Ritim [BXB]

~41~ Aldatma

Güz

"Bak bakalım, sahne alacağınız mekanlar listesi."

Patron önüne kağıtları atarken esnemekle meşguldüm. Dün gece yarısı sahne aldığımızdan ölüyordum, bir de üstüne üç tur sevişmekten...

Yalgın da benim gibi çökmüştü, kafasını omzuma yaslayarak kağıtlara sersem bakışlarla baktı. "Şehir dışı mı?"

"Kocaeli, Bursa..."diye baktım.

"Bursa'da iyi karşılanacağımızı düşünüyorum,"diye sırıttı Yalgın.

Gözlerimi devirdim. "Yorgunluktan geberiyoruz patron."

"Daha iyi işte, başarı kolay mı sanmıştın?"

Yalgın'ın omzunu okşarken "Haklısın,"diye cevapladım.

Duru da merdivenlerden tıkır tıkır indi. "Bursa'ya bayılıyorum."

"Sen de mi geleceksin?"

"Çocuklarımı bırakamam,"deyip yanaklarımızdan sırayla öptü.

"Benim arabayla geçersin,"dedi patron.

Yalgın gözlerini kıstı.

Onun buklesiyle oynarken "Arkamızdan geleceksiniz yani,"dedim.

Patron onay dolu mırıltılar çıkardı. Duru gülümsedi. "Harika olacak."

Rutin işlerden sonra kokoreç söyledik. Yalgın istemedi, omzumda uyudu. Sayesinde nefes almadan yemek yemeye çalışıyordum.

Duru da yemekten sonra kaçtı.

"Ee?"dedim patrona. "Duruyla ne iş?"

"Güzelliğinin farkında olan bir kadın, en tehlikeli kadınlardan yani."

Kaşlarımı kaldırıp gülümsedim. "Beril gibi mi?"

"Pardon?"

"Onlar hakkında çok şey biliyorsun, patron. Bunu uzun zamandır düşündüm. Berille feci bir geçmişin var, ha? Ona bakışlarından belli."

Güldü. "Varsa ne olacak?"

"Anlat işte, Yalgın'a yetiştirmem merak etme."

Patron ayranını masaya bıraktı.
"Berille çıkıyorduk, uzun bir ilişkimiz vardı. Lise sondan beri Beril hayatımın en büyük parçasıydı. Ama her ilişkideki gibi bir taraf daha çok seviyordu. Bu da bendim. Beril bana sevgisini dile getiren bir kadın olmadı. Bunu sorguladım, kurcaladım. Takıntılının tekine dönüştüm. Beril'in beni sevmediğine inanmaya başladım. Defalarca kavga edip barıştık. Sonra üniversite ikinci sınıfta Beril'e evlenme teklifi edecektim. Aramız o kadar düzelmişti, bunu kaçırmak istemedim. Beril ise beni Cananla aldattı, yüzükler de göt gibi elimde kaldı."

"Hassiktir, şaka yapıyorsun,"dedim şokla.

"Baya. O yüzden çok pahalı yüzük alma."

"Neden bunları en başından söylemedin?"

Sakalını kaşıdı.
"Annesini kötü görsün istemedim, Beril zaten çok üzüldü. Pişman oldu."

Göğsümdeki Yalgın'ın omuzlarını okşarken uykusunda mırıldandı. "Canan olmasaydı evlenecektiniz yani."

"Evet. Neyse olan oldu, geçmiş şeyler. Yalgın'da tanıdık gelince iş teklif ettim. Beril'i hatırlatıyordu ve aptal gibi kendimi tutamadın."

Kötü hissetmiştim. "Ama belki Berille mutlu olamayacaktın. Bak, Duru'ya. O hayatına giren en harika kadın olacak."

"Bilmiyorum. Artık aşk meşk adamı değilim. Benden geçti. Sizi izliyorum." Güldü.

Ben de hafifçe gülümsedim. "Geçmez, yanlış yaparak doğruyu bulursun."

Umursamazdı.
"Ben zenginim, teselliye ihtiyacım yok."

"Bak o doğru,"deyip güldüm.

O da güldü.

patron duru shipledim🥺