Savcının Kızı

53. Bölüm

''Ben Berna, Berna Kurt.''

''Berna mı?''

''Ne oldu Barış, soyadınız aynı tanıyor musun?''

''Hakan'ın öldü dediği kız kardeşim.''

''Ne? Emin misin? İsim benzerliği olmasın?''

''Olabilir ama sanmıyorum.''

Kız heyecanlanmış görünüyordu.

''Bir dakika, Hakan benim babam evet ama piyasaya kendini Hakan Demir olarak tanıttı.''

İşler gitgide garipleşiyordu. Barış'a ve diğerlerine baktım. Herkes tedirgindi.

''Hatta, bir abim daha var.''

''Kim?''

''Berk abim tabii ki.''

''Allah kahretsin. Şaka mı bu ya?''

''Sen Berk'in sürekli bahsettiği ve kıskandığı Barış olmalısın.''

''Kıskandığı mı?''

''Evet Berk abim dedi ki kızlar hep seni tercih ediyormuş. Hatta bunun yüzünden bir sorun bile yaşamışsınız. Berk abim kızların ilgisini o kadar kıskanmış ki Pelin diye bir kızla seni ayırdıktan sonra o kızı tehdit etmiş ve kendi sevgilisi olmaya ikna etmiş. Bunca sene sen bir şey yaparsın diye sevgili yapmamış. Senin babama karşı olan direncini de her zaman kıskanmış.''

Derin bir sessizlik olmuştu.

''Tamam Bernacım sen bize Ada cephesinde olanlardan bahset.''

''Tamam olur en azından o daha az ailevi. Ada hasat kızı olmak için canını bile ortaya koyuyor, beni ve orada tuttuğu insanları denek olarak kullanıyor.''

''Ne için?''

''Dolunaydan önce hasat olmak için tabii ki. Ne kadar erken olursa o kadar iyi falan dedi. Orada benimle birlikte bir çocuğu tutuyordu. Yirmili yaşlarda, fakat bugün bir kız geldi. Onu da orada tutuyor. O da neredeyse diğer çocuk ile aynı yaşta görünüyordu.''

''Samet ve Ece olmalı.''

''Tanıdığınız kişiler mi bilmiyorum ama çocuk bugün ölecek, haberiniz olsun.''

''Nasıl yani?''

''Veneficus benim üzerimde denediği erken hasadı bugün gelen kız üzerine de deneyecek. Tabii sadece kızlar üzerinde deneyebiliyor ama gücü fazla mı gelecek diye kontrol etmek için bir denek gerekiyor. Hasadı kız üzerinde yapacağı için kontrolü de çocuk üzerinde yapacak. Yani geç kalırsanız çocukta kız da ölecek.''

''Sen bize Ada'nın yerini söyler misin?''

''Söylerim ama gitmeyin bence.''

''Niye?''

''İçeri giremezsiniz ki. Büyüledi bulunduğu yeri.''

''Peki ne yapacağız?''

''Ada'nın oradan çıkmasını beklemeniz lazım. Ada oradan çıkmadan içeri giremezsiniz.''

''Yani Ada'yı sadece mezarlıkta mı etkisiz hale getirebiliriz?''

''Evet. Yapabileceğiniz pek bir şey yok.''

''Pekala, Bernacım senin abinlerle konuşacakların vardır eminim.''

''Abimler mi?''

Belki de Cenk'i söylememeliydim.

''Yani, abinle Barış abinle. Biz çıkalım.''

Odadan çıktıktan sonra Cenk'in sorarcasına bana baktığını gördüm.