44.Bölüm

55 7 13
                                    

"Nasıl ya? Neden canlandırdı seni? Nasıl canlandırdı? Düzgün anlatsana Berk."

"Bakın, sizin kim olduğunuzu bilmiyorum. Uyandığımda başımda isminin Afra olduğunu söyleyen kız vardı. Bir savaşta öldürüldüğümü ve kendisinin beni dirilttiğini söyledi. İlk başta inanmasamda sonra beni ikna etti. Yanında bir kadın daha vardı. Bana savaşın sebeplerinden, kurt adamlardan, vampirlerden falan bahsetti. Başlarda inanmamıştım ama kanıtlayınca çok korkmuştum. Hala kurt adam olduğuma inanamıyorum gerçi de neyse... Sonra bir süre Afra ile kaldım. Bana bir kardeşinin olduğunu, bunca zaman onun ismini kullandığını falan söyledi. Gerçek ismi Ada'ymış. Bir süre daha kaldıktan sonra beni o eve götürdü. Orada kalmam gerektiğini, kimse ile görüşmemem gerektiğini söyledi. Biri gelirse de kaçacaktım. Ama Ada geldiğinde kaçamadım çünkü camdan atlasam bile 4 kişi arabayı park etmiş o tarafta bekliyordu. Afta bana Barış ile ilgili olan olayları anlattı. Savcı, Hakan intikam falan. Başta her şey çok anlamsız geliyordu. Hatta Ada geldiğinde kendimi korumaya çalıştım ama Barış dediğini duyduğumda kapıyı açmak istedim. Neden bilmiyorum, onun Ada olduğunu hissetmiştim. Kapıyı açtığımda test etmek için ona Afra diye seslendim. Beni tanımış gibi duruyordu. Tam devam edecektim ki, kafa attı bana. Biraz korkunçtu tabii ve acı verdi ama sonra hikayeyi onlara da anlattım. Beni buraya getirdiler falan. Öyle yani."

Kısa bir sessizlik olmuştu. Afra'ya döndüm.

"Yani şimdi bu, Berk mi? Bildiğimiz Berk?"

"Öyle diyor."

"Hayatta inanmam."

"Size niye yalan söyleyeyim ki?"

"Düşmanımız olduğun için?"

"Ya sizi de anlıyorum ama, dediğim gibi hiçbir şey hatırlamıyorum."

"Afta hafıza kaybı ile ilgili bir şey dedi mi sana?"

"Yeniden dirildiğim için olduğunu ve bunu göze aldığını söyledi."

"Zaman söyledi mi? Geçici miymiş?"

"Hayır o da bilmiyormuş. Öğrenmek için gitti zaten."

Berk'i Deniz ile salonda bırakıp biraz uzaklaşmıştık. Bizi duyabileceği için kağıda yazıyorduk.

"Ne yapacağız? İnanacak mıyız?" ~Afra

"Bilmiyorum, inanmayalım bence. O şerefsizden her şey beklenir." ~Samet

"Bence inanalım. Çok gerçekçi görünüyor anlattıkları. İçimden bir his yalan olmadığını söylüyor." ~Ediz

"Bence de yalan söylüyor." ~Oğuz

"Salaklaşmayın. Kahine götürelim işte." ~Ece

"Mantıklı."

"Evet, mantıklı. Hadi gidelim."

Bir kişinin de aklına kahin gelmiyordu. Her şeyi ben mi düşüneceğim ya. Biraz çaba, gayret lütfen. Ayıp yani.

"Berk, hadi kalk gidiyoruz."

"Nereye gidiyoruz. O evden çıktığımı öğrenirse Afra öldürecek beni. Siz hala bir yerler gitme peşindesiniz."

"Oturduğun yerden kalkmazsan ben öldüreceğim seni aslanım. Kalk dedim."

"Tamam ya ne kızıyorsun?"

Gülmemek için zor duruyordum. Berk gerçekten hiçbir şey hatırlamıyordu ve çok komik görünüyordu. Arabaya bindiğimizde aklıma bir şey gelmişti.

"Bir dakika ya, nereye gittiğimizi biliyor muyuz ki?"

"Ben en son Merlin'in yanına bir yer gittim. Belki hala oradadır. Oraya gidelim önce."

Savcının KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin