Doruk'un erken kalktığı bir haftasonu daha ekleniyordu hayatlarına.Kalkıp giyindiği ve işe gitmek için evden çıktığı. doruk ellerini cebine atıp yürürken bakkaldan çıkan biricikle rahatlar bir gülümseme sunmuştu dünyasına. bugün nekadarda güzeldi dünyası :)
-günaydıın doruuk.
-günaydın biricik.
-kahvaltılık bir şeyler almaya gelmiştim,sende mi o yüzden buradasın.BIricik sorgular olmuştu. zira dün sedefin konuşması onu korkutmuştu. dorukla ilgileniyor olmasındı.
-a yok, ben bakkala gelmedim, işe geçeceğim.
Konuşan biricik ve doruku bölen sedefti.
-bugün izin günün değil mi doruk?Gülümseyerek sorusunu soran sedefe ikili dönüp bakmıştı.
-evet ama bugüne iş çıktı.Biricik dudaklarının içini kemirmeye başlamıştı. arkadaşına sert bir bakış attı. derdini merak ediyordu doğrusu. ama üzerine gidip üzmeyecekti. heleki yaşadıkları bu kadar ağır olduğu bu dönemde.
-aa şey doruk, işe geç kalma sen git artık istersen ha?
Doruk kovarcasına konuşan biricike gülümsedi. doğrusu bunlar doruku etkilemiyordu. deli dolu kalbi feraha ermişti. biricik'in bir iki kötü sözüne kırılmayacak kadarda onarmıştı kalbini dün gece. sağlam bir kabi biricik için atıyorken mutlu bir sabaha günayın demişti bi kere.
Doruk iş yerine yaklaşmışken hızlı adımlarla içeriye girdi.
-günaydın usta, üzerimi değiştirip geliyorum.
-yok yok yok doruk. dur .Doruk baktı ustasına.
-sadece tulumunu al yanına. burada değil işimiz, arabasının rot balans ayarına bakacağız birnin.
-usta dışarya mı gideceğiz?
-evet evet hadi al dül dülün anahtarını arabayı sen sür geliyorum.Şeref ustanın dül dülü eski arabasına binen doruk arabayı çalışıtırıp ustasını beklemiş en nihayetindede gidilecek yere gitmişlerdi. arabadan indikleri yer etiler civarında bir yerdi doruk ister istemez gerilmişti. bu civarlarda çok tanıdığı vardı. bir şeyleri ne kadar kabul etmiş olsada bazen çekiniyordu. doruk gibi birine aslen kolay değildi.
-usta tulumu unuttum ya ben.
-aklın nerede evladım söyledim birde.Doruk gülmüştü. Bugün aklının kimde olduğu özgürce ortadaydı.. şeref ustayla eve girmişler garajın önünde park halinde olan arabanın yanında beklemişlerdi.
-burada oturan birinin özel tamircisi olur genelde neden sarıyerden bizi çağırdılar ki?
-hatta iyi para teklifi yaptı oğlum ne bileyim?Doruk nefesini üfleyip ellerini cebine sokup ısıtmak istemişti. içeriden gelen bir adam şeref ustanın yanına geldi.
-usta, samet bey bahsetmiş problemden siz başlayın, birde film işi var o kesin değilde gelecek birazdan onunla konuşursunuz ha?
Şeref usta ve doruk malzemeleri çıkarmış ve işe başlamışlardı. uzun bir süre uğraştıktan sonra sona yaklaşmışlardı.
Doruk arabanın altından kendini yarı beline kadar çıkarıp üzerindeki tişörtü çıkarmış atletiyle kalmıştı. evet bu havada yeterince terlemişti.
-usta anahtarı verir misin.
Şeref usta araba altı işlerini doruka yaptırıyor yapacaklarını söylüyor bir yandanda doruka öğretmiş oluyordu.
-tamam bu usta.
-az dinlen ozaman oğlum.Doruk yarısı dışarda yarısı arabanın altından öylece yatıyor soluklanıyordu. güneşin gözlerine değmesi kesildiğinde dorukun kalkmaya yeltenmişti zira gelen muhtemelen arabanın sahibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arslan Bey'in Çocukları 'FEDA' 19/2020
Ficción General'Ben size hayatımı Feda etmeye razıyım '