ÇIĞLIK 1

1.8K 37 2
                                    



Okuyacağınız hikaye tamamen  kurgudur.


Gardiyan kapıyı görüş için açıp, onu görüşme kabinin aldı. Genç kadın kendinden emin yüzünde hafif bir tebessüm ve her zamanki kusursuz görüntüsüyle gelecek olan mahkumu bekledi.

Uzun sürmedi. Uzamış sakalı ve saçları ile her zaman yüzünden eksik olmayan ukala gülüşünün yerini göz altlarındaki morluklar , soluk bir beniz ve asık bir surat almış olan adam gelip karşısına oturdu.

İki gardiyan arkada onlara eşlik ediyordu. Yan kabinlerde de görüşen korkunç görünümlü bir  iki mahkumu gördü kadın. 

"Nasılsın, yorgun görünüyorsun?"

"Sence nasıl olmalıyım! Burası hapishane ve ülkenin en berbat hapishanesi. Hala olanlara inanamıyorum. "

"Bende inanamıyorum! Belki de yıllar önce yaptığın bir pisliğin cezasını çekiyorsundur. Düşün istersen!"

"Nasıl yani," dedi adam ve gözleri büyüdü!

"Bilmem, burada düşünecek çok vaktin olacak belki hatırlarsın. Ha bu arada belki bir daha gelemem. Hoşça kal. Gay olduğunu anlamadılar değil mi?"

Adam hırsla sandalyesini devirerek ayağa kalktı. Anında memurlar gelip arkadan kollarından tutular. Yan taraf da ziyaretçisiyle görüşen diğer mahkumlar, kafalarını o tarafa çevirip aksiyonu seyretmeye başladılar.

"Ne var bunda saklayacak canım, zaten tipinden anlamışlardır. Hem sıkılmazsın. İstersen gay kulüpte çekilmiş fotoğraflarını göndere bilirim. "

 Adam, ağıza alınmayacak küfürler savururken kadın acele etmeden yerinden kalkıp arkasını döndü ve topuklarının çıkarttığı melodik ses eşliğinde orayı terk etti.

Dışarıda güneş vardı kollarını açıp, "BİTTİ ARTIK ÖZGÜRÜM," diye bağırdı.


                                                               ON İKİ YIL ÖNCE

"Pizzalarınızı nasıl istiyorsunuz efendim, lütfen mesaj yazınız."

"Kızım, gelin artık çok acıktık ve yorulduk. Bak kardeşine veriyorum bir şey söyleyecekmiş."

"Söyle ablasının pisiciği."

"Abla ya deme şöyle kedi miyim ben. Bana kola al olur mu? Ben pizza ile ayran sevmiyorum. Teyzem yanında mı?"

"Buradayım pisi pisi."

"Teyze ya sende mi!".

Kesin, şu anda gözlerini devirip sol ayağı ile tempo tutuyordur.

"Ne yapayım ablan pisiciğim deyince bende  böyle söylerim. Ne istedin onu söyle."

"Teyze, sende kazan dibi alır mısın? "

"Bir daha teyze demezsen alırım. Duyanda elli yaşında sanacak. Kızım benim ablanla aramda bir yaş var.

 Annen benim annemi, yani anneanneni  kıskanıp ablanı doğurmuş. Suç benim mi!"

İki genç kız kurstan çıkmış arabayla Mordoğan da yeni aldıkları yazlığı düzenlemeye  giden ailelerinin yanına dönüyorlardı. Bu gece ilk kez yeni yazlıkta yatacaklardı. 

"Babam şimdi tüm kameraları yerleştirmiş, görüş açılarını ayarlamış ve telefonuna kayda başlamıştır. "

"Ablamda her yeri yala yut yapmıştır ve bizi kesinlikle ayakkabıyla eve almayacaktır."

Gülin ve Zerrin teyze yeğen olmalarına karşın aralarında sadece bir yaş vardı kardeş gibiydiler. 

Bir birlerinin olmazsa olmazı olan bu kızların tek derdi kaşlarındaki fazla bir kıl veya yüzlerinde belirmeye başlayan ufak bir sivilce iken,

 hayatın onlara hazırladığı oyundan habersiz Gülin'in kullandığı arabadaki açtıkları müziğe bağırarak eşlik ediyorlardı. 

Gülin Belçika da yaşayan annesini ve abisini bırakıp üniversite okumak için ablasının ve çok sevdiği yeğeni Zerrinin yanına İzmir'e gelmişti. Tabi başka nedeni de vardı?

"Babam olsaydı şimdi, "kızlar bırakın boş kaynatmayı bana bir köpüklü kahve kaynatın," derdi gülerek."

Zerrinin gözleri doldu. Dedeciydi o. 

"Bana ne derdi, " Zerrin kızım, bana buz gibi suyumu da sen getir o güzel ellerinle."

İkisinin de gözleri buğulanmıştı. "Bizi böyle görse o bal rengi gözlerini nasıl karartırdı.

" Ben size ağlamayı yasaklamadım mı?"

Bir yıl olmuştu ve acıları hala tazeydi. 

"Gülin, onu çok özlüyorum."

 "Bende."

Eve vardıklarında babasının arabasının arkasına park etmek için yavaşlayan Gülin'i beklemeden atladı arabadan Zerrin.

"Biz geldik. Hanııım pizzalar geldiii."

Bağırarak açık kapıdan girdiğinde, çığlığı gök yüzüne ulaşıp, gök taşı gibi yağmaya başlamıştı üzerine. Gülin kontağı kapatmadan inip yanına koştu.

Kapının önüne çömelip başını ellerinin arasına aldı ve sallanmaya başladı.

Zerrin her zaman soğuk kanlı olmuştu olaylar karşısında ve hep mantığını kullarındı.

 O hisleriyle hareket eden insanlardan değildi, ama şimdi ne mantık nede hisleri vardı. 

Aradan geçen zaman içinde putlaşmış gövdesini babasının kanlar ininde yatan bedeninin yanına götürdü ve otomatik olarak, babasının telefonunu eline alıp, kaydırarak ekranı açtı. 

Kamere kayıtlarını bulup kendi telefonuna gönderdi. Ömrü boyunca bakacaktı bunlara. Annesi ve on bir yaşındaki pisiciğinin,

Tecavüze uğramış ve kanlar içinde yatan cesetlerine.

 Babası duvara yaslanmış ve gözleri açık, kanlar içinde, ölü gözlerindeki acılı bakışını her gördüğünde, içindeki ateşi harlı tutacaktı.

Polisi arayıp durumu bildirdi. Beklemeye başladı. Gülin aklını kaçırmıştı büyük ihtimalle. Zerrin, yanına oturduğunda çığlık atmaya başladı. Zerrin müdahale etmedi, kulaklarını da kapatmadı. 

Siren seslerini duyana kadar ve onlara dokunan elleri görene kadar oturdular. Gülün devamlı bağırıyordu. Zerrin sessiz.



KUSURSUZ İNTİKAM ( ÇOK GÜZEL ) Yetişkin içerikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin