6.Bölüm(Demir'in Elası)

438 75 18
                                    

Mira elindeki kitaplar ve üzerindeki okul formasıyla ilk kez bu mahalleye fazla değildi. tabi o şaheser güzelliğiyle hep kendini bir adım öteye geçiriyordu.  Diyarda mirayla beraber çıkmıştı evden. elindeki kitapların en üstündeki, dün Ali'nin aldığı kitaptı. Acaba mavi fularlı centilmeninin dersi sabahtanda var mıydı. evine şöyle bir baktıı  fakat ali yoktu.  mirayla yürüyorlardı.
-ablaaa. arabayla beni bıraksana metrobüsle gitmek istemiyorum.
-ablacım bak, sürekli arabayı kullanamayacağız. hani acil bir şey olduğunda yada uzak bir yer olduğunda falan kullanırız ha? benzin fiyatları ortada. gereksiz yere neden harcayalım ki.
-abla yaa. bi lüksümüz o var. onuda şey yapıyorsun yani.
-akpilini aldın mı ablacım?
-aldım.! aldım!
-iyi bak, demir dün hepimize almış, yüklemede yapmış. bu aylık yol paran onun içinde tamam mı.

-abla sen ciddi misin?
-evet. taksiyle döneyim deme.
- yanımda yüzelli lira var benim.
-e tamam ablacım. o senin bu aylık harçlığın işte taksiyle dönersen bir şe yiyemezsin.

-bu kadar acımasız olma diyar abla.
-alış mira. artık böyle.
-okul paramız ne olacak peki?
-kiracılar onundan onuna veriyorlarmış paraları. demir abin yarın gidip ödeyecek okul taksitlerinizi.

Mira buruk bir gülümsemeyle baktı ablasına.

-peki. ben bu yöne gideceğim.
-tamam miracım.
-e gel hadi durak'a kadar bari beraber gidelim.
-ııı. sen git ben. biraz. şey. buralarda işim var.
-ne oluyor abla sana?
mira göz kırptı ablasına şüpheyle soruyordu.
-bir şey yook?
Diyar biraz oyalanmak istiyordu sadece. belki ali de okula gidecekti.
-abla tuhafsın iki gündür.
-değilim ablacım hadi. geç kalacaksın.
mira tatmin olmasada alaycı bir gülümsemeyle ablasına baktı.
-öyle olsun bakalım.
mira dönüp gidecekken çarptığı cüssseyle kalakaldı.

-ay buranın adeti mi kaç oldu bu.
mira sinirli gözlerle kendisine çarpana baktığında gülmesine engel olmamıştı. yine o dar pantolonlu çocuk.!
-yine mi sen?
-miraa? yeter canım. sen çarptın. kusura bakmayın. okula geç kalıyor.

Diyar mirayı uyarıyordu.
-bilerek mi yapıyorsun mira?
mira isminin üstüne basa basa söylemişti  dar pantolonlu çocuk.
-çekil önümden be. ben sana bilerek çarpmıyorum dar pantolonlu gıcık çocuk.!
Mira tüm sinirini kusarken, diyar şaşkınca bakıyordu. dar pantolonlu çocuk mirayı daha önceki gibi kolundan tuttu ve önünden çekti.
-daha öncede söyledim ya; böyle tıpış tıpış çekiliyorsun önümden
Dar pantolonlu çocuk mirayı önünden çektikten sonra gülümsedi ve yürüdü.
-saygısız psikopat.!
Dar pantolonlu çocuk mirayı dönüp gülümsedi. daha öncede aynısını yapmıştı değilmi. o halde dar pantolonlu çocukta daha önce ki gibi yapacaktı. mira süzdüü, ve gülümseyerek konuştu.
-tiki.!
Dar pantolonlu çocuk ardında sinirli bir mira bırakarak karşıya geçmişti.

***
Demir sabahın köründe ela'yı görüp gelmişti. uzaktan.. sadece görmüş ve gelmişti.  belkide fakir oldukları çin sevinmeliydi.  elanın evine beş dakika uzaklıktaydı evleri. büyük bir mutlulukla girdi içeriye. Demir aşkını kimseyle paylaşmazdı ama şansızlık eseri mira duymuştu ve o gün herkesin içinde eladan bahsetmişti. bu.. gerçekten sinirini çok bozmuştu demirin. ama mutluydu elayı görmek ona yakın olmak, bu çok iyiydi..  yüzündeki gülümsemeyi kesen çalan telefonuydu.
-merhaba demir bey, ben okul müdiresi Şaziye Atlı.
mira ve miranın okulunun müdürüydü.
-aa merhaba şeziye hanım buyrun.
-ben mira ve miran'ın okul taksitleri için aradım sizi.
Aman asla kaçırmayın.! bir kaç  gün aksadı be.! birkaç gün.!
-yarın okul hesabına yatıracağım. bundan sonrada hep bu tarihte.
-ama siz beşinden beşine ödeme yapardınız.
-bundan sonra böyle.
-bir sorun mu var demir bey?
demir söylemezdi. ikizlerin gittiği okulda burslu yada zengin olmayanlara; burssuz  vede vicdansız olanların ne yaptıklarını biliyordu.
-hayır her şey yolunda.
-peki. çekle ödeyeceksiniz değil mi?
-hayır bundan sonra hesabınıza yatıracağım.
bu ne demek oluyordu. yani, okul taksiti dışında ayriyette okula bağış yapmayacaklar mıydı alpay'lar? neyi vardı bu ailenin?
-ama neden?
-ödeme bu şekildede yapılıyor  Şaziye hanım?
Evet ama sadece okul taksidi kadar yatırabilirdi. bağış için ve şaziye hanımın cebi için oraya yatırılacak para işe yaramazdı. telefonu kapattıktan sonra sinirle oturdu yerine demir. herkes menfaat peşindeydi. bu sefer demiri yerinden kaldıran, kapı ziliydi. oflayarak açtı kapıyı. karşısında gördüğü kız deli dolu görünüyordu. öyleki demir onun neşesini ve pozitifliğini hissediyordu.
-selaammm.

Arslan Bey'in Çocukları 'FEDA' 19/2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin