Multide şarkı var. Ben bu bölümü bu şarkıyı dinleyerek yazdım. Siz de okurken dinleyebilirsiniz. Bu arada oy ve yorum atmayı unutmayalım lütfen. Öpüldünüz 😘
.
Ben bu kızı çok sevdim. Güzel şeyler olacak. Hissediyorum.''
.
Sabah büyük bir baş ağrısı ile uyanmıştım. Hani her şey güzel olacaktı. Saate baktığımda 9 olduğunu gördüm. Yanıma baktım. Barış hala uyuyordu. Benimde uykum var gibiydi. Hemen Barış'ın yanına sokuldum ve sarıldım. O da bana sarılmıştı. Ay canım ya uyurken bile bana sarılıyordu. Tam gözlerimi kapatmış uykuma geri dönüyordum ki alt kattan gelen can kırılma sesi ile bir anda sıçradım. Barış'ta uyanmıştı. Bu öylesine elinden kayıp düşme değildi. Biri bayağı bir şekilde duvara fırlatmıştı. İnşallah kırılan şey antika falan değildir diye düşünerek, önce sabahlığımı giydim sonra da Barış'ın arkasından çıktım. Şortla aşağı iniyordu, hiç utanma yoktu mübarek. Hemen odaya geri dönüp bir tişört aldım ve Barış'a verdim. İnerken aynı zamanda giymeye çalışıyordu aşırı komikti.
"Yapamazsın diyorum aklını mı kaçırdın sen be adam? Bunadın bence sen."
"Hülya sinirlerimi bozma. Yapacağım diyorum."
Aşağı indiğimizde bizi fark etmemişlerdi bile.
"Barış bir şey söylesene. Birbirlerini öldürecekler."
"Boşver ya klasik kavga işte hadi gel biz uyuyalım."
"Barış saçmalama."
"Of tamam tamam. Ne oluyor ya kim ne yapıyor?"
Barış nihayet bir şeyler söylemişti de bizi görmüşlerdi. Barış'ın sorusuna halası cevap vermişti.
"Ben söyleyeyim ne olduğunu halacım. Senin bu baban, Cevdet abim ölü diriltecek."
"Hala metafor yapma da olayı anlat."
"Söyledim ya çocuğum. Baban mezarda yatan birilerini geri getirmek istiyor."
"Gerçekten mi?"
"Evet halacım buyur kendine sor."
"Baba gerçekten mi?"
"Evet."
"Bende geleyim lütfen. Çok merak ediyorum."
Bir anda Barış'ı cimciklememle sıçramıştı.
"Saçmalama."
"Yani demek istiyorum ki. Saçmalama baba. Ölüyü diriltip ne yapacaksın? Hem sen kimi diriltmek istiyorsun?"
"Hıhıhı."
Bir şeyler mırıldanmıştı ama anlamıyorduk.
"Efendim anlamadım."
"Hıhıhı."
"Ne diyorsun baba?"
"Offf anneni be oğlum anneni."
Barış bir kaç saniye duraksamıştı. Şoka girmişti sanırım. Elimi sırtına koydum.
"Barış, iyi misin?"
"Baba, annem bulunduğu yerde mutludur eminim. Sende boşver bu durumu. Hem zaten o kadar haberler falan oldu. Şimdi dirilirse bir ton tantana. Ülkeden de gitmeniz lazım. Gerek yok gerilmeye."
Barış çok olgun bir tepki vermişti. Helal olsun diye düşündüm. Ben onun yerinde olsam konuşamazdım bile.
"Biz üst kattayız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savcının Kızı
FantasyBir savcı, onun yüzünden cezaevine giren bir kurtadam. Çıkınca Savcı'nın Kızı'ndan intikam almak ister ve oğlunu bu işe karıştırır ve onların kütüphanede bir ''şiir'' sayesinde tanışmasını sağlar.Fakat hiç beklemediği şeyler olur. Savcı'nın Kızı ayn...