruka düşen o ikisine güvenmekti..
'Diyar sana emanet Ali'
derken yanlış kişiye emanet etmişti kardeşini, güvenerek yanyana getirdiği Ali, kardeşiyle zaten beraberdi.. Oysa Doruk güvenmişti.. odanı neden buraya geçirdin diyar sorusuna verilen cevabada inanmıştı Doruk. Kardeşinin yalan söylemeyeceğine emin olarak. Ama görüyordu ki ağızlarından çıkan her kelime yalan her güven yersizdi. ayakta uyutulan Doruktu.
Doruk Birana bunu yaşatmamıştı..
Kaç kez sormuştu Doruk kardeşine. bu konuda inandırıcı konuşan Diyara inanmıştı Doruk. Çünkü onun kardeşi yalan söylemez her şeyin en doğrusunu yapardı.. meğer Diyar da yalan söylermiş.. hemde başından beri. en güvendiğine abisine..
Meğer yıllarca bu mahallede yaşayan Ali'de, hemde sözde onlardan öğrenmişti ya doruk adamlığı, sözde adam gibi adam mahalle abisi Alide bakarmış dostunun kız kardeşine yan gözle.
Doruk bunu gizlemezken; Ali gizlermiş meğer...
Eğer baştan söylenmiş olsaydı, Doruk kızmaz hatta onaylardı onun için Ali mükemmel ve güvenilirdi o zamanlar. Temkini elden bırakmasada hiç bir şekilde o gün ki kadar yıkılmazdı doruk.
Bağırıp çağırmamıştı sadece o gün söylediği ağır sözler dışında gururuna dokunan o pencerenin önüne diyarın dolabını çekmiş başkada hiç bir şey yapmamıştı. bu bildiğin bir küslüktü. O yüzden Diyarı bırakmıştı istediği gibi davranabilirdi telefonu elindeydi o it herifle aynı okuldalardı. diyecek bir şeyi yoktu Doruk'un. Madem o bu şekilde ayakta uyutulmuştu. Ne kardeşine Nede Aliye bir şey demeyecekti..
Diyar o günden sonra tek kelime etmeyen abisi yüzünden iki haftadır bitap bir haldeydi. gidip geldiği okulu evden bir nevi kaçış gibi geliyordu bu aralar. çünkü aynı evin içinde onunla konuşmayan Doruk Diyarın fena halde canını sıkıyordu. Gidip geldiği yolda Aliden resmen kaçıyordu Diyar. Hoş. Alide bu aralar çok kovalamıyordu. Doruk'un bir kez ettiği ama hayatı boyunca unutamayacağı sözlerden sonra Diyara yaklaşmak eskisi kadar kolay değildi. Ogünden sonra sevdiğinin yüzüne hasretti. Zaten diyar ondan kaçarcasınayken Ali balkondan mutfaktan pencerede gördüğüyle yetiniyordu. kimseye diyecek sözü yoktu. herkes haklıydı. Alinin haklı olduğu taraflar onu haklı çıkarmaya yetmiyordu. Ali başladıkları andan beri söyleyelim derken bu yalnız vereceği bir karar olamamış ve diyarı dinlemek zorunda kalmıştı. fakat geldikleri nokta berbattı. hemde biricik ve doruk olayı üzerine bu olay hiç gitmemişti.
Diyar yatağında oturmuş penceresinin önünde duran gardolabına bakıyordu. zaten birdaha Aliyle buradan konuşmazdı ama dorukun o gün pencerenin önüne çektiği dolap hala duruyordu öylece. Haksızdı. çok haksızdı Doruk önceden bilse asla bu kadar kızmazdı.
Bornozuyla öylece oturan genç kızın saçları çoktan kurumuş fakat hala üzerini giyinmeyecek kadar yorgundu. sola attığı sarımtırak saçlarının dalagasını kulağının arkasına hapseden Diyar ayakağa kalktı. birkez daha mı banyo yapsaydı? baya baya rahatlatıyordu bu duş olayı diyarı. saçmalayan diyar ayağa kalkmıştı ki kapısı tıklatılmıştı. üstü müsait olmayan genç kız önünü iyice kapatarak seslendi,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arslan Bey'in Çocukları 'FEDA' 19/2020
Fiction générale'Ben size hayatımı Feda etmeye razıyım '
