30.Bölüm

66 5 11
                                    

"Hayır, bunu al daha güzel."

"Bununla uydu mu?"

"Oldu, bak şu ayakkabılarla giyersin."

"Ama bununla da güzel olur, o ayakkabı biraz klasik kaçıyor sanki."

"Doğru, o zaman ikisini de al giyerken karar verirsin."

"Mantıklı."

Ece ile bavulunu hazırlarken Barışlar seslenmişti.

"Kızlar, bitmedi mi hala?"

"Bitiyor şimdi, bir kaç parça eşya kaldı sonra geliyoruz."

"Ama yarım saat önce de böyle demiştin."

Kendi kendine mırıldansa da duyuyordum.

"Çok konuşma."

Bir kaç şey daha koyup aşağı inmiştik.

"Ece avokadolu şortumu koydun mu?"

"Koydum."

"Neden avokadolu şortun var?"

"Bilmem güzel görünüyor."

"Gerçi pardon, Spidermanli donu olan insana avokadolu şort sorulur mu? Benim hatam."

Biz Ece ile kahkahalarla gülerken onlar tartışamaya devam ediyorlardı.

"Barış biraz daha konuşursan öğrenilmesini hiç istemeyeceğin şeyler söylerim."

"Ya ne söyleyebilirsin ki en fazla?"

"Doğru çok bir şey söyleyemem. Lisede etek giydiğini ve bende fotoğrafı olduğunu falan söyleyebilirim en fazla."

Gözlerim şokla büyümüştü.

"Samet o fotoğrafı hemen bana yolluyorsun."

"Tamam yollarım."

Barış bir anda Samet'in üstüne atlayıp telefonu almaya çalışmıştı. Koltukta debelenirken bir anda yere düşmüş ve orada devam etmişlerdi. Aşırı komik görünüyorlardı.

"Ver lan şu telefonu."

"Hayır ya vermeyeceğim, herkes görecek herkes."

"O zaman bende tavşan kostümü giyip dans ettiğin videoyu gösteririm."

"Saçmalama Barış, sen silmişsindir onu."

"Lan ver şu telefonu. Ayrıca silmedim duruyor hala. Gösteririm bak, versene oğlum."

"Vermeyeceğim abi kalk üstümden ya. Asıl sen ver telefonunu, sileceğim o dans videosunu."

En sonunda el atmamız gerektiğine karar vermiştik.

"Çocuklar, hadi yavrum kalkın koltuğa oturun çocuğunuz olmaz beton soğuktur."

Kalkıp oturmuşlardı.

"Tamam."

"Tamam."

Savcının KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin