Akdeniz elini kavrayan sıcak elden kurtulmaya çalışmadan, sol eliyle anahtarını çıkardı. Apartmana beraber girdiklerinde asansörden gelen sesle burkuntuyla elini ayırdı Harry'den.
"Akdeniz, çocuğum nasılsın? İyi misin?"dedi karşısında oturan teyze.
Sarışın çocuk başını salladı. "İyiyim, teşekkür ederim. Sen nasılsın Meliha Teyze?"
"Gel, çıkmadan sana yaptığım börek ve keklerden vereyim. Aç kalmayın."
"Ne zahmet ettiniz..."
Yaşlı kadın güldü. "Gelin çocuklar."
Beraber yaşlı kadının dairesine girdiler. "Poppy, bak Akdeniz geldi."Akdeniz köpeğini kucaklarken gülümsedi. "Baktığınız için teşekkür ederim, tekrardan."
"Biraz şımarık ama o kadar tatlı ki kızamıyorsun."
"Ben gibi,"dedi Harry mırıltıyla. Akdeniz kıkırdayıp erkek arkadaşına yavru köpeği uzattı.
"Sevebilirsin."
"Yabancı mısın oğlum sen? Adın ne?"
"Harry. Genler karışık teyzecik bende."
Kadın kapları Akdeniz'e verdi, gülümsüyordu. "Altaylar dışında gelen yoktu. Şaşırdım ama sevindim."
"Ben daha çok gelecek, Akdeniz'i çok seviyor."
Akdeniz kızardı.
"Özel bir arkadaşın galiba."
Akdeniz bakışlarını kaçırdı.
"Evet...""Beraber yersiniz,"deyip küçücük köpeği okşadı kadın. "Arkadaşın nasıl oldu?" Riva'nın kalp ritminde bozukluk vardı, düzenli olarak doktora gidiyordu.
"Toparlayacak."
"Sevindim oğlum. Hadi ben sizi bırakayım da yiyin. Kendinize dikkat edin."
Akdeniz kendi evine geçti. Harry yavru köpekle oynarken sarışın masayı kurdu. Bir yandan erkek arkadaşına çaktırmadan gülümseyerek bakıyordu.
Harry de gülümsedi.
"Dostun olduğunu bilmiyordum.""Yalnızlık biraz sıkmıştı,"dedi Akdeniz gökyüzü gibi gözlerini tabağına çevirip.
"Çok şirin, senin gibi."
"Öyle konuşma, utanıyorum."
"Akdeniz bir yıl olacak be!"diye güldü Harry.
Akdeniz susup yemeğini yerken Yalgın ve Güz'ü düşündü. Eşcinsel müzisyenler, Behzat... Her şey birer aldatmacaydı. Onu tehdit eden adamı düşündü. O ibneleri bitireceğini söylemişti. Akdeniz boş bir sarhoş zannetmişti.
Ama aynı adam ve Behzat'ı bugün konuşurken -doğrusu tartışırken- gördüğünde bir terslik olduğunu anladı.
Akdeniz korkmayı bıraktı. "Bugün Behzat ve bir adam tartışıyordu ya... Beni tehdit etti, barda kenara çek-"
Harry ayağa fırladı. Çocuğun yüzünü ve kollarını inceledi.
"Ne zaman? Sana bir şey yaptı mı?"Akdeniz birden ağlamaya başladı. "Hayır. Birisi daha geldi. İki-İki kişiydiler. İsmi Tu-Turgutmuş. Ben çok korkuyorum, ölmek istemiyorum. Behzatla ilişkimizi keselim."
Sarışının yüzünü kavradı.
"Turgut, Behzatlara düşman bir müzik şirketinde çalışıyor. Yalgınlar onun yüzünden ayrıldı. Ama Behzat olmazsa bizi yerler tamam mı?""Çalıştıkları adam aslında mafya gibiymiş, umurumda değil. Ben bu kadarını bile kaldıramıyorum!"
"Akdeniz..."
"Bitti. Hayatımı ölüm korkusuyla geçiremem."
Zil sesiyle Harry ayağa kalktı. "Bebiş, yüzünü yıka sen. Öyle konuş."
Kapıyı açtığında Turgutla karşılaştı.
"Selamlar Harry."
Arkasındaki Erol ve diğer çocukları gördü.
Kaşlarını çatarak "Çaya gelmediniz diyorum?"dedi.
"Resmi olarak tanışamamıştık."
Kendisine uzatılan ele bomboş bir bakış attı.
"Pornolarını takdir etmek gerek,"diye takıldı Erol.
Harry yapmacık bir şekilde gülümsedi.
"Teşekkürler.""İçeri almayacak mısın? Akdeniz ve diğer çocuklar tanışamadı daha."
Erol'u dirseğinden tutup dışarı iterek içeri girmesini engelledi. "Siz beni korkak sanıyorsunuz ama değilim. Rusya ve Yunanistan'da yaşadım, Onlyfans hesabım için homofobi saldırılarına uğradım. Üç kere hastanelik oldum. Yani dördüncüsü beni korkutamaz."
"Aa ama yanlış anlıyorsun. Bizim derdimiz Güz ve Yalgınla. Akdeniz gibi masum birisine ne yaparız ki?"
"Seni bir beceririr-"
"Polisi arıyorum!"dedi Akdeniz elindeki telefonu sallayarak.
Erol birden çocuğun dirseğini tutunca Akdeniz acıyla ciyakladı.
"Onu bırak!"
"İçeri geçelim, usluca,"dedi Erol. Akdeniz'in bileğini büktü.
Eve geçtiler. Akdeniz bileğini ovarken nefretle çocuklara baktı.
"Anlaşmamız var. Siz Behzat'taki ibneliğinizi bırakın, biz de sizi bırakalım."
"Rüyanda,"dedi Harry.
"Bak bu günü ararsın."
"Hiç sanmıyorum."
Akdeniz'i tuttu yeni çocuk. "Tatlı dili geçsek mi Erol?"
"Geçelim,"dedi sırıtıp.
Harry atıldı. "Bırak onu! Hiçbir suçu yok, masum!"
"Ee daha güzel, değil mi?"
Turgut da omuzlarından Harry'i yere bastırdı.
Yeni çocuk "Baksanıza, nasıl masum,"diye sırıttı. Akdeniz'i boynundan kendisine bastırıp ağzını kapattı. Sarışın çocuk dehşetle kıpırdanınca "Ama çok korkuyorsun ki sen,"dedi.
Harry "Orospu çocuğu! Bırak!"dedi çaresizce. Erol da onu bastırınca ikiye bir yenildi. Turgut çakıyla çizilen kolunun sızısına aldırmamaya çalıştı. Ona çakıyı çevirdiler.
Yeni çocuk, Akdeniz'in boynunu yaladı. "Böyle mi yapıyordunuz?"
Erol yeni çocuktan tiksinse de Harry delirince gülmeye başladı. "Göttendi o."
Akdeniz yalvarırcasına kıpraştı. Yeni çocuk, sarışını zorla öpünce Harry ayağa fırladı ama onu bir kez daha tuttular.
"Devam edelim mi?"diye güldü.
Akdeniz'i bir saniye bırakınca sarışın öyle bir bağırdı ki Erol "Kapat lan şunun çenesini,"dedi.
Akdeniz'in minik köpeği de kilitli kapı arkasından havladı.
Aynı anda zil çaldı.
"Akdeniz? Sen mi bağırıyorsun?"
Mercan.
BOMBALAR PAT PAT
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ritim [BXB]
Short Story"Bak, burası bizim cehennemimiz ve burayı biz yönetiyoruz. Şimdi bize itaat zamanın geldi." BXB ODŞD'nin ikinci kitabıdır, önce onu okumanız gereklidir.