Karakter hatırlatması ⚠️
Gonca>> Güz ve Yalgının liseden arkadaşı
Ömer>> Güz'ün eski sevgilisi, Yalgın ile barışmaları için Güz'ü çok sevmesine rağmen yardımcı oldu"Gonca!"
Gonca ellerinden destek alarak yaslandığı arabanın önünde doğruldu. "Ne oldu?"
"Karanlıkta sessizce durman dışında ne olmuştur düşün,"deyip göz devirdi Ömer.
Gonca gülümsedi. "Balık-ekmek yapalım mı?"
"İstemiyorum." Ömer onun yüzüne bakmadan arabasının kilidini açtı.
"Nereye gidiyorsun?"
"Arkadaşlarımla buluşacağım."
Gonca, yalan söylediğini biliyordu. Tüm arkadaşlarını kontrol etmişti, zaten bu yüzden bu saatte arabanın önünde üzgün çocuğu bekliyordu.
"Buluşmayacaksın."
Ömer yalanının uzun ömürlü olmadığını fark edince utandı, utancını öfkesiyle bastırmaya çalıştı. "Seni neden ilgilendiriyor?"diye bağırdı genç kıza.
İlk kez bağırmıştı ona.
Gonca kızardı, yüzü kaya gibi sert bir ifadeye büründü.
"Seni düşündüğüm için özür dilerim."
"Dilemelisin."
Aşağılanmış hisseden Gonca, genç adamın peşine takıldı. Duygularına göre hareket etti, Ömer'in kolundan tutup yüzüne baktı. "Beni ezmeye hakkın yok. Sinirliysen, üzgünsen, pişmansan bunu benden çıkarma. Ben bunları paylaşman için geldim Ömer."
"Paylaşmak zorunda değilsem?"dedi kahvelerini hınçla bakan kıza dikerek.
"O zaman...Balık ekmeği kabul et. Sessizce oturacağız, sadece... Sadece yalnız kalma."
Ömer kolunu Gonca'nın kırmızı tırnakları arasından çekti. "Rahat bırak diyorsam rahat bırak."
Arabasına bindi.
"Kendini böyle dağıtmana katlanamıyorum!"
"Sen ne anlarsın ha? Aşık olmana bile gerek yok! Beğendiğin herkes sana ilgi duyar!"
"Ne?"
"Ben ise kendim gibi birisini buldum zannederken o gözlerimin önünde başkasını sevdi! Bunu anlayamazsın! Çünkü istediğin her erkeği tavlayabilirsin!"
"Öyle bir şey yok!"dedi Gonca hayretle.
"Var! Çünkü çok güzelsin."
Sessizlik.
Yapraklar hışırdadı sadece, iki genç dinmiş bir şekilde birbirlerine baktı.
Gonca bakışlarını ilk kaçıran oldu, aptal bir kalp ritmiyle ayakları altındaki yaprağı ezdi.
Ömer yutkunup başını direksiyona yasladı. Ne hissedeceğini bilmiyordu, bu sessizliği bozması gerekiyordu.
"Balık ekmek yiyelim mi?"dedi kuru bir sesle.
Gonca kendini toparlamaya çalışarak yanına bindi. Hala yüzüne bakmıyordu.
Ömer direksiyonu kavradı ama başka bir şey yapmadı. Atmosfer gittikçe tuhaf bir hale geliyordu. "Ben iyiyim,"dedi. Yutkundu. "Kendini benim için üzme. Ben iyiyim."
Yalanlar, yalanlar. Gonca camdan dışarıya bakmaya devam etti, genç adam elini onun elinin üzerine koydu. Yumuşak tenini okşadı, Gonca öyle yavaş ve sessiz nefes aldı ki oksijeni ciğerlerinde hissedemedi.
"Yalan söylüyorsun,"dedi titrek bir sesle. Elini çekti.
Yüzüne sert bir bakış attı ancak siniri tekrar söndü.
Ömer'in yüzünü kavradı ve bir yandan da hafifçe uzanıp öptü. Ömer kendisini arabanın dışından izlermiş gibi hissetti. Genç kızın ince beline ellerini koyarak dudaklarına karşılık verdi.
Hissediyordu.
Yalnız bir çocuktu o, kırık bir çocuktu.
Ama hissediyordu.
Ne? Ne hissediyordu?
Neler oluyor
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ritim [BXB]
Short Story"Bak, burası bizim cehennemimiz ve burayı biz yönetiyoruz. Şimdi bize itaat zamanın geldi." BXB ODŞD'nin ikinci kitabıdır, önce onu okumanız gereklidir.