46 - Açıkla

288 21 175
                                    

Multimedya; Mevsim

İyi okumalaarrr 🔮

Hepimiz bir açıklama yapması için Poyraza bakarken Poyraz da sıkı sıkı gözlerini kapatmış ve geriye adımlamıştı.

Herkes şok içindeydi şuan. Kimse Poyrazdan böyle bir hareket beklemiyordu. Poyraz böyle bir şey yapmış olamazdı. Bu işin içinde başka bir iş var.

Yazgının gözleri dolmuştu. Elindeki telefonu Poyraza uzatmış Poyraza bakıyordu. Tam şuan bir açıklama yapması gereken yerdeydik.

"Yerlerinize" hocanın sesini duyunca hepimiz tıranstan çıkmış gibi hocaya baktık. "Yerlerinize dedim" diyen hocanın sesi tekrardan gelince yazgı kolunu indirdi. Kimsenin elinden bir şey gelmiyordu şuan. El mahkum hepimiz yerlerimize geçtik.

"Sayfa 95. Yazgı okur musun?" dedi hoca. Yazgı kafasını kaldırıp hocaya baktı. "Hocam ben okumasam olur mu?" dedi yazgı. Sesi çok kötüydü. "Neden? Bir sorun mu var?" dedi hoca kuşkuyla. "Boğazım ağrıyor da biraz. Okuyabileceğimi sanmıyorum" diyen yazgıyı hoca onayladı. Yazgının sesi çatallaşmış bir şekilde çıkıyordu. Ağlamamak için zor duruyordu. İyi değildi. O gördüklerinden sonra ben olsam bende iyi olmazdım.

"Zelal sen oku o zaman kızım" diyen hocayla birlikte zelal hemen kitabını çıkardı ve okumaya başladı.

"Poyrazın böyle bir şey yapmış olabileceğini düşünüyor musun?" diye fısıldadı Mevsim. Bakışlarımı Poyraza çevirdim. Pür dikkat yazgıya bakıyordu. Yazgı ise kolunu sıraya koymuş, kafasını da kolunun üzerine dayamış duvara bakıyordu. Yüzünü göremiyorduk. Yüzünü kimse göremiyordu. Çünkü diğer tarafa çevrilikti. Ayaz tam arkasında oturduğu için belki Ayaz görebilirdi.

"Yapmaz. Poyraz yapmaz" diye fısıldadım. Yapmazdı. Benim bildiğim, tanıdığım Poyraz yapmazdı.

40 dakika süren dersin ardından Yazgı ayağa kalktı. Poyraz da hızla ayaklanırken bizde ayaklandık. Hoca sınıftan çıktığında Yazgı Poyraza döndü.

"Doğru mu?" dedi Yazgı sadece. Oldukça sakindi. Hatta biraz fazla sakindi. Sınıftakiler ne olduğunu anlamak adına bize bakarlarken ortam şuan çok sessizdi. Hepimiz durmuş Poyrazdan gelecek cevabı bekliyorduk.

"Doğru mu?!" diye bağırdı yazgı sinirle. Poyraz hafifçe kafasını salladı. Yazgı alayla güldü. O gülüşün altındaki kırgınlık hepimizi teğet geçip Poyraza uzanmıştı. "Açıkla" dedi Yazgı. Poyraz yine sustu. Açıklasana ne bekliyorsun?

"Açıkla Poyraz. Açıkla. Açıkla hadi. Yudumun senin odanda ne işi vardı açıkla. Gecenin bir saatinde Yudum sizde ne yapıyordu söyle. Anlat. Sen bana böyle bir şey yapmış olamazsın. Yapmazsın. Açıkla Poyraz. Yalvarırım anlat. Ne oldu dün gece anlat" dedi Yazgı. Poyraz yine sustu. Hiçbir şey söylemedi.

Yazgı dersten önce bize telefonun ekranını gösterdiğinde, hepimiz Yazgının telefonuna gelen mesajı saniyeler içerisinde okumuştuk.

Mesajda dün gece saat 4 sularında Yudumun Poyrazın odasında olduğu, ve üzerinde sadece havlu olduğu yazıyordu. Bir delil yoktu, fotoğraf yoktu. Bu mesaja inanabilmemiz için hiçbir kanıt yoktu. Poyraz, böyle bir şey yaşanmadı dese hepimiz anında ona inanabilirdik. Ama kabul etmişti. Doğruydu. Mesajda yazanlar doğruydu.

Poyraz tekrar sessiz kaldığında Yazgının gözlerinden yaşlar akıyordu. "Ağlama" diye fısıldadı Poyraz. Yazgı hiçbir şey söylemeden kafasını sağa sola salladı ve hızla sınıftan çıktı. Zelal ile Mevsimde yazgının arkasından çıktılar.

"Lan sen ne yaptın?!" dedi Yağız ve Poyrazı omuzlarından itledi. Hemen aralarına girdim. "Dur bir dakika" dedim Yağıza ve Poyraza döndüm. "Yanlış bir şey yaptın mı?" diye sordum Poyraza. Mesajda yazanlar doğru olsa bile Poyrazın yanlış bir şey yapıp yapmaması önemliydi.

Sokak Lambası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin