KUSURSUZ İNTİKAM ( ÇOK GÜZEL ) Yetişkin içerik

31

 Hafta sonuna doğru Doğanın babasının durumu iyiye gitmeye başladığında, hepimiz rahat bir nefes aldık.

Bu arada yeni bir aşk başladı.  Korkuyla ve üzüntüyle geçen günlerimiz biraz olsun renklendi.

İlter ve Doğanın erkek kardeşi -ki.. aralarında sadece on bir ay varmış - Doğu arasındaki çekimi hepimiz fark ettik. Sonunda Çiğdem ve ben İlter'e itiraf ettirdik.

"Çok yakışıklı ve beyefendi değil mi sizce de. Hiç Doğaya benzemiyor.

 Doğa, daha erkeksi ve harbici, lafını esirgemeden pat diye söylüyor, oysa Doğu çok kibar ve karşısındakine kendini değerli hissettiriyor."

"İltercim, sen zaten çok değerlisin. Akıllısın zarifsin ve çok güzelsin, senden etkilenmemesi mümkün değildi zaten.

 Kaçamak bakışları hepimiz yakaladık. Haydi hayırlı olsun. Fakat görümceden yana pek şanslı sayılmazsın bunu da bil."

Tabi ki, şaka yapıyorduk. 

Dermanın istediği görüşmeyi ayarladım ve bizim şirkette olmasını sağladım.

 Haftanın son toplantısıydı ve yoğunluktan başım ağrımaya başlamıştı.

 Tabi buna bir de aylık rutin hastalığım eklenince, benim için en önemli şeyin eve gidip yatmak olduğu ortadaydı. 

Her ay biraz ağrım oluyordu ve ilaçla geçiştiriyordum. Bu gün durum farklıydı. Ağrım da kanamamda biraz fazlaydı. 

"Gizem iyi misin?"

"Biraz ağrım var Çiğdem. Bana bir papatya çayı getirir misin? Birazdan toplantıya gireceğim ve Derman beyin bunu fark etmemesini umayım. Çok dikkatli birisi!"

"Gizem, fark etmemesi biraz zor. O değil sadece yüzün hastayım diye inlerken, toplantıdaki herkes fark eder."

"Allah kahretsin bu günü buldu, bir ağrı kesici daha alayım bari."

Toplantı hızlı başladı. Derman biraz sinirliydi ve acele ediyordu. Mimarlara, inşaatçılara devamlı talimat veriyor elindeki çizimleri onlara gösteriyordu.

Ellerini omuzlarımda hissettiğimde irkildim ve suratına baktım.

"Gizem hanım iyi misiniz?"

"Evet sizi dinliyorum!"

"Pek dinliyor gibi durmuyorsunuz! Renginiz çok solmuş ve sorduğum iki soruyu duymadınız. 

Beyler toplantıyı bitiriyorum. Haftaya ikinci bir toplantı ayarlayalım. Gizem hanımla da konuşmam onun fikirlerinden yararlanmam gerekiyor ve sanırım kendisi pek iyi değil!"

"Derman bey, ben iyiyim lütfen toplantıyı kesmeyin."

Karnıma giren kramp nedeniyle zorlukla konuşuyordum. İhsan yanıma geldi.

"Gizem iyi değilsin? İstersen doktor çağıralım!"

"Hayır, ben iyiyim, lütfen, neden hepiniz birden toplantıyı kesiyorsunuz bu toplantı bu gün bitecek.

 Şimdi oturun ve başlayalım zaten yeterince zaman kaybettik. Ayrıca ilginiz için teşekkür ederim."

Personelimin yanında beni düşürdükleri duruma bak. Patlasam da kan kaybından ölsem de bu toplantıyı tamamlayacağım.