32 - Özlem

307 23 145
                                    

Arkadaşlar bölüm kılpayı yetişti. Zar zor yetiştirebildim. Yazım yanlışlarını kontrol etmedim eğer olursa şimdiden özür diliyorum.

Bir de belki bu gündem sonra haftada iki bölüm gelmez. Çünkü çok zorlanıyorum. Salı günleri bölüm atarım sadece belki bilmiyorum. Bölüm yazıp yazamamama bağlı. Şimdiden söyleyeyim.

İyi okumalaarr🌺

Mevsimde yanıma geldiğinde ikimizde hızla oğuz abiye doğru ilerledik. O da kollarını açmış bizi bekliyordu.

Onları öyle çok özlemiştim ki.

Oğuz abinin yanına gelince sağ tarafına ben sol tarafına mevsim geçti. Kocaman kollarıyla ikimizi birden sardı. Oğuz abinin omzunun üzerinden baktığımda herkes gülümseyerek bize bakıyordu.

Oğuz abi bizi biraz daha sıktığında bende kolumu beline sardım ve sıkı sıkı sarıldık. "Özledim sizi veletler" dediğinde kıkırdadım. Oğuz abiden ayrılınca gülümsedim.

"Hoşgeldiniz gençler" dedi oğuz abi arkamızdakilere dönerek. "Hoşbulduk abi" dedi Yağız.

"Gençler diyor ya. Sanki kendisi çok yaşlı" dedi mevsim. Oğuz abi yavaşça mevsimin kafasına vurdu. "Büyüğüm tabi" oğuz abiden ayrılınca ışıl koşarak yanımıza geldi.

Bir kolunu mevsime bir kolunu bana sardı. Aynı oğuz abi gibi. Öyle sıkı sarıyordu ki. Nefes alamayacağız galiba. "Işıl. Nefes alamıyoruz" dediğimde kollarını biraz gevşetti.

Bizden ayrılınca sinirli suratını gördüm. "Gerizekalılar. Neden hiç haber vermediniz? Sizi ne kadar özledik haberiniz var mı?" gülümsemem büyüdü.

"Neler geldi başıma neler. Anlatacağım. Da bir izin verinde arkadaşlarımızla tanıştıralım" diyip ışıldan ayrıldım.

"Ha doğru. Hoşgeldiniz" dedi ışılda. "Hoşbulduk" dedi yazgı.

"Tanıştıralım. Yağız, Ayaz, Zelal, Yiğit, Yazgı ve Poyraz. Yazgı ve poyraz sevgili" diyerek bizimkileri tanıttım. Yazgının ve poyrazın sevgili olduğunu özellikle söylemiştim çünkü poyraz yakışıklı biriydi. E yazgı da güzel kızdı. Her an herhangi bir kesme yada yürüme olayı yaşanabilirdi. Ve öyle bir olay olursa kavga çıkardı.

Testi kırılmadan önlemimi alıyordum.

"Oğuz abim. Caner abim. Işıl. Kerem. Sera. Eray ve Zeynep" diyerek mevsimde diğerlerini tanıttı.

Eray ayağa kalkıp yanıma geldi. "Özledin mi?" neyden bahsettiğini anladığımda sırıttım. "Çok" o da sırıttı. "Yapalım mı?" hevesle kafamı salladım.

"Neyden bahsediyorsunuz?" diye sordu Yağız. Onun yanına gidip çantamı eline verdim. "Çantamı tutar mısın?" ne olduğunu anlamasa da kafasını salladı ve çantamı sırtımdan aldı. "Teşekkür ederim" diyip Erayın karşısına geçtim.

"Dün yağmur yağdı. Yerler ıslak. Kayıp düşersiniz. Sakın yapmayın" dedi oğuz abim. Umursamadık. "Hey kime diyorum?" hala oğuz abiyi umursamıyorduk. İkimizde sırıtarak yavaş yavaş birbirimizden uzaklaşıyorduk.

"Ben anladım galiba ne yapacaklarını" diye mırıldanmasını işitmiştim zelalin. "Bende anladım sanırım" diyerek ona katıldı yazgı. "Durdurmalı mıyız?" bu seferki soru ise yiğitten gelmişti.

"Bence bırakalım. Şuan bu işten çok zevk alacaklarmış gibi gözüküyorlar" dedi poyraz. Yeterince uzaklaştığımıza kanaat getirince durduk.

"İyi lan. Islanında hasta olun emi. Karışmıyorum" dedi oğuz abi en sonunda.

"3" diye bağırdım. "2" diye bağırdı erayda.

Sokak Lambası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin